Komşumuz Bulgaristan’daki siyasi istikrarsızlık arka arkaya seçimleri yeniletiyor. Feshedilen parlamento sonrası her defasında Bulgaristan halkının önüne tekrar sandık konuluyor.

Yarın bir kez daha komşudaki halk, Bulgaristan Parlamento seçimleri için sandık başına gidiyor.

Şüphe yok ki, Bulgaristan seçimleri Türkiye’yi de yakından ilgilendiriyor.

Yüz binlerce soydaşımız hem orada hem de göç ettikleri Türkiye’de oy kullanabilme hakkına sahipler.

2 Ekim seçimlerinde bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerekiyor.

Değerlendirilmeli ki, ülkenin bugün için en büyük 3. büyük siyasal hareketi konumundaki, kısa adı HÖH olan, Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin Bulgaristan Parlamentosu’nda güçlü bir çoğunluk yakalayıp, sağlam grup kurması gerekiyor.

Bu nedenle, Türk kökenli en fazla Bulgaristan vatandaşının yaşadığı Bursa’daki bilboardlara sandığa gitme çağrılarıyla oy kullanılacak okulların adlarının yer aldığı duyurular asıldı.

BALGÖÇ’ün de seçim için lojistik destek sağladığını biliyoruz.

Bütün bunlar, hem oradaki Türk kökenli soydaşlarımız hem de Bulgaristan demokrasisine katkı sağlayacaktır.

Türkleri temsil edeceğini düşündüğümüz siyasal harekete karşı geçmişten kaynaklı bir önyargı var ama, bugün için kurulmuş diğer siyasi partilerden güçlü olduğu ortada.

Bu nedenle yarınki seçimlerde soydaşa büyük sorumluluk düşüyor.

Katılım yüksek olmalı ve Bursa’daki sandıklardan HÖH’e güçlü bir destek sağlanmalı.

Olası koalisyon ortaklığında Türk kökenli Bulgaristan vatandaşlarının kazanılmış haklarının daha da iyileştirilmesi ve verilmeyen hakların alınabilmesi için seçimde muhakkak sandığa gidilmeli.

Katılım oranı düşük kalırsa, HÖH’e Türkiye’den gidecek oylar düşecektir.

Avrupa Birliği ülkesi Bulgaristan’da Türk kökenli yurttaşlarının temel hak ve özgürlükler ve eşit yurttaşlık gibi haklarının teslimi konusunda halen sorunlar bulunuyor.

Seçimler bu açıdan Türk kökenli nüfus için de bir milat.

İHL öğrencileri Togo ve Nijer’de su kuyusu açtı

Suyun insan yaşamındaki önemini anlatmaya bu fotoğraf yetmez mi?

Yoksul coğrafyaların siyah tenli insanlarına, suyun yaşattığı mutluluğu, sevinci başka ne sağlayabilir ki?

Bursa’da Nizam Karasu Anadolu İmam-Hatip Lisesi öğrenci, öğretmen idareci ve velileri kendi aralarında topladıkları paralarla Afrika ülkeleri Nijer ile Togo’da su kuyusu açtırdılar.

Geçen ramazan ayında okulun Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Kulübü öğretmenleri Hatice Aydın ve Eyüp Sevinç’in koordinasyonunda okul idaresi, öğretmen, öğrenci ve velilerin desteğiyle, “Afrika’da su tebessümdür” sloganıyla okul adına bir su kuyusu açtırmak için kampanya başlatılmış.

Bir hafta olarak hedeflenen kampanyada bir kuyu değil, tam 2,5 kuyu açtıracak mali kaynağa ulaşılmış.

Kuyulardan ilki İHH aracılığıyla Togo’da açılmış. İkinci kuyu ise Deniz Feneri Derneği aracılığıyla Nijer’de faaliyete geçirilmiş. 3. kuyuya da yine ortak olunmuş ve Nijer’de açılması bekleniyor.

Bütün bunlar, sınırların çok ötesinde, suya muhtaç bir topluluğun beklentilerini gerçeğe dönüştüren güzel adımlar.

Susuzluğun bir yaşam parçası haline geldiği Afrika ülkelerinde, açılan su kuyularıyla  ülkelerinin, şehirlerinin ve okullarının adını tarihe yazdıran okul idaresini, Hatice ve Eyüp öğretmenleri, Nizam Karasu Anadolu İHL öğrenci ve velilerini tebrik ediyoruz.

Bursa’daki diğer okullarımıza da örnek olacak bir iş çıkarmışlar.

Keles Belediyesi 60 dönüm arazi satıyor

Bursa’nın güneyindeki ilçelerimizden Keles’te kırsal turizmle isim yapan bir mahallede arazi satışa çıkarıldı.

Belediye, 59,8 dönümlük arazisini 11 milyon 923 bin 312,5 TL muammen bedelle, açık teklif yöntemiyle satışa çıkardı. İhale, 14 Ekim’de Keles Belediyesi Encümeni’nde yapılacak.

Gököz Mahallesi’ndeki 60 dönümlük arazinin belediyeye önemli oranda gelir sağlaması bekleniyor. İhaleye gireceklerden 357 bin 700 lira da geçici teminat yatırmaları istendi.

Uludağ’ı cepheden gören, suni göleti ve sınırlarındaki kırsal turizm yatırımıyla bilinen Gököz Mahallesi’ndeki arazinin satışından bakalım Keles Belediyesi kaç lira gelir elde edecek?

Keles Belediyesi ayrıca yine Belenören, Gelemiç, Durak, Issızören ve Dedeler gibi kırsal mahallelerindeki kimi taşınmazlarını da satışa çıkardı.