Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait C-130 tipi kargo uçağının Gürcistan’da düşmesiyle 20 askerimiz şehit oldu.
Yürekleri yakan bu haber, gökyüzünün ne kadar yüce, ama bir o kadar da acımasız olabileceğini bir kez daha hatırlattı.

Gökyüzündeki sessiz kahramanlar

Bir kargo uçağı…
Kimi zaman insani yardım taşır, kimi zaman asker, kimi zaman da sessizce bir vatan görevi.
O devasa gövdeleriyle görünmeyen kahramanların taşıyıcısıdır aslında.

Bugün o gövdeden geriye sadece kara bir duman kaldı.
Yerde sessizlik, gökte hüzün hâkim.

C-130 Hercules: Dayanıklılığın ve görevin simgesi

C-130 tipi uçaklar, Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine 1960’lı yıllarda girdi.
ABD yapımı Lockheed C-130 Hercules, dünyanın en güvenilir askeri nakliye uçaklarından biridir.

Kısa pistlere iniş-kalkış kabiliyeti, ağır yük taşıma kapasitesi ve zorlu hava koşullarında görev yapabilmesiyle tanınır.
Deprem yardımlarında, sınır ötesi operasyonlarda, sağlık tahliyelerinde hep görev başındadır.

Ancak her makinenin bir ömrü vardır.
C-130’lar dayanıklılığıyla bilinse de, zamanla bakım, modernizasyon ve ağır görev şartlarına bağlı olarak risk taşır.

Bugüne kadar dünyada 400’den fazla C-130 kazası yaşandı.
Türkiye de bu acıları unutmadı:
1991 Kayseri, 2001 Malatya ve 2012 Afyon kazaları hâlâ hafızalarda.

Bir uçak düşer, bir millet yanar

Bugün yalnızca bir uçağımızı değil, 20 canı, 20 umudu kaybettik.
Onlar görev başındaydı…
Uçakları, yalnızca metal bir araç değil; Türkiye’nin kalbini, görev bilincini, dayanışma ruhunu taşıyordu.

Bir uçağın düşmesi, bir milletin yüreğine düşen ateştir aslında.
Ve o ateş bugün hepimizi yakıyor.

Başımız sağ olsun Türkiye

Acımız büyük.
Ama unutmamalıyız ki, her uçuş bir cesaret, her görev bir fedakârlıktır.

Şehitlerimizin aziz hatırası gökyüzünde süzülen her bulutta, her rüzgârda bizimle kalacak.
Milletimizin başı sağ olsun.

Türk Silahlı Kuvvetleri’ne, ailelerine ve aziz milletimize sabır ve metanet diliyorum.
Bu ülke, her karış toprağında ve gökyüzündeki her damla gözyaşında onların adını anımsayacak.