Kentlerin asayişini sadece silahlı kolluk güçleri sağlamıyor.

Güvenliğin dışında, şehirdeki hemşerilerimizin selameti açısından tertip ve düzenin temininde belediye zabıtasına da önemli görevler düşüyor.

Kanunla kendisine bir takım görevler yüklenmiş olan belediye zabıtası, silahsız kolluk gücü olarak adeta belediye başkanlarının da sağ kolu konumundalar.

Örneğin;

Trafik Zabıtası kentlerdeki dolmuş, taksi, halk otobüsü, minibüs ve servis araçlarının kayıt, takip ve denetimini de üstlenmiş durumda.

Belediye Zabıtası 191. yılını kutluyor.

Her yıl Türkiye genelinde eylül ayının ilk haftası Zabıta Haftası olarak kutlanıyor.

Bu kapsamda dün Bursa Büyükşehir Belediye Zabıtası da Başkan Recep Altepe’ye çıkarak teşkilat adına kendisine çiçek sundu.

Başkan da telsizden zabıta teşkilatının kuruluş yıldönümünü kutladı.

Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Neşet Çakmaklı ile Zabıta Daire Başkanı Mahmut Turna ve yardırmcılarının da hazır bulunduğu ziyarette sorunlar ve beklentiler dile getirildi.

Kökü çok gerilere uzanan zabıta teşkilatının belediyeler için vazgeçilmez bir birim olduğunu bilenlerdeniz.

Kısıtlı imkanlar altında kentlere hizmet eden bu teşkilatın son dönem Bursa’da istenilen düzeyde olmasa da araç gereç ve personel bakımından güçlendirildiğini görüyoruz.

Ancak sürekli göç alan ve nüfusu giderek artan Bursa için bu sayı yeterli değil.

Geçenlerde belediyeci bir dostumuz anlatmıştı.

O dostumuz, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin 250 civarında personeliyle Bursa’nın 17 ilçesine hizmet vermeye çalıştığından bahsetti.

Sahilden ovaya, dağdan şehir merkezine kadar geniş bir coğrafyaya bu sayıda personelle hizmet sunulması düşündürücü.

İlçe belediyelerinin de zabıta teşkilatı var ama kanun Büyükşehir Zabıtası’na da sorumluluk yüklüyor.

3 milyon nüfuslu koca bir şehre bu personel yeter mi?

Elbette yetmez.

Bakanlık, belediyelere daha çok zabıta kadrosu tahsis etmeli.

Dün Bursa Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanı Mahmut Turna’yı arayıp, yıldönümlerini kutladık.

Turna, teşkilatın sorunları bulunduğunu söylüyor ama bundan şikayetçi olmadıklarının da altını çiziyor.

Turna, “Çünkü biz şikayet eden değil, şikayet alan kurumuz” sözleriyle de de vatandaş ve kentler için ne kadar önemli olduklarına dikkat çekiyor.

Çalışma koşullarının iyileştirilmesi için yasaların biraz daha uygun hale getirilmesini bekledikerini kaydeden Turna, “Bizim silahla işimiz olmaz” diyerek de bu yönde daha önce dillendirilen taleplere Büyükşehir Zabıtası olarak sıcak bakmadıklarını da vurguluyor.

Kent polisi ve silah olayı yerel yönetimlerin toplantıların çok sık dillendirilen bir konu.

Caydırıcılık anlamında belediye zabıtasına silah verilmeli mi?

Buna Bursa’da Büyükşehir Zabıtası’nın istekli olmadığını görüyoruz.

Kentte yerel idarenin verdiği yetkiyle düzen sağlayan zabıta memurlarının zaman zaman bıçaklı, silahlı saldırılara da maruz kaldığını biliyoruz.

Silah belki bu tür saldırganlar için caydırılık sağlayabilir.

İşportadan kaçak yapı yıkımlarına, korsan servis araçları takibinden ruhsat denetimlerine kadar kentlerin sıkıntılı alanlarında da görev yapan zabıtanın can güvenliği günün koşullarına uygun yasalarla sağlanmalı.

Zabıtasız kentler, kuralsız yaşamın hüküm sürdüğü yerleşimlere döner.

Bu açıdan, kentin tertip ve düzeninden sorumlu teşkilatın istekleri gözardı edilmemeli.

Zabıtanın araç gereç ve donanımları da günün gelişen teknojilerine uyum sağlamalı.

Biz de bu vesileyle içinde çok sayıda dostumuzun olduğu zabıta teşkilatının 191. yılını kutluyoruz.