Bu sütunların okurları sık sık Bursa’nın Dağ ilçelerinin yollarına ilişkin yazılarımızı hatırlarlar.
Bölgede büyük sıkıntı var. Çünkü; bizde bir Bursalı olarak burayı sık kullananlardanız.
Trafik kazalarına bağlı olarak sık aralıklarla can kayıpları yaşanıyor.
Güneydeki 4 ilçenin yol problemi yıllardır çözülemiyor. İlin sahil ve ova ilçelerinde böyle bir sıkıntı yok.
Üstelik; Karayolları Bölge Müdürlüğü’nün dağ ilçelerinde onca çalışması ve projesi bulunmasına rağmen.
Orhaneli, Keles, Büyükorhan ve Harmancık sakinleri umutla bölgenin yollarının yapılmasını bekliyor.
Bugünlerde Misi-Doğancı Barajı etabındaki duble yol etabında çalışmalar yoğunlaştı.
Bu etaptan geçenler, yüklenici firma Uğur İnşaat’ın güzergâh üstünde hummalı bir faaliyetine tanık oluyor.
Yoldaki çalışmayı gören bölge insanı da umutlanıyor.
Çalışmanın yoğunlaştığı etap zaten en fazla ölümlü trafik kazasının yaşandığı, Keles ve Orhaneli yönündeki gelen araçların kesişerek trafik yükünü artırdığı dar bir bölüm.
Çalışma bu kesimde hızlandırılmış.
Ancak yöre insanını beklentisi bununla sınırlı değil.
Türkiye’nin diğer bütün yerleşimlerinde olduğu gibi, hak ettikleri güvenli ve konforlu yollara kısa sürede kavuşmak istemeleri de çok doğal.
Çünkü; şimdiye dek çok beklediler, bekletildiler…
Devlet yurttaşına hizmeti eşit götürmek zorunda. Coğrafyalar arasında ayrım yapamaz.
Çoğu bölgeye bol tünelli, bal dök yalanacak sıcak asfaltlı yollar yaparken kimi yöreye atadan dededen kalma güzergâhı layık göremez.
Deflarca müjdesi verilen, ihalesi yapıldığı halde bir türlü sonuçlandırılamayan ve akıbeti de belirsiz tünel, viyadük projesine halen kazma vurulabilmiş değil.
Her bayram tatilinde Dağ yöresi insanını çektiği acı ve çile artık bitirilmeli.
Bölge insanının devlete olan güveni daha fazla sarsılmamalı.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün bütün imkânları seferber edilerek Bursa’nın 4 ilçesinin çektiği sıkıntı kökten ortadan kaldırılmalı.
Bürokratik vesayet bu işi uzatıyorsa, aciliyet gerektiren işler kapsamında olaya el atılmalı.
Ölümleri durdurmak için gerekirse istim arkadan gelmeli, her türlü sorumluluk üstlenilerek bürokratik süreç bir kenara itilmeli.
Şimdiye dek çokça ilçe başkanı, il başkanı, belediye başkanı, milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanı eskiten etaba artık bitirici vuruş indirilmeli.
Açıkça ifade etmek gerekirse, siyasetçi de bürokrat da risk almalı.
400 aile sevinecek
İyiliğin sonu yok. Yeter ki sen iste. Bu işe gönül vermiş çok sayıda STK yöneticisi var.
Bursa’da yıllardır bu işi başarıyla sürdüren bir dernek başkanı ve muhtar tanıyoruz.
Mahallesindeki yoksulu, düşkünü, kimsesizi sahiplenmiş, onlara adeta kol kanat geriyor.
Osmangazi’ye bağlı Sakarya Mahallesi Muhtarı Nusret Aydın aynı zamanda Sakarya Mahallesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanmış Derneği’nin de başkanı.
Faal bir insan.
Muhtarlıkla yetinmiyor.
Dün kendisiyle telefonla görüştüğümüzde, kurban hazırlığı yaptığından bahsetti.
Bu yıl da yine dernek aracalığıyla Sakarya ve civarındaki semtlerde kurban kesememiş 400 aileye et dağıtacaklarını söyledi.
Muhtar Aydın vekalet yoluyla derneğe kurban kesim ücreti veren hayırseverlerin emanetlerini noksansız bu yıl da ihtiyaç sahiplerine ulaştıracaklarını ifade etti.
Derneğin Osmangazi Belediyesi’ne yaptırdığı barınma evinde de emekli aylığı ve hiç geliri olmayan 25 yaşlının her türlü ihtiyacının giderildiğini anlattı.
Muhtar Aydın Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın desteğini de arkasına almış.
Hem Valilik hem de Osmangazi Kaymakamlığı ile işbirliği içinde.
“İçinde 24 saat sıcak suyu bulunan barınmaevimizde hayata tutunmaya çalışan, kıyıya köşeye itilmiş yaşlılarımıza sahip çıkıyoruz” diyor.
O halde, mali durumu iyi olanlarımız bu iyiliğe katkı koymalı.
30 Ağustos Zafer Bayramınızı kutluyorum.

Flipboard