Türkiye bugün bir tabusunu daha yıkıyor.

Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’a fetih hediyesi Ayasofya Camisi’nde bugün yargı kararının ardından ilk namaz kılınacak.

İstanbul’daki o anlamlı buluşma için komşu kent Bursa’dan da organizasyonlar yapıldı.

Birlik Vakfı Bursa Şubesi, üyeleri için Büyükşehir Belediyesi’nin BUDO gemilerini kiraladı.

Mudanya’dan kalkacak BUDO gemileri cuma namazı sonrası akşamüstü geri dönecek.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, ilçe belediye başkanları, milletvekilleri AK Parti il ve ilçe teşkilatları da Ayasofya’da cuma namazı kılmak için bugün İstanbul’a gidiyorlar.

Şüphesiz;

Ayasofya Türkiye’nin egemenliği için de ayrı bir anlam ifade ediyor.

Eskiden ibadethane, cami olan bir yapının zincirlerini kıran o yargı kararının altında da yine Bursalı bir hemşerimizin imzası var.

Bursa İmam-Hatip Lisesi emekli matematik öğretmenlerinden İsmail Kandemir’in yıllardır, ısrarla takip ettiği davaların sonunda böylesi Türk milletinini ekseriyetini sevindiren karar çıkmıştır.

Şimdi artık yarım asırdan fazla ibadete kapalı olan Ayasofya özgürlüğüne ve fethediliş amacına uygun olarak kullanılacak.

Çatlak ses çıkaranların, müzenin camiye dönüştürülmesini doğru bulmayanların aslında öteden beri bu milletin kutsallarına da karşı oldukları biliniyor.

Bu yüzden onların ne dediklerinin çok bir önemi yok.

Keşke burası cami iken müzeye çevrilmesine de karşı durabilseydiler?

Karşı çıkanlar olsa da orası artık halkının yüzde 99’u Müslüman olan bir ülkenin sembol ibadethanesi.

Ayasofya’ya artık bir daha kimse zincir vurma cesareti bulamamalı.

 

Atina’ya ne oluyor?

Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılmasına dıştan çatlak ses çıkaran ülkelerden biri de komşu Yunanistan idi.

Yunanistan’da haddini aşan papazlar çıktı.

Türkiye’nin bu işe cesarete edemeyeceği gibi büyük laflar edildi. Ama Türk yargısı kararını verdi ve Ayasofya artık müze değil.

Türkiye’nin sahibi olduğu tarihi bir yapı için söz söyleyenlerin kendi ülkelerinin başkentinde tek bir caminin yapımına bile izin vermediği biliniyor.

Bugün Türk azınlığın da yaşadığı Atina’da cami yok.

Hükümet, Müslümanların cami yapmalarına da sıcak bakmıyor.

Batı Trakya’da Müslüman Türk azınlığa uygulanan baskı, ayrımcılık, dışlama almış başını gidiyor.

Türklerin kendi dillerini konuşmaları, kendi dinlerini, kendi kültürlerini yaşamaları ve kendi müftülerini seçmeleri bile kabullenilmiyor.

Orada hâl böyleyken, Atina’dan gelen sinek vızıltılarının da Türkiye için bir ehemmiyeti kalmıyor.

 

Keşke Adana’ya kalmasaydı

Bursaspor’u yeniden Süper Lig’de görebilmek en büyük arzumuz.

Fakat güçlü rakiplerimiz var. İlk ikiye kalamadık. İpi Hatay ve Büyükşehir Belediyesi Erzurumspor göğüsledi. Üçüncü takım ise play-of maçları sonrası belirlenecek.

İlk maçta maalesef rakibimiz Adana Demir Spor’u sahamızda yenemedik. Pazar günü Adana’da rövanşa çıkacağız.

Keşke oraya bırakmadan Bursa’da farklı bir galibiyet alabilseydik.

Adana’da umutlarımız sönmemeli.

Bu yıl Süper Lig’e dönemezsek sonraki yıllarda işimiz daha da zorlaşacak.

 

Hisar’a belgesel gibi bakış

Olay’ın kent belleğine bıraktığı yayınlarından Bursa’da Yaşam son sayısında Hisar’ı kapak konusu yaptı.

Bursa’nın kalbindeki Hisar’ı farklı yönleriyle ele alan yazılar buram buram tarih kokuyor.

Arkadaşlarımız ve alanında uzman kalemler Hisar’ın tarihten günümüze geçirdiği evreyi irdelemişler.

Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar da Hisar’da uygulamaya geçtikleri kentsel yenileme projesi ve Osmangazi’deki diğer yatırımları detaylarıyla anlatmış.

Bayilerden bugün satışa sunulan Bursa’da Yaşam’ı kaçırmamanızı tavsiye ediyoruz.