Bursaspor biraz çıkışa geçtiğinde birileri hemen devreye giriyor.

Malumunuz cuma akşamı saat 17.00’de Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadyumu’nda Ankara Demirspor ile  karşılaşacağız.

Türkiye Futbol Federasyonu bu maçın oynama saatini, cuma akşamı, haftanın son mesai gününde, iş çıkış saatine denk getirmiş.

Daha memurlar, işçiler işlerinden çıkmadan maç başlayacak.

Akıl alacak gibi değil.

2.Lig’de olmasına rağmen Türkiye’nin en en dolu tribünlerine oynayan Bursaspor’u seyirciden mahrum etmek için bu saat özellikle mi seçildi dersiniz?

Hangi kritere göre maçın başlama saati akşam 17.00 olarak belirlendi?

Çözebilmek mümkün değil.

Bunda iyi niyet aramıyoruz.

Bursaspor’u kendi evinde çıkışa geçtiği bir dönemde, seyircisiz ortamda maça çıkarmak mı isteniyor?

35 bin kombine bilet satmış bir kulübün maçlarının böylesi anlamsız saatte başlatılmasında iyi niyet olabilir mi?

Bursaspor yönetiminin maç saatini değiştirme talebinin olmadığı açıklandı. Ancak konuk takım talep ederse bir değişiklik olabileceğinden bahsediliyor.

Sizce, konuk takım bunu ister mi?

Dünyaya nam salmış bir taraftar grubunun stadı hınca hınç doldurmasını rakip kulüp niye istesin?

Bursaspor seyircisinin kendilerini baskı altına alacağını bile bile maç saatini onların tam kadro tribünleri doldurmasına kim sıcak bakar?

Bu nedenle TFF’nin cuma akşamı 17.00’de maç başlatmasını Bursaspor’u tökezletmeye dönük bir girişim olarak değerlendiriyoruz.

Tribün şovlarıyla adeta 12. futbolcu konumundaki Bursaspor’un ateşli taraftarını stadyumdan uzak tutma çabalarının da geri tepeceğine inanıyoruz. Zira Bursaspor devre arasına kadar kalan üç maçını da kazanıp yoluna devam etmek istiyor.

Onun önünü kesmeye dönük bu tür ucuz girişimler menzile varmaya mani olamayacaktır.

Bahis kaosuyla boğuşan TFF’nin Bursaspor’a dönük bu kararının doğru ve adil olmadığına inanıyoruz.

Futbolcularımız buna rağmen, sahada rakibini yenerek bu çirkin karara gereken cevabı verecektir.

 

BALGÖÇ’e ikinci kadın başkan adayı

Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’nin 28 Aralık’taki kongresinde ikinci bir kadın daha resmen adaylığını ilan etti. Mevcut Başkan Prof. Dr. Emin Balkan’a karşı rakip olması beklenen Prof. Dr. Fahriye Vatansever Agca’dan sonra, BALGÖÇ’ün yönetiminde uzun yıllar görev alan ses sanatçısı Elvan Demir de dün aday olduğunu duyurdu.

Demir dün yayınladığı bildiriyle, 15 yıldır çatısı altında görev aldığı BALGÖÇ’ün Genel Başkanlığı’na edindiği tecrübe ve birikimle aday olduğunu açıkladı. Anne tarafından Bulgaristan, baba tarafından Makedonya göçmeni bir ailenin kızı olarak BALGÖÇ’ün kurumsal yapısını daha da güçlendirmek, gençleri kültürel kimliklerine daha sıkı bağlamak, Balkanlardaki soydaşlarla ilişkileri derinleştirmek, kadın ve gençlerin dernek yönetiminde daha aktif rol almalarını sağlamak, şeffaf, katılımcı ve kapsayıcı bir yönetim anlayışını yerleştirmek amacıyla camianın güçlü sesi  olmak için yola çıktığını vurguladı.

Demir’in resmen adaylığını deklare etmesiyle birlikte şimdilik BALGÖÇ kongresindeki aday sayısı üç gibi görünüyor. Buna yeni ilaveler olur mu önümüzdeki günlerde netleşir.

 

İsimsizler Kollektifi’nden gizemli bir ilim yolculuğu

Kendilerine İsimsizler Kolletifi adını veren üç dostun kaleme aldığı, Yeni Dönemde Türkiye’de Okültizm adlı kitap piyasaya çıktı.

Arkadaşımız Havana Yiğitalp ile Kerem Mayadağlı’nın da içinde bulunduğu ekipçe kaleme alınan kitap, fiziksel güçle birlikte, zihinsel ve ruhsal potansiyelinizi keşfetmeniz için sizi eşsiz bir yolculuğa çıkarıyor.

Kitap, Ahilik geleneğindeki, ‘Usta Öğreticilik’ kavramını ruhsal bir karşılıkla buluşturuyor. Her bölümü de, tekamülde ilerleme adına, ‘kapı’ olarak tanımlıyor.

 

Kitapta ayrıca, ateş, su, hava ve toprak elementlerini, kişinin iç enerjisiyle dengelenerek, ölmeden ölebilmek, doğmadan doğabilmek anlayışıyla ruhsal bir uyanışa da zemin hazırladığı anlatılıyor.

Okuru farklı bir iç dünyayla buluşturan kitabın, gizli ilim alanına ilgisi olanlarca bir çırpıda okunacağını düşünüyoruz.

Arkadaşımız Havana Yiğitalp’i de, böylesi bir çalışmayı edebiyat dünyasına katan ekibin içinde bulunduğu için kutluyoruz.