Her maçta bu tabloyu gördükçe bir Bursalı olarak büyük gurur duyuyoruz. Türkiye’ye örnek olan Bursaspor tribünlerinde hemen her maçta kadın, çocuk ve aile sayısının ağırlığı giderek artıyor. Eşi ve çocuklarıyla maça gelen taraftar sayımız bir hayli fazla. Tribünlerden Türkiye’ye ve dünyaya sosyal mesajlar da veriliyor.
Örneğin; bu hafta tribünlerde yine İsrail’in Gazze halkına dönük vahşetini hatırlatan pankart gözümüze ilişti.
Bursaspor taraftarı ayrıca her maçta Türkiye’ye adeta resital veriyor. Desibel rekorları kırılan tribünlerin bu görüntüsü Bursaspor’u sevenler kadar düşmanlarını da kendisine hayran bırakıyor.
Elbette, Bursaspor taraftarının en takdir ettiğimiz yönlerinden biri, artık maçlarda ufak tefek istisnalar dışında küfür edilmemesi. Bunun Bursa’mız için de büyük bir gelişme olduğunu düşünüyoruz. Küfürsüz tribünler, aile, kadın ve çocuklarla dolu taraftar grubunun varlığı Bursaspor için büyük bir kazanç demek.
Haftasonu Atatürk Spor Kompleksi Matlı Stadyumu’nda Anadolu Üniversitesi maçını izledik.
Goller arka arkaya geldikçe oturduğumuz basın tribününde biz de büyük bir keyif yaşadık.
Hem maça girişte hem de çıkışta ailelerin çocuklarıyla birlikte Bursaspor’a destek için geldiklerini görmek de ayrı bir mutluluktu. Yine, 41 binin üzerinde seyirci stadyumdaki yerlerini almışlardı. Sonuçta şampiyonluk yolunda bir aşama daha geçildi. Kaldı son 10 maç.
İnşallah, onların da sıkıntısız atlatılacağına inanıyoruz.
Şehrin Bursaspor’u sahiplenmesiyle bir şeylerin de değiştiği görülüyor. Fakat, bunun tüm kente yayılması şart. Henüz Bursaspor’a destek olmayanlarımızın da artık bu sportif başarı sonrası harekete geçmeleri gerekir. Bunların başında alacağı bulunan yöneticiler yer alıyor. Onların da fedakarlık ve feragat zamanı çoktan geldi.
Bursaspor yönetimine ne kadar omuz verilirse takımın hak ettiği yere geri dönüşü de o denli hızlanacaktır. Forma, kombine bilet satışlarına gösterilen ilgi bile Bursaspor’a kalıcı gelir sağlıyor. Bursalılar olarak hepimizin, karınca kararınca takımımıza verebileceğimiz destekler olduğunu düşünüyoruz. Tribünlere gelemeyenler Bursastore’lardan ürün satın alarak buna katkı verebilirler.
Bu takım Bursa’nın.
O’nun başarılarıyla şehir olarak kıvanmak istiyorsa hepimize görev ve sorumluluk düşüyor.
B Kafe’ler neden çok tercih ediliyor?
Şehirlere özgü markalar çıkarabilmek büyük bir emek istiyor. Büyükşehir Belediyesi önceki yönetiminin kentimize kazandırdığı B-Kafe’ler ucuz, kaliteli ve hijyenden ödün vermeyen anlayışıyla şehrimizin dört bir yanına yayılıyor. Haftasonu BURFAŞ’ın 8. B Kafe’si Ataevler Mahallesi’ndeki Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ne ait Magazin Outlet içinde açılmış.
Ataevler nüfus yoğunluğunun her geçen gün arttığı bir semtimiz. Kentsel dönüşüm projeleriyle yeni binalardaki kat sayılarının üçe dörde katlandığı semte açılan B Kafe’nin büyük ilgi göreceğini düşünüyoruz.
Keza, diğer ilçelerin de B Kafe’ler istediğini biliyoruz.
CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey eski yönetimin projesini aynen devam ettirerek yeni Bursa markasını büyütüyor.
Bursa’nın büyük STK’larından DAĞDER’in kongresi 11 Mayıs’ta
Bursa’nın Bakanlar Kurulu kararıyla kamu yararı statüsüne sahip sivil toplum örgütlerinden DAĞDER’in kongre tarihi netleşti.
11 Mayıs’ta Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki fuaye alanında olağan kongresini yapacak olan DAĞDER’de adayların yarışı da hızlanmışa benziyor. Şimdiden 9 ismin resmen adaylıklarına deklare ettikleri kongrenin bir hayli çetin geçmesi bekleniyor.
Bursa’nın güneyindeki 5 ilçenin ve kırsal mahallelerinin kent merkezindeki en büyük STK’sı olan DAĞDER’de mevcut Başkan İsmail Aydoğdu ile birlikte Yaşar Türk, Fazlı Seyis, İsmail Demir, Derya Kaya Başak, Munise Acar, Erdal Kadir, Ömer Faruk Demir ve Reşat Karış’ın yarışmalarına kesin gözüyle bakılıyor.
Kongre öncesi adaylardan birleşme veya çekilme olur mu bilmiyoruz ama 20 bini bulan üye sayısıyla DAĞDER kongresine katılımın bir hayli yüksek olması bekleniyor.
Kongrenin, bölgenin şanına, büyüklüğüne yakışır biçimde, vakurla sonuçlanması için adayların hemfikir olduklarını öğrendik.
31 Mart yerel seçim sonuçlarındaki etkisi göz önüne alındığında, DAĞDER’in artık Bursa’da hiç bir siyasal oluşum tarafından es geçilemeyecek güce ulaştığını da söyleyebiliriz.
Bursa’da 2028 genel ve 2029 yerel seçimlerinde sonuca gitmek isteyen partiler tarafından DAĞDER’in kapısının çok çalınacağını düşünüyoruz.
DAĞDER’in son 31 Mart yerel seçimlerinde yaptığı, “Bu kez bizden bir isim olsun” çıkışını dikkate almayan iktidar partisi, 20 yıldır koruduğu belediyeleri kaybetmiş ve Bursa’da büyük bir hüsrana uğramıştı.
Seçim öncesi, “Madem 600 bin nüfusunuz var, o halde gösterin gücünüzü” diyerek küçümsenen Dağ bölgesi seçmeninin, sandıklar açıldığında bunu meraklılarına fazlasıyla gösterdiği ve ders verdiği anlaşılmıştı.