Türk sinemasının usta ismi Eşref Kolçak, tedavi gördüğü Gemlik Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti.

Sahip çıkan bir akrabası, parasını ödeyebilecek bir bakıcısı olmadığından hastaneyi aynı zamanda otel gibi kullanıyor, Küçük Kumla’daki evine gidemiyordu.

Öldüğünde başucunda kimseler yoktu.

Bakalım cenazesinde kimler olacak, kimler ağıt yakacak kara gözlükleriyle!

*

Ekonomik sıkıntısı ve sağlık sorunları vardı sevilen sanatçının…

Uzunca bir süre de Bursa Çekirge Devlet Hastanesi’nde yatmıştı.

Her fırsatta, sektörünün acımasızlığından,  dostlarının vefasızlığından sitem ederdi.

Sağlığı el verdikçe AK Parti’nin etkinliklerine katılıyordu.

Dün, pop müzik sanatçısı oğlu Harun’un ve eşinin bulunduğu aile mezarlığına defnedilen Eşref Kolçak, ölümünün ardından sinema ve dizi sektörünün önde gelenlerinin, sanatçı dostlarının yaptığı duygu yüklü yorumları okuyabilseydi, ne derdi acaba?

Şu yorumların güzelliğine bakar mısınız…

*

Hülya Koçyiğit:

“Şimdi oğluna kavuştun. Ah canım Eşref abim…”

Ediz Hun:

“Eşini ve oğlunu kaybetti. Büyük darbelere göğüs gerdi.”

Filiz Akın:

“Çalışarak ölmek istiyordu ve bunu yapabildi.”

Türkan Şoray:

“Sinemadan hiç kopmadı, o tutkusu hiç bitmedi.”

Fatma Girik:

“O çok başkaydı, çok esprili ve yakışıklıydı.”

Cüneyt Arkın:

“Merhametli ve duygusaldı. Oynadığı dizideki hikayeye bile ağlardı.”

Hale Soygazi:

“Bulunduğu yere neşe katardı.”

Perihan Savaş:

Seni sonsuza kadar kalbime sakladım abi…”

Selda Alkor:

“Sinemaya attığın imzayı hiç bir zaman unutmayacağız…” 

*

Bunlar bir bölümü, daha bunun gibi ne yorumlar var…

Okuyunca, aklıma o güzel atasözü geldi nedense…

“Kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur” dememiş boşuna atalarımız…

Bu konuda güzel bir atasözü daha var hadi onu yazmayayım mübarek ramazan günü…

Büyük ozan Aşık Veysel boşuna söylememiş;

“Dost dost diye nicesine sarıldım

Benim sadık yarim kara topraktır…”

Aslında her ölümde bir ibret, bir ders ve kıssadan hisse var…

Alabilene!

 

Bursa basınının festival aşkı

 

Bu yıl 58.ncisi yapılacak olan Uluslararası Bursa Festivali’nin içerik tanıtım toplantısı vardı önceki gün…

Hilton Otel’deki toplantıya, Bursa basınının gösterdiği ilgi Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı bile şaşırttı…

“Adaylık açıklama toplantımda bile bu kadar basını birarada görmedim” diyerek espriyle karışık ince bir gönderme yaptı…

Başkan Aktaş, katılan gazetecilerin isimlerini tek tek not ettirmiş, bundan sonra belediyeyle ilgili basın toplantılarında fire veren yandı!

Basının festivale yoğun ilgisi, Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı (BKSTV) Başkanı Fatma Durmaz Yılbirlik’i de heyecanlandırdı.

“Yoksa farkında olmadan bir dünya starını mı festivale davet ettik” diye, kuşkuya kapılır gibi oldu bir an…

Bu seneki festival kadrosuna ilişkin bir yorum yapmak istemiyorum çünkü bu ekonominin en hassas olduğu bir dönemde festival geleneğinin yaşatılması bile büyük bir özveridir.

Sponsorları takdir etmeli.

Gönül Jennifer Lopez gelsin istiyor ama ne yapalım, hayaller Jennifer gerçekler Hande Yener olsun bu sene de!

 

Ateşten gömleği kim giyecek?

 

Bursaspor’da kongre süreci başladı…

Yönetime aday olmak, ateşten gömlek giymekten farksız…

Gelen yönetim hem kulübün borçlarını üstlenecek hem de takımı yeniden Süper Lig’e çıkarma hedefi olacak.

İşleri hiç kolay değil.

Bazıları öfkeli, “Takımı kim düşürdüyse bu hale, onlar çıkarsın. Ali Ay ve yönetimine yakışır aday olmak. Bu defa hatalardan kesin ders çıkarmışlardır” diyorlar.

Bazıları ise bu öneriye şiddetle karşı çıkarak şu yorumu yapıyorlar:

“Aman uzak dursunlar, verdikleri zarar yeter! Ali Ay ve ekibi devam ederse amatör lige bile düşer bu takım. Mümkünse Bursaspor’un maçlarını izlemeye bile gelmesinler, gitsin onlar bildikleri işi yapsınlar emlakçılıkla uğraşsınlar!”

 

Siyasetçilere çağrı

 

Vatandaşların evlerine iftara giden, yer sofrasında bağdaş kurup oruç açarak medyaya poz veren siyasileri, teravih namazlarında da görmek istiyor vatandaş…

Özellikle hatimli kılınan teravih namazlarına bekleniyorsunuz!