İhsan Aydın
İhsan Aydın

Utanç verici cehalete BAL-GÖÇ’ün tepkisi

Önceki gün ulusal televizyon kanalına profesörün biri çıkıyor, ‘Balkanlardaki soydaşlarımızın Türk olmadığını’ dile getirebiliyor.

Ne utanç verici bir akademik cehalet.

Kafa Jivkov kafası ise içine binlerce kitap doldursan ne işe yarar?

Çünkü; ‘Türküz’ dedikleri için yüz binlerce soydaşımızı 80’lerin sonunda tren vagonlarına bindirerek Türkiye’de gönderen Bulgar diktatör Todor Jivkov da bizim cahil profesör gibi düşünüyordu.

Kısa adı ORSAM olan Ortadoğu Araştırmaları Merkezi Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Uysal’ın bir TV kanalında yaptığı bu konuşma, gerçekten mesleki kariyerini bitirici tespitler içeriyor.

Haklı olarak, Balkanlarda Türklük davası uğruna bedeller ödemiş, canlar vermiş, sürgüne gönderilmiş, asimilasyon kamplarında işkenceler görmüş soydaşlarımız bu duruma büyük tepki gösterdiler.

Merkezi Bursa’da bulunan Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma  Derneği BAL-GÖÇ’ün Genel Başkanı Veli Öztürk yaptığı yazılı açıklamayla ORSAM Başkanı’na haddini bildirdi.

“Biz Balkanlara Türk gittik, Türk döndük. Tarih örenin, haddinizi bilin” diyen Öztürk, Prof. Uysal’ın, “Balkan Türkleri Türk değildir, Türkleşmiştir” sözlerine işte bu sertlikte bir yanıt verdi.

Öztürk şöyle devam etti:

“Uysal’ın ‘Bu insanlar Türk diye gelmedi, sığınmak için geldi, işgalden kaçtılar, geldiklerinde dil bilmiyorlardı’ sözleri tarih bilgisinin ne kadar zayıf olduğunu göstermektedir.”

Yaptığı çıkışla Türkiye gündemine oturan Prof. Uysal’a yüklenen Öztürk şunlara da değindi:

“Altı asır tüm Balkan Yarımadası Osmanlı Devleti sınırları içerisindeydi. 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı sonrası 2,5 milyondan fazla Türk Balkanlardan kovulmuştur. Biz; Balkanlara git dediler Türk gittik, gel dediler Türk döndük.”

BAL-GÖÇ Genel Başkanı sonrasında sözlerini şöyle tamamladı:

“Türk isimlerimiz zorla değiştirilmeye çalışıldığı için, Türkçe eğitim kurumlarımız, camilerimiz ve Kur’an kurslarımız kapatıldığı için, hacca gitmemiz ve sünnet olmamız engellendiği için, cenazelerimizin yıkanma usulü yasaklandığı için, Arapça ve Türkçe yazılı çeşme ve mezar taşlarımız paramparça edildiği için ve bütün bu uygulamalara direniş gösterdiğimiz için canımızı verdik, kanımızı verdik, hapis yattık, bin bir türlü işkence gördük ama başkaları gibi milletinden, milliyetinden, dininden, vatanından ve bayrağından asla taviz vermedik. Bizi başkalarıyla karıştırmayın, tarihi öğrenin. Haddinizi bilin.”

Bulgaristan Türkleri için zaman zaman ‘Bulgar Türkleri’ tanımını kullanan cahillerden bir farkı var mı ORSAM Başkanı Prof. Uysal’ın?

Üniversitenin tarih bölümleri kendisine bu konuda iyi bir ders vermeli diye düşünüyoruz.

Soydaşlarımız için böylesi yanlış tanımlamada bulunan Prof. Uysal’ın başında bulunduğu araştırma kuruluşu da bu çıkışla zarar görecektir.

Televizyon kanalları, yaptığı açıklamalara toplumun kafasını karıştıran bu tür cahilleri programlarına konuk etmemeliler.

Buna benzer utanç verici bir çıkışı geçtiğimiz günlerde İmam Hatip Lisesi mezunları için Erol Mütercimler denen kaos tüccarı da yapmış, çalıştığı üniversiteden kovulmuştu.

 

Muhtar Aydın da tablet kampanyasına katıldı

T-3 Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’ın Türkiye’de Milli Eğitim Bakanlığı’nın EBA yayınlarına erişemeyen çocuk kalmaması için başlattığı tablet kampanyasına Osmangazi ilçesindeki Sakarya Mahallesi Muhtarı Nusret Aydın da katıldı.

Sakarya Mahallesi sınırlarında tableti olmayan çocuklara muhtarlık ve başkanlığını yaptığı yardım derneği aracılığıyla tablet hediye edileceğini duyuran Aydın, hayırseverleri de kampanyalarına destek olmaya davet etti.

Aydın’ı hep topluma yararlı işlerin içinde görüyoruz.

Şimdi de duyarlı bir STK Başkanı ve muhtar olarak mahallesinde uzaktan eğitim fırsatı bulamayan yoksul çocuklar için elini taşın altına sokmuş.

Eminiz, Bursalı hayırseverlerimiz de kendisini yalnız bırakmayacaktır.

 

Muhtarların yeni Kaymakam Tuna’ya ‘Hoş geldin’ ziyareti

Nüfusu az, derecesi düşük ilçelerin kaderidir bu durum.

Kaymakam ya da kaymakam vekili değişim oranı en yüksek ilçeler buralaradır.

Yılda neredeyse 3-5 kaymakam ya da kaymakam vekili ile yönetilir bu ilçeler.

İçişleri Bakanlığı’nca Bursa’nın en uzak ilçelerinden Harmancık’a geçtiğimiz günlerde Muhammed Furkan Tuna Kaymakam olarak görevlendirildi. Onun da kaç ay kalacağı daha gelmeden bellidir.

Yeni kaymakamlara ‘hoş geldin’ demekten yorulmayan muhtarlar bir kez daha  topluca kendisine ziyarette bulunmuşlar.

İlçe Muhtarlar Derneği Başkanı Seyit Ahmet Öztürk ve üyeleri Kaymakam Tuna’yı makamında ziyaret edip, çiçek vermişler ve görevinde başarı dilemişler.

Biz de bu vesileyle kısa süreli doğum yerimiz Harmancık’a atanan Kaymakam Tuna’dan iz bırakıcı hizmetlerler yapmasını bekliyoruz.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X