Bursaspor’da bugüne kadar görülmemiş büyük bir vefa örneği… Başkası bunu yapar mıydı? Bence yapmazdı…

 

Dışarıdan gelip de kısa sürede bulunduğu ortamı sahiplenip, kendisine verilenleri bile bağlı bulunduğu kuruma geri iade eden ender insanlardan biriyle çalışıyor Bursaspor… Hamza Hamzaoğlu’yla… Takıma ve camiaya işlediği pozitif enerji bir yana dursun sözleşmesinde yazanlardan bile feragat edebilecek kadar çok sevmiş Bursa ve Bursaspor’u…

Niye mi bu kadar övüyorum Hamza Hoca’yı?

Övüyorum çünkü; Recep Bölükbaşı ve yönetimi, kendisiyle sözleşme imzalarken güney kale arkasından bir tane de loca vermiş… Yani, bu sezon için 750 bin Euro, önümüzdeki yıl da 1 milyon 300 bin Euro’nun yanında bir tane de loca yazılmış sözleşmesine Hamza Hoca’nın…

Tabii, bu ayrıntı gizlenmişti kamuoyundan…

Önceki gün, Hamza Hoca, Başkan Ali Ay’la görüşmesinde, “Başkanım, benim de bir locam var ama bunu Bursaspor’a bırakıyorum. Hakkımdan vazgeçiyorum. Satıp, kulübe gelir sağlayabilirsiniz” demiş…

Gerçekten, takdir edilecek, alkışlanacak bir hareket olmuş…

İstese, vermeyebilirdi. Başkası olsa, bunu yapar mıydı? Kendisi satıp, 150 bin Dolar veya ne kadarsa alabilirdi…

Yapmadı… Helal olsun…

Şimdi tam Bursalı ve Bursasporlu oldu…

 

Samet Aybaba’yla ne konuştu?

 

Bursaspor’da gündemin bir başka maddesi de transfer… 1 Şubat’a az kaldı… Hamza Hoca, özellikle Eskişehirspor’dan Kamil Ahmet Çörekçi üzerinde duruyor. Önceki gün, Eskişehirspor Teknik Direktörü Samet Aybaya’yla telefonla görüşmüş, isteğini iletmiş… Aybaba, Kamil transferine sıcak bakıyor, Bursaspor’dan da Aydın Karabulut ile Traore’yi istiyor… Yarın, yönetim bazında da görüşme olacak. Kamil, zaten buraya gelmek için can atıyor. Bu iş olacak gibi duruyor.

 

BİZİM PARAMIZ NEREDE?

 

İnsanın alnına yapışan en büyük lekelerden biri de akçeli işlerden gelir… Paranın hele hele büyük paranın döndüğü yerlerde sıkıntı kaçınılmazdır… Doğru yaptığına inanıyorsan ve neticesinde vicdanen rahatsan ne kadar çamur atılırsa atılsın, ak olarak çıkarsın… Eğer çamura bulaştıysan, zem zem suyuyla yıkansan nafile…

Daha önce ufak ufak bazı bilgiler paylaşmıştım; Ali Ay ve ekibinin, ibra olmayan Recep Bölükbaşı yönetiminin akçeli işlerle ilgili yaptığı icraatleri didik didik incelediğini…

Son 2 gündür de pilot takım Yeşil Bursa üzerinde duruyorlar…

Yeşil Bursa’nın başkanı Kemal Güler’in, genel kuruldan önce biri 39 bin lira, diğeri de 13 bin 700 lira olmak üzere toplam 52 bin 700 liralık senet aldığını tespit etmişler…

Tabii, bu 52 bin 700 liranın kendi katkısı mı yoksa başkalarının mı olduğunu da araştırmaya başlamışlar…

İddialara göre; sezon başında Yeşil Bursa yönetiminde görev yapan 5-6 yöneticiden 39 bin lira gibi bir para toplanmış, bu parayı da Fatih Öztürk (Bombacı), kulübe götürerek Kemal Güler adına yatırmış… Şimdi ortaya çıkan ve senet olarak tahsil edilen 39 bin liranın da bu para olduğu öne sürülüyor…

Dün, o yönetimde görev yapan Emre Oran’la konuştum; “Kemal Güler’e sezon başında yönetici katkı payı verdik. Ben 15 bin liralık katkı sağladım. O dönem, bize –Bu paraları resmiyette benim üzerimden kulübe yatırmam gerekiyor. Daha sonra kulüpten tahsil eder size geri veririm- dedi. Bir iki gündür de mevcut yönetimden arıyorlar ve verdiğimiz bu parayı geri alıp almadığımızı soruyorlar. Ben verdiğim parayı geri almadım. Görevimiz esnasında 1-2 defa sorduk ama amacımız bunu geri almak değildi. Fatih Öztürk’le de görüştüm o da parasını geri almamış. Tabii, elimizde bir belge olmadığı için hak talep edemiyoruz. Paranın da peşinde değiliz ama nereye gittiğini de bilmek istiyoruz. Bizim paramız nerede?” dedi.

Dün ayrıca, Yeşil Bursa’nın, ligin ilkyarısında aldığı Silivrispor galibiyetinden sonra Bursaspor yöneticilerinden Ahmet Bozdemir’in verdiği 15 bin liralık prim de gündemdeydi… Yine iddiaya göre, bu paranın kulübe giriş yapmamış, ancak oyunculara kulüpten çift prim dağıtılmış…

Ahmet Bozdemir, “Ben parayı Kemal Güler’e elden teslim ettim. Şahitlerim de var. Takibini yapmadım. Mevcut yönetimden bununla ilgili beni aradılar. Gidip araştıracağım. Eğer, bir terslik hissedersem açıklama yaparım. Verdiğim paranın nereye gittiğini bilmek istiyorum” dedi.

Kemal Güler de aradı dün akşam; “Ben Yeşil Bursa’nın yöneticileriyle ilgili alacakları, bütün evrakları 31 Aralık itibariyle Selim Yolgeçen’e teslim ettim. Onun dağıtması lazımdı. Ahmet Bozdemir’in primiyle ilgili de 15 bin liranın kulüp kayıtlarında olması gerekiyor” dedi.

Takdir sizin…

Ancak, Ali Ay ve ekibinin, Kemal Güler’in, gerekirse Bursaspor muhasebe departmanından sorumlu arkadaşların iddialarla ilgili kesin ifadelerle açıklama yapması gerekiyor…

Sadece bana da değil, tüm kamuoyuna…

Bu arada, Bölükbaşı yönetiminden görev yapan bazı isimlerin de taaa 5-6 sene öncesinden kalan 40-50 bin lira gibi alacaklarını da senet karşılığı tahsil ettiği iddia ediliyor…

Doğruysa, bi zahmet açıklansın ki, kim oldukları bilinsin…

 

2 ayda 40 milyon TL ödeme

 

Duyduğuma göre dün Aktifbank ve yan kuruluşunun temsilcileriyle sıcak temasa girilmiş… Özellikle, yüzde 12,5+KDV’lik anlaşmanın iptali için… Tabii, Ocak-Şubat ayları mali açıdan sıkıntılı… Şu an için, bu iki ay da toplam kişi ve kurumlara 40 milyon lira civarı ödeme gözüküyor… Aktifbank’la yapılan görüşmelerde anladığım kadarıyla, daha önce çekilen kredinin daha uzun vadeye yayılması ve içeride bulunan 15 milyon liralık limitin de avantajlı bir şekilde kullanılması konuşuluyor…

 

Monaco olabilir mi?

 

Serdar Aziz haberleri her transfer döneminde olduğu gibi yine zirvede… Ben Serdar’ın kafasının karıştırıldığına inanıyorum. Bunu menajeri mi yapıyor yoksa kulüpler mi tartışılır… Serdar’ın Avrupa takımlarına yakıştırılması gerçekten güzel. Zaten gidecekse de oralara gitmeli. Yeni aldığım bir bilgiye göre, menajeri Fransa’nın Monaco takımından teklif getirmeye hazırlanıyormuş. Belki de geldi. Ama ben Serdar’ın piyasasının, Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan sonra daha da artacağını düşünüyorum. Ya siz?