Büyükşehir Belediyesi’nin Kent Estetiği Şube Müdürlüğü’nün görev tanımı hakkında çok bir bilgimiz yoktu.

Dün Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden gönderilen haberle, meğer bu birimin kentte önemli işler yaptığını fark ettik.

Örneğin; rastgele, şehrin her noktasına izinsiz olarak, kendi tapulu mallarıymış gibi reklam tabelaları diken firmalara dönük bir çalışma başlatmışlar.

Böylece; kentte tespit ettikleri görüntü kirliliğini ortadan kaldırıyorlar. 

Gelirler Şube Müdürlüğü ve Zabıta Daire Başkanlığı’nın da desteğiyle izinsiz takılan tabela ve afiş mecraları tek tek sökülmüş.

Kamuya ait alanlara, kaldırıma, tretuvar taşının üstüne köprü korkuluklarına, yaya geçitlerine ticari tabela takanlara, görüntü kirliliğine yol açanlara bir bakıma, “Bursa sahipsiz değil” denilmiş.

Bursa’da daha vergisi ödenmemiş, izni alınmamış yüzlerce ticari tabelanın kamu alanlarını işgal ettiğini biliyoruz.

Hatta bunların bir kısmının tehlike saçtığını da görüyoruz.

Büyükşehir Belediyesi, ayrım yapılmaksızın hepsini temizlemeli.

Firma sahipleri eğer reklam yapmak istiyorsa, bunun izne tabi olduğunu, kamuya ait alanlara rastgele tabela dikilemeyeceğini bilmeli.

Bilmeyenlere de en ağır cezalar uygulanmalı.

Aksi halde, iznini alıp, her yıl vergisini ödeyen ve tabelasını asan firmalarımıza büyük bir haksızlık olacaktır.

 

Keyif veren oyun

 

Önceki akşam Bursa Büyükşehir Stadyumu’nda Bursaspor’un Akhisarspor’u konuk ettiği karşılaşmayı gazetemizin usta karikatüristi Zeki Bulut ile birlikte basın tribününden izledik.

Bursaspor yeni transferlerinden verim almaya başladı.

Rakibini 3-0’lık net skorla mağlup eden Bursaspor ilk yarıdaki vasat görüntüsünün aksine, ikinci yarıda arzulu oyunla maçı 3 golle süsledi.

Hem futbolcular hem teknik kadro hem seyirci hem de yöneticiler keyifli bir akşam yaşadı.

Üstelik, Akhisar gibi Bursaspor’un yenmekte zorlandığı bir rakip karşısında alınan bu net galibiyet tüm şehri sevince boğdu.

20 bin taraftar oynanan oyundan, alınan sonuçtan memnundu.

Hibrit çim de oturmuş.

Saha adeta halı gibiydi.

Maç esnasında da bozulma yoktu.

Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesinden büyük kaynak kullanarak kentimize kazandırdığı stadyumun eksikleri tamamlandıkça istediğimiz sonuçlar da alınmaya başlandı.

Şimdi son aşamaya gelen timsah başının montajının tamamlanmasıyla birlikte stadyumun görüntüsü bambaşka bir hâl alacak.

Geçen yıl düşme sendromu yaşayan Bursaspor’un önceki akşamki görüntüsünden açıkçası biz de umutlandık.

Bu yıl aynı sıkıntıyı yaşamak istemiyoruz.

Elbette zirveyi zorlayacak bir transfer bütçemiz yok.

Yine de oturacak kadro ile sezon sıkıntısız atlatılacaktır.

Bursaspor için asıl önemli konu, en kısa zamanda mali sıkıntıyı aşmasıdır.

Yönetici takviyesi ile yapılan transferler, günü gelen ödemeler, vergi borçları, yapılandırmalar Bursaspor’un üstünde büyük bir kamburdur.

Kulübü kalıcı gelire kavuşturmadan bütün bu sıkıntıların aşılması da mümkün değildir.

 

Bursa’nın üç kaybı

 

Muhtarlarımızı hep yerel demokrasinin uçbeyleri olarak tanımlarız.

Gerçekten onlar seçilirken kendi bütçeleriyle yola çıkarlar.

Kıyasıya yarışın sonunda ipi göğüslerler.

Bursa’nın muhtarları bugünlerde yaprak dökümü yaşıyor.

Arka arkaya merkezdeki üç ilçenin mahalle muhtarı yakalandıkları amansız hastalığa yenik düştüler.

Önce Osmangazi’de Kocanaip Mahallesi Muhtarı Leyla Enki, ardından geçenlerde Yıldırım’da Mimar Sinan Mahalle Muhtarı Mehmet Engin ve dün de Nilüfer’in Fethiye Mahallesi Muhtarı Hüseyin Ormanlı toprağa verildi.

Bursa, kısa sürede seçilmiş üç muhtarını birden kaybetti.

Üçü de mahallelerinden sevilen, sayılan isimlerdi.

Allah rahmet eylesin.