Önceki hafta bu sütunlardan Bursa’nın Keles ilçesinde doğa harikası bir yer olarak bilinen Gököz Mahallesi’ndeki yaklaşık 60 dönümlük belediye arazisinin satışa çıkarıldığını aktarmıştık.
Keles Belediyesi mülkiyetindeki o arazi için yaklaşık 12 milyon lira tahmini bedelle açık teklif yöntemiyle satış yapılacağı duyurulmuştu.
Gököz Mahallesi’nden Mustafa Yıldız adlı bir okurumuz elektronik postamıza gönderdiği iletiyle satışa karşı olduklarını bildirmiş.
Okurumuz Yıldız, “Gököz Köyü’nün bir ferdi olarak bu arazinin satışına rızamız yoktur. Bu arazi bizim meramızdır ve köyümüze aittir. Lütfen, buranın satışını istemediğimize dair de köyümüz adına haber yapar mısınız” demiş.
Keles Belediyesi’nin ilçeye yeni yatırımlar kazandırma adına satışa çıkardığını düşündüğümüz o arazi için belli ki, mahalle sakinlerinden tepki var.
Buna rağmen satış gerçekleşir mi, onu ihale günü göreceğiz.
Diğer yandan, Gököz Mahallesi sakinlerinin arazinin satışının durdurulması için siyasi otoriteyle de irtibata geçtiğini öğrendik.
AK Parti Genel Merkezi’ne ve Bursa İl Başkanlığı’na ulaşan mahalle sakinlerinin, Keles Belediyesi’nin satışı iptal etmesi konusunda girişimleri olduğu konuşuluyor.
Satışa yerel sosyal medya hesaplarından da itirazların yükseldiğini görüyoruz.
6360 Sayılı Bütünşehir Kanunu ile birlikte köyden mahalleye dönüşen Gököz Mahallesi’ndeki bu arazi öyle görünüyor ki, belediye ile mahalle sakinleri arasında soruna dönüşmüş.
Keles Belediye Başkanı Mehmet Keskin’ne arazinin satışının iptali için çağrılarını yineliyorlar.
Başkan Keskin’in talebe nasıl bir karşılık vereceğini bilmiyoruz.
Suni gölet ve kırsal turizm yatırımının bulunduğu Gököz Mahallesi Türk Sanat Müziği’nin ünlü sanatçısı merhum Müzeyyen Senar’ın doğduğu köy olarak da biliniyor.
Uludağ’ı arka cepheden gören mahalledeki bu dev arazi satışı, AK Partili Keles Belediye Başkanı Mehmet Keskin’i de zora sokacak görünüyor.
Satış iptal edilmezse, mahalle sakinlerinin konuyu yargıya taşıyacakları da dillendiriliyor.
Bu da Gököz Mahallesi sakinleri ile Keles Belediye Başkanlığı’nın hukuken karşı karşıya geleceği anlamına geliyor.
Çözülecekse kökten halledilmeli
Türkiye, onlarca yıldır kamuda sorun olan ve AK Parti hükümetleri ile birlikte yasak olmaktan çıkarılan başörtüsü problemi çözüldüğü halde tartışma devam ediyor.
Önceki gün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kamudaki başörtüsü serbestisi için TBMM’ye sunduğu yeni kanun teklifine iktidar cephesinden de bir karşılık geldi.
Dün partisinin grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP liderinin ‘samimi’ olmadığını belirtip, karşı bir teklif sundu. Erdoğan, başörtüsü için kanun değil, anayasa güvence teklifini ortaya attı.
Erdoğan’a yanıt gecikmedi.
CHP’nin Grup Başkanvekili Özgür Özel, Erdoğan’ın önerisini reddeden bir tweet attı. Sonrasında CHP Lideri Kılıçdaroğlu’ndan da benzer açıklama geldi.
Seçime 9 ay kala yeniden alevlenen tartışmada öyle görünüyor ki, ne CHP’nin ne de AK Parti’nin teklifi kabul görecek gibi değil.
Oysa, bu konuyu ülke gündeminden tümüyle kaldırmak için anayasal güvencenin daha doğru olacağını düşünenlerdeniz.
Çünkü;
CHP’nin teklif ettiği kanun değişikliğini yarın iş başına gelebilecek farklı siyasal oluşumun iptal etmeyeceğine kimse garanti veremez.
Kaldı ki, 2008’deki değişikliği Anayasa Mahkemesi’ne taşıyıp iptal ettiren de CHP idi.
Anayasa Mahkemesi’ne götürülen o düzenlemenin iptalini isteyenler içinde CHP’li üç eski Bursa milletvekilinin imzasının bulunduğunu da hatırlatalım.
Büyükşehir personeline teknolojik donanım
Yerel yönetimlerde bilişim teknolojilerinden çokça faydalanıldığını bunun, halkın yaşamını kolaylaştırdığı gibi götürülen hizmeti de hızlandırdığını biliyoruz.
Dün elektronik postamızı incelerken dikkatimizi çekti.
Bursa Büyükşehir Belediyesi planlı eğitim programları kapsamında Bursa Teknik Üniversitesi ile işbirliğine giderek personeline insansız hava aracı, ‘drone’ eğitimi aldırmış.
Kurumun kapasitesinin artırılması, hizmet kalitesinin yükseltilmesi ve gelişen teknolojik imkanlardan en üst düzeyde faydalanılması amacıyla 4 gün boyunca 16 saat süreli İHA eğitimine personel de yoğun ilgi göstermiş.
Büyükşehir bu eğitimin ardından arama kurtarma, ilk yardım, yangın müdahale ve kontrol, yer alan tespiti, kentsel dönüşüm alanlarının belirlenmesi, trafik sayım, kavşak gözlem, köprü gözlem, harita oluşturma, trafik analizi ile denetim ve kontrol gibi birçok faaliyetin daha etkin biçimde gerçekleştirilmeyi hedefliyor.