Muhammet Fatih Şahin
Muhammet Fatih Şahin
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Seçmen davranışı

Köşe Yazısını Dinle

Kimi zaman sokak röportajlarında kimi zamansa bazı anket firmalarında hükümetin düşmesinin eli kulağında olduğunu işitiyoruz. Muhalif birçok vatandaş da bunlara itibar ediyor.

İnsanlara gidişattan memnun musunuz diye sorular soruluyor. Birçok insan da gidişattan memnun değiliz diyor. İnsan psikolojisi de gidişattan memnun olmayan kimsenin AK Parti’ye oy vermeyeceğini düşünmeye başlıyor.

Halbuki gidişattan memnun musun sorusu ile kime oy vereceksin sorusu çok farklı sorular.

Covid pandemisi girdi, Ukrayna-Rusya Savaşı çıktı. Ekonomik ve siyasi olarak insanları etkileyecek büyük travmalar yaşandı. Avrupa’da insanlar kışın donacak mıyız diye korku içerisindeler. Bu insanlar gidişattan memnun olmayabilir.

Kime oy vereceksin sorusu ise şu demektir. Sence kim ülkeyi daha iyi yönetir? Gidişattan memnun olmayan insanlar Erdoğan’dan sonra işlerin çok daha kötü olacağını düşünebilir. Ya da mevcut tablodaki memnuniyetsizlik durumlarının küresel sorunların ülkemize yansıması olarak değerlendirebilir. O yüzden biraz eleştiri getiren, ekonomi iyi değil diyen herkesi sanki Erdoğan’ı devirmek isteyen seçmen kategorisine almamak gerekir.

Siyasi partiler 5 yıl boyunca binlerce konu hakkında yüzbinlerce açıklama yapıyor. Birçok bakanlık hakkında yorum yapılıyor. Yüzlerce belediye başkanı ve milletvekili çeşitli icraatta bulunuyor.

Seçmenler de bunun sonucunda bir siyasi partiye ‘bence senin söz ve davranışların daha tutarlı, daha güzel yönetirsin’ diyerek bir oy atıyor. Bu oy şu ‘senin her şeyine kefilim, sen her hareketin doğru’ demek değil. Ya da diğer siyasi partiye ‘senin her şeyin yanlış’ demek değil.

EKONOMİNİN SEÇİME YANSIMASI

Yeni ekonomi politikası ile Türkiye emsali görülmemiş bir politika sergiliyor. Yüksek kur ile birlikte üretim endeksli bir ekonomi modeli yürürlüğe konuldu. Bu modelin ilk yılları biraz sancılı geçiyor.

Şöyle düşünelim. Bir ev aldınız. Her ay yüksek ödeme meblağlarınız var. Zorlanıyorsunuz. Ancak zaman geçtikçe daha rahat ödemeye başlıyorsunuz ve zamanı geldiğinde başarıya ulaşıyor ve ev sahibi oluyorsunuz.

Ülkemiz de buna yakın bir dönem geçiriyor. Üretim endeksli bir sürece girildi ve ilk yıllar zorlu geçecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan birkaç yıl öncesine kadar kendisini dinlemeyen merkez bankası başkanları ile çalıştığı için bu modele 18 yıl sonra geçebildi.

Ancak model başarılı olursa ileride üretim endeksli cari fazla veren bir ülke olarak güçlü bir ekonomi olmamız hedefleniyor.

Ekonomi modeli umut vaat etse de insanların bir kısmı şu anda zorlanıyor. Alım güçleri düştü. Muhalefete oy oranını yükseltmek için mükemmel bir fırsat var. Ancak hiçbirinin oy oranı yükselmiyor. İlginç bir durum…

Bu da demek oluyor ki Erdoğan’ın rakibi ekonomi. Eğer insanların alım gücü yükselirse tekrar seçilir. Muhalefet insanların gidişattan memnun olmama durumunu kendine oy olarak dönüştürememiş. Anketlerde birinci parti konumuna yükselememiş.

Şu anda Cumhurbaşkanı Erdoğan doktorlara dokunarak hastanelerdeki problemleri şimdilik çözdü, düşük gelirliye ev projesi başlattı, orta gelirliye de ev projesi başlanabileceği söyleniyor. Ocak ayında tekrar maaşlara %50 oranda zam yapılması planlanıyor, polis, öğretmen, hemşire gibi birçok devlet memuru ek göstergesi 3600’e yükseltilecek, milyonlarca vatandaşı ilgilendiren EYT’nin çözülmesine az kaldı. Birçok özek sektöre vergi cezasında indirime gidildi. Öğrenim kredilerin faizleri silindi. Ayrıca yeni araba alacak gençlere ötv muafiyeti geleceği haberleri dolaşıyor. Eğer seçime yakın kredi kampanyaları başlar ve insanlar tekrar ev araba alma imkânına kavuşursa seçimdeki en büyük rakibi ekonomiyi yenebilir. Mevcut süreçte oy oranı tekrardan yukarı yönde ivme kazandı.

Muhalefet ise hâlâ aday konusunu aşmaya çalışıyor. Aday kim olacak tartışmasından başka ortaya bir şey koyabilmiş değil. Dış politika ve Yunanistan krizi ile ilgili dişe dokunur bir açıklama yapmıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seçim kazanma ustası diye boşuna demiyorlar. Seçime yakın tekrar partisinin oy oranlarını artırmaya başladı. Bakalım bundan sonraki süreçte muhalefet bir atılım yaparak oy oranlarını artırmayı başarabilecek mi?

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X