İstanbul Büyükşehir Belediyesi‘nin teklifiyle UKOME‘de ulaşıma yüzde 36 zam yapılmış.

Rakamlar bu dev şehirde ailelerin ulaşım bütçelerini sarsacak boyuta varmış.

Bugünlerde iğneden ipliğe her şeye zam yapıldı.

Dövizi bahane ederek artırılan fiyatlar ne hazindir ki, kurdaki düşüşe rağmen indirilmiyor.

Muhalefet hayat pahalılığını, döviz ve altın fiyatlarının yükselmesinden doğal olarak iktidarı sorumlu tutuyor.

Oysa, kendi belediyelerinin de temel ihtayaç maddeleri ve hizmetlere asrtonomik zamlar yaptığını unutuyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin son zamla toplu taşımada tam bilet ücreti 5,5 TL, öğrenci 2,66 TL olmuş.

Bursa‘da ise bu rakamlar şu anda zamsız fiyatlarla tam 3,5 TL, öğrenci 1,50 TL.

Elbette, Bursa‘da da rakamlar böyle kalmayacak.

Ay sonu toplanacak UKOME’de Bursa toplu taşıma ücretleri de artacak.

Büyükşehir Belediyesi çevrelerinden aldığımız bilgi, zam oranının İstanbul‘un altında olacağı yönünde.

Ancak, İstanbul’un toplu taşıma rakamları, zamları eleştiren muhalefet partileri için de bir gösterge olmalı.

Hükümete bu yüzden yüklenen muhalefet liderleri önce kendi belediyelerine bakmalı.

İstanbul‘da suya yüzde 20, ulaşıma yüzde 36 zam yapan CHP’li belediyenin lideri hükümet kara kış fonu kurulmasınu önerirken önce kendi belediye başkanını eleştirmeli.

CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı‘nın ismi bu gidişle Ekrem İmamoğlu değil, Ekrem Zamoğlu’na dönüşecek.

Kaldı ki, İmamoğlu’nun göreve gelirken fiyatları aşağı çekme vaadi de yok muydu?

Bırakın aşağı çekmeyi, geldiği andan itibaren İstanbul‘da zamlar durmadı.

Bursa‘nın büyük şehirler arasında su fiyatlarında 5. sırada olduğu açıklandı.

Bursa‘da da UKOME ulaşıma zam yapsa bile fiyatların 5 büyük kentin altında kalacağı anlaşılıyor.

Bu açıdan Bursalılar, Ankara, İzmir, İstanbul ve Antalya‘ya göre su ve ulaşımda daha ucuz bir kentte yaşıyorlar.

Dileriz, UKOME‘den Bursalıları hayal kırıklığına uğratacak bir zam oranı çıkmaz.

Boykot marketleri dize getirebilir mi?

Döviz kuru ve altın fiyatlarındaki düşüş eğilimi başlayalı günler oldu.

Hükümetin, bankadaki Türk lirası mevduatlarına kur garantisi düzenlemesiyle düşüşe geçen döviz ve altındaki erimeye rağmen marketler fiyatlarını geri çekmiyor.

Son zamanda özellikle bir market markası yayın organlarında ilan atağına kalktı.

Yurttaş ise fiyatlarını indirmeyen zincir marketlere karşı sosyal medyadan yeni yılın ilk 5 günü boykot çağrıları yapıyor.

Çağrı ne kadar ses getirir, Türk halkı buna ne kadar itibar eder bilmiyoruz ama raftaki soygun duracak gibi görünmüyor.

Kurdaki düşüş sıçramanın başladığı eski seviyeye inse bile dapolarnı dolduran zincir marketlerin fiyatlarını düşürme eğilimi görünmüyor.

Beş günlük boykot onları ne kadar sarsar bilinmez ama Türkiye‘de bu işin artık büyük bir tröste doğru gittiğini görmek gerek.

O vakit, hükümetin ve belediyelerin de ellerindeki kozu sahaya sürmelerinde fayda var.

Belirli imar koşullarını yerine getirmeyen zincir market markalarına yeni dükkan açışları zorlaştırılmalı.

Pıtrak gibi neredeyse 100 metrekareye bile market açan zincirler belki böyle dize getirlebilir.

Serbset piyasa koşullarında marketlerin vatandaşı alabildiğine soymasına artık daha fazla göz yumulmamalı.

Bir de hemen her şehrin yerel market ağları da var.

Mümkünse onlara yönenilmeli.

Sahi, Bakkallar Odası bu işe ne der?

Bir fikri zikri yok mudur?

Yıkarak güzelleşen şehir

Bursa‘nın köklü bir tarihi var. Ama onu ticari hırsla gerilere hapsetmişiz.

Bursa Büyükşehir Belediyesi şimdi ecdadın eserlerini açığa çıkarmak için müthiş bir çaba sarf ediyor.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişimi Bakanlığı‘nın desteğiyle Tarihi Hanlar Bölgesi‘nde yürütülen Çarşıbaşı Meydan Projesi‘nde büyük mesafeler alındığını görüyoruz.

Yıkımların Boyner binası dışında büyük ölçüde bittiği bölgenin şimdiki boş görüntüsü dahi tarihe büyük bir ışık aralamış.

Yarışma ile elde edilen projelerden haramanlanacak düzenleme ile de bölge peyzaj anlamında daha da fark edilecek.

Bu döneme damga vuracak projenin yerel seçimde hem Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş‘ın hem de partisinin büyük kozu olacağını düşünüyoruz.