Geçen yıl Bursa’ya atandığında, üzerinden çok geçmeden sıcağı sıcağına Fethullahçı Çete’nin 15 Temmuz ihanet kalkışmasını bastıran kamu idarecilerinden biriydi.

Vali İzzettin Küçük’ün Büyükşehir Belediye Başkanı, Savcı, Garnizon Komutanı ve Emniyet Müdürü ile birlikte o geceki kararlı tutumu, ihanet şekebesinin Türkiye yapılanmasını anında deşifre edip, çökertti.

Bursa’da polis tarafından Garnizon’da enselenen asker kılıklı hainin çantasından çıkan liste ile Türkiye’deki kentleri darbe sonrası yönetecek sözde olağanasütü hal komutanlarının listesi bulundu.

O liste anında yargı organlarına aksettirildi.

Türkiye çapındaki hainlerin ilk tutuklama kararları Bursa’dan giden listeyle verilmeye başlandı.

Vali Küçük’ün cesur girişimi o vakit çok konuşulmuştu.

Şimdi Bursa’ya atanmasının üstünden bir yıl geçti.

Darbenin haftasına tanıştığı Bursalı gazetecileri bir yıl sonra bu kez hem ilin sorunlarını konuşmak hem de görüşlerini almak için topladı.

​Crowne Plaza Otel’deki buluşmaya Bursalı meslektaşlarımız büyük ilgi gösterdi.

Biz de onlardan biriydik.

Vali Küçük önce sorunlara ve projelere kısa kısa değindi.

Sonra tek tek gazetecilerin Bursa’ya ilişkin görüşlerini aldı.

Bir kent yöneticisinin yapabileceği en önemli işlerden biriydi Vali Küçük’ün  önceki geceki istişare toplantısı.

Söyledikleri önemliydi.

Bursa’da toplam maliyeti 11,5 milyar lirayı bulan 674 projeye dikkat çekti.

Eğitimin önceliğini hatırlattı.

Kentte gelecek yılın sonunda 135 okul projesinin tamamlanmış olacağını vurguladı.

Boşaltılan statik riskli okul binaları için sorumluluk almak istemediklerini dile getirdi.

Eğitimin hemen ardından Bursa’nın sağlık yatırımlarının ikinci sırayı aldığına işaret etti.

Yapımı süren ve ihale aşamasındaki Şehir Hastanesi, Ali Osman Sönmez Devlet Hastanesi, Yüksek İhtisas Hastanesi, Kestel, Büyükorhan ve Harmancık devlet hastaneleri hakkında bilgi aktardı.

Ardından TEKNOSAB’ın önemine vurgu yaptı.

Bursa’daki 21 OSB’nin ile 13 milyar dolarlık ihracaat geliri sağladığını ifade etti.

Bunun yetmeyeceğini, Bursa’nın sanayiye doymuş bir kent olarak tanımlanamayacağını hatırlattı.

Ve kentin sorunlarının en önemlilerinden biri trafik idi.

Vali bu konuda Emniyet’e bir çalışma yaptırdığından bahsetti.

Daha çok yerel yönetimleri ilgilendiren soruna belli ki, artık Vali Küçük de el atmış görünüyor.

Çalışma sonrası tıkanan noktalara bir müdahale mi olacak?

Bekleyip göreceğiz.

Ancak, geçtiğimiz günlerde Dikkaldırım’daki asfaltlama çalışmasında Emniyet’in müdahalesiyle koca bir kentin trafiği düğümlenmiş, Bursalılar evlerine 3-4 saati bulan gecikmelerle ulaşabilmişlerdi.

Umarız, Emniyet’in Vali Küçük’e sunacağı çözüm raporu böylesi bir müdaheleyi içermez.

Trafikte nihai çözümün Vali Küçük’ün de belirtitği gibi metro olduğu bir gerçek.

Buna da Ankara desteği şart.

Ankara’nın, Bursa metro projelerine mesafeli duruşunu da anlayabilmiş değiliz.

Peki, ildeki FETÖ ile yürütülen mücadele ne durumda?

Meslektaşlarımızın bu konudaki sorularına Vali Küçük, 3 binin üzerinde kamu çalışanının görevden uzaklaştırıldığını hatırlatarak yanıt verdi.

Hain şebekeyle mücadelenin aynen sürdüğünü yineledi.

Bursa’nın madde bağımlılığı ile mücadelesi de Vali’nin üzerinde durduğu sorunlardandı.

Bunun sadece güvenlik önlemleriyle çözülemeyeceğini, Avrupa’nın bu yüzden mücadeleyi kaybettiğini söyledi.

Bu amaçla ilde riski yüksek 80 okula MOBESE kamereları monte edildiğini duyurdu.

Ardından, Bursa’da bağımlıları rehabilite edecek 3 yeni köy kurduklarını açıkladı.

Vali Küçük’ün konuşmalarından, bir yılda ilin sorunlarına hakim olduğunu, projeleri yakından takip ettiğini gözledik.

Habercilerle istişareyi, ili yönetirken ortak dili aramasını da takdir ettik.