Flipboard
Bursa`nın gündeminden termik santrallar konusu düşecek gibi durmuyor.
Önce Kozağacı sonra Demirtaş`a yeni termik santral kurma hesapları yapılırken, şimdi Orhaneli Termik Santralı`nın özelleştirilmesi şehrin bir numaralı gündem maddesi haline geldi.
Gündemde Orhaneli Termik Santrali var ama Orhanelililer sanki `özelleştirme yanlısı` bir görüntü veriyorlar.
Ortaya pek çıkmamaya özen gösteriyorlar.
Acaba bir çekince mi var?
İlçe nüfusunun önemli bir bölümünün bu kurumdan ekmek yediğini biliyoruz.
Ekmek derdi insanları tepkiden uzaklaştırıyor mu dersiniz?
Siyasi partiler, STK`lar, kentten ilçeye gidip özelleşme karşıtı açıklamalar yapıyorlar.
CHP bu konuda başı çekiyor.
CHP Orhaneli İlçe Başkanlığı başta olmak üzere Milletvekili Sena Kaleli ve İl Başkanı Metin Çelik`in ilçede özelleştirmenin durdurulmasına dönük çağrılarını görüyoruz.
CHP İl yönetimi bu işin üstünde duruyor.
Elbette, iktidar partisinin ilçe teşkilatı ve mensuplarından bir karşı duruş beklenemez.
Bunun dışında muhalefetten çok cılız çıkan sesler var.
Hükümet ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ihale takvimini önümüzdeki 24 Kasım olarak belirledi.
Yani, özelleştirme sürecinde geri dönüşü olmayan bir yola girildi.
İlçe sakinlerinin suskun tavrı, özelleştirmenin kolay gerçekleşmesini sağlayacaktır.
Bunun da tıpkı geçmişte Etibank madenlerinin kapandığı Harmancık`ta olduğu gibi Orhaneli`nden göçü tetikleyeceği bir gerçektir.
Son yerel seçimde Orhaneli ilçe merkezinde iktidar partisine 700 fark atan ve seçimi kıl payı kaybedenMHP`den de Termik Santral`ın özelleştirilmesine dönük çok öne çıkıcı bir girişim göremiyoruz.
Demek ki, MHP İl Başkanlığı ve Orhaneli İlçe Başkanlığı bu konuda aktif bir görüntü vermek istemiyor.
Ortak tepki açıklamalarında adları geçse de ilçenin bugün son yerel seçim sonuçlarına bakılarak anamuhalfet partisinin MHP olduğu ortada.
Bazı yerleşimlerde, kamu varlığının stratejik olduğu kadar, sosyo-ekonomik anlam ifade ettiği de biliniyor.
Orhaneli`deki Termik Santral ve Kömür İşletmeleri`nin bölgenin gelişmişlik durumu dikkate alınarak bir denge unsuru teşkil ettiğinin farkındayız.
Özelleşme sonrası bu denge bozulabilir.
Özel sektör elindeki tesiste çalışan sayısı azaltılabilir.
Hükümet politikası kamunun elindeki devlet tesislerinin elden çıkarılmasını öngörüyor da olabilir.
Daha önce de vurguladık.
Kalkınamamış bir bölgenin çok büyük tesislerinden olan Orhaneli Termik Santralı özelleştiğinde Dağ yöresinden kaçışın önü kesilemeyecektir.
Bölgede özelleşme sonrası istihdam bakımından da daralma yaşanacaktır.
Devlet, Termik Santral`ın yerini ikame edici başka bir yatırım yapmadığı sürece, bunun bölgeyi boşaltma amacı taşıdığı da söylenebilir.
Orhaneli Termik Santralı`nın özelleştirme süreci belki de en kolay ihale takvimlerinden biri olacak görünüyor.
