Yaman Kaya
Yaman Kaya

Sıfır otomobilde bayi oyunu

Köşe Yazısını Dinle

Çip krizi sürüyor.

Tedarikle ilgili yaşanan sıkıntı üretimi derinden etkiliyor.

Bayilerde sıfır otomobil bulunamıyor.

Araç almak istediğinizde aylar sonrasına gün verilen bir listeye girmeniz isteniyor.

Beklediğiniz süre zarfında meydana gelen fiyat dalgalanmaları da olduğu gibi size yansıtılıyor.

Mevcut ekonomi politikalarının neticesinde Türkiye’de artık genellikle ihtiyaçtan ötürü otomobil satın alınmıyor.

Araçlar bir yatırım aracı olarak görülüyor.

Otomotiv sektöründe uzun süre üst düzey yöneticilik yapmış isimler, dost sohbetlerinde arkadaşlarına paranız varsa direkt araba satın alın, yıl sonuna kadar sürekli zam gelecek tavsiyesinde bulunuyor.

Yüksek enflasyondan korunmak, ayrıca kısa sürede kâr elde etmek için imkanı olanlar araçlara yöneliyor.

Bu noktada şu sıra talep fazlalığından tabiri caizse vatandaşın yüzüne bakmayan bazı bayilerin fırsatçılığına ise dikkat çekmek gerekiyor.

Burnundan kıl aldırmayan yetkili satıcıların otomobil satın almak isteyenleri bazı ekstra bedelleri ödemeye zorladığı ifade ediliyor.

Ne ekstrası bunlar derseniz anlatalım.

Sosyal medyaya yansıyan iddialar şöyle sıralanıyor:

Periyodik bakımların ücretinin daha sıfır kilometre araç alındığı anda peşin tahsil edilmek istenmesi.

Araçların aksesuarlarla donatılması.

Kış lastikleri satılması.

Taşıt kredisini bayiden kullanma şartı…

Başlıkları çoğaltmak mümkün.

Özellikle ekstra aksesuar dayatmasıyla 100 bin liranın üzerinde ilave bedeller talep ediliyor alıcılardan.

Bu nedenle bir üst ÖTV dilimine giren otomobiller için normalin çok üstünde para çıkıyor vatandaştan.

Başka bayiden alırım deyip rest çekme şansınız da bulunmuyor.

Çünkü zaten araç yok.

Gittiğiniz diğer satıcılarda da benzer şartlar var.

Edindiğim bilgi çoğunlukla vatandaşın söz konusu dayatmaları kabul ettiği şeklinde.

Piyasa öyle bir hâle geldi ki büyük farklarla araç satın alsanız da iki ay sonra yine kârdasınız.

Bazı bayilerin, dayatmaları, siz de ihtiyaç için değil yatırım amacıyla alıyorsunuz şeklinde savunduğunu da duyduk.

Nereden bakarsanız bakın tutarsız ve saçma bir döngünün içine girmiş durumdayız anlayacağınız.

Peki, otomobil piyasasını denetleyen var mı?

Yok tabii ki.

Başıboşluk ve kontrolün yitirilmesi bayilerin bu kadar umursamaz davranmasının ana nedeni…

Bursa Oto Galericiler Odası Başkanı Hakan Yanık, yaptığımız görüşmede, “Herkes bizi suçluyor ancak kimse bayileri eleştirmiyor. Şu ana kadar yetkili satıcılardan da durumumuz kötü diye tek açıklama duydunuz mu? Bizim de kulağımıza araçların büyük farklarla satıldığına yönelik ciddi duyumlar gelmekte” dedi.

Pek haksız değil gibi…

KÜLTÜR SANATA KRİZ DARBESİ

Epey süredir tepetakla gidiyoruz.

Enflasyon rayından çıktı.

Temel ihtiyaçları gidermek lüks halini aldı.

Bunları biliyoruz…

Her gün yaşıyor ve hissediyoruz.

Sosyal çekilmenin had safhaya ulaştığını da pek çok alanda gözlemliyoruz.

Geçen sene pandemi şartlarında, hani toplumun pek de sevmediği aşı yaptırma, maske takma gibi zorunluluklarla düzenlenen o tiyatro gösterileri, konserlerin izleyici sayısı bakımından bugünlerde yanından geçemiyoruz.

Kültür sanat faaliyetleri de ekonomiden bağımsız değil kuşkusuz.

Türkiye’nin en önemli etkinlik satış firmalarından birinin yetkilisiyle sohbet etme fırsatı bulduk.

Söyledikleri çarpıcıydı:

Ülke genelinde tiyatroların izleyici sayısında yüzde 50 oranında düşüş var. Konserlerde ise %30-%50 aralığında azalma mevcut. Bilhassa tiyatroda lojistik, dekor, ışık, ses maliyetleri çok yüksek. Salon kiralamaları da arttı. Sübvansiyon yapılmazsa kültür sanat daha da ciddi darbe alabilir.”

Pandemiden çıktık ancak rahatlamanın tersine çok daha büyük bir darboğazın içine düştük.

Kültür sanat faaliyetlerinin de temel ihtiyaç olarak görülmesi gerekir.

Devletin ilgili kurumlarının en azından salon kiralamalarında kârı düşünmeyip, maliyetin karşılanması ile yetinmesi bilet fiyatlarını düşürebilir.

Böylelikle vatandaşa az da olsa soluklanma imkânı yaratılabilir.

KÜLTÜRPARK’TA FARKLI BİR YOLCULUK

Hafif serin bir yaz akşamında yolculuğumuza sanki sessiz bir kıyıdan başladık.

Usulca yol aldık.

Uçsuz bucaksız hissiyat denizinde kâh perküsyonun tınılarıyla hafifçe dalgalandık kâh ritimlerin engin dinginliğinde mistik havayı yüreğimize depoladık.

Kamançanın büyüsüne kapıldık.

Arındık.

Avuçlarımız patlayana kadar da alkışladık.

‘Üçüncü Yeniler’in son dönemde en çok dikkat çeken gruplarından Perdenin Ardındakiler çıktı Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu sahnesine ilk.

Ardından Mark Eliyahu, babasıyla merhaba dedi Bursalılara…

Doğu ve batıyı ustalıkla harmanladı.

Artık bedeninin parçası olan kamança ile hepimizi çok farklı bir boyuta taşımayı başardı.

Eliyahu ve Perdenin Ardındakiler’in ortak performansı da takdire şayandı.

Bu benzersiz geceye imza atan, Uluslararası Bursa Festivali’nin 60. yılında emeği olan herkese bir kez daha teşekkür ediyoruz.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X