Acar, yazısında şu ifadeleri kullandı:
Geçtiğimiz günlerde Vergi Kanunlarında değişiklik yapılmasına dair 53 maddelik kanun teklifi T.B.M.M’ye sunuldu. Sunulan teklifle tahsilatta etkinlik amacı taşıyan 6183 Sayılı kanunda, konuyla ilgili verilen bazı yargı kararları dikkate alınarak 213 Sayılı Vergi Usul Kanununda, indirim ve istisnaların kapsamı ve uygulanması ile ilgili 3065 sayılı KDV Kanunu ve 5520 Sayılı Kurumlar vergisi kanunlarında, prim oranları ve EYT kapsamında olup fiilen çalışmaya devam edenlere dönük teşviklerin kaldırılması, en düşük emekli maaşının artırılması v.b konularla ilgili olmak üzere 9 ayrı kanunda düzenlemeler içeriyor.
Söz konusu torba yasada yer alan düzenlemelerden önemli gördüklerimizi aşağıda paylaşacağım.
I-CEZALAR ARTIRILIYOR
Vergi Usul Kanununda yer alan bazı cezalar caydırıcılık amacıyla artırılıyor.
Bu düzenlemelerde dikkat çeken bir konu kayıt dışı ile mücadele kapsamında tamamen kayıt dışı olan, hiç mükellefiyet tesis ettirmeden kazanç elde edenle kayıtlı olup vergi kaçıranların cezaları arasında farklılaşmaya gidilmesidir. Hiç mükellefiyet tesis ettirmeden vergi kaçırılması durumunda cezanın kayıtlı mükellefe göre yüzde 50 oranında artırımlı olarak uygulanacağı hüküm altına alınmış. Vergi ziyaı cezasının bir kat yerine 1,5 kat, kaçakçılık durumunda vergi ziyaı cezasının 3 kat yerine 4,5 kat olarak uygulanacağı belirtilmiş..
II-VERGİ ASILLARI UZLAŞMA KAPSAMINDAN ÇIKARILIYOR
Mevcut düzenlemede Vergi Usul Kanunu’nda yer alan uzlaşma müessesinde vergi ve cezalarda makul izahların yapılması durumunda indirim imkanı mevcut. Her ne kadar yasada yer alan bu hükümlere rağmen yaklaşık son 10 yıldır vergi aslında istisnalar hariç indirim yapılmıyor. Cezalarda % 20 oranında bir ceza alınması prensibi belirlenmişti. Bunu doğru bulmak mümkün değil.Uzlaşma müessesinin amacı Vergi idaresince yapılan tarhiyatlardaki haksız ve hatalı olanların uzlaşma komisyonlarınca değerlendirilmesi ve bu hatanın düzeltilerek mükellef haklarının korunması,yargıya taşınacak gereksiz hukuki ihtilaflara son verilmesidir.
Yeni taslakta uzlaşmaların vergi aslı üzerinden yapılamayacağı, sadece cezaların uzlaşma kapsamına gireceği belirtilmiş. Getirilen bu yeni düzenlemenin doğru olmadığını uzun vadede vergi ihtilaflarını bu kapsamda yargının yükünü önemli ölçüde artıracağını bu nedenle bu hususun bütçe plan komisyonunda konu tartışılırken tekrar değerlendirileceğini ümit ediyorum.
III-YURT İÇİ ASGARİ KURUMLAR VERGİSİ GELİYOR
Bu konuyla ilgili taslakta kurumlar vergisinin ödenecek kurumlar vergisinin indirim ve istisnalar düşülmeden önceki matrahın yüzde 10’undan az olmaması şeklinde olacağı belirlenmiş. İndirim ve istisnalar sonucu hiç vergi ödemeyen binlerce kurumlar vergisi mükellefinin az da olsa kurumlar vergisi ödemesi amaçlanmış. Bir anlam da indirim ve istisnalara bir sınırlama getirilmiş.
IV-KÜRESEL ASGARİ KURUMLAR VERGİSİ GELİYOR
Taslakta uluslararası şirketleri ilgilendiren uluslararası alandaki vergileme gelişmelerinin bir yansıması olarak “Yerel ve Küresel Asgari Tamamlayıcı Kurumlar Vergisi” geliyor.Bu konu OECD bünyesinde uzun zamandır çalışılan bir konu olup yürürlük tarihi 2024 ve izleyen vergi dönemleri olarak belirlenmiş.
V-YURT DIŞI ÇIKIŞ HARCINA ZAM
Taslakta Yurt Dışına Çıkış Harcının Kanunda Yer Alan Tutarı 10 Kat Artırılarak 50 liradan 500 liraya çıkarılacağı öngörülmüş. Ayrıca bu tutarın 1.500 TL yapılabileceğine ilişkin Cumhurbaşkanına yetki verilmiş..
5597 sayılı Yurt Dışına Çıkış Harcı Hakkında Kanun uyarınca yurt dışına çıkış harcı 50 TL’dir. Cumhurbaşkanına tanınan yetki ile bu tutar 18 Mart 2022 tarihinden bu yana 150 TL olarak uygulanmakta idi.
VI-GÜNLÜK HASILAT TESPİTİ İLE SERBEST MESLEK ERBABININ KAZANÇLARINA DENETİM GELİYOR
Torba Yasa Teklifinde, ticari veya serbest meslek faaliyetlerinde bulunan mükellefler için hasılat tespiti yapılacağı öngörülmüş. Özellikle kamuoyunda da çok kazandıkları halde çok az vergi ödeyen veya hiç vergi ödemeyen Doktor,Avukat,Mimar gibi serbest meslek erbabının lokanta kafe v.b hizmet işletmelerinin gerçek kazançlarının tespitine yönelik bir düzenleme. Buna göre, mükellefler nezdinde yapılacak yoklamalar neticesinde tespit edilen günlük hasılat tutarının ortalaması alınarak mükelleflerin aylık ve yıllık hasılat tutarları tespit edilecek. Tespit edilen hasılat tutarları ile mükellefin beyanları arasındaki fark yüzde 20’den fazla olduğunda mükellefler izaha davet edilecekler. Aslında Maliye İdaresi böyle bir düzenleme yapılmasa da bunu yapabilir.
VII-5 YIL İNDİRİM YOLUYLA GİDERİLEMEYEN KDV’YE GİDER YAZMA İMKÂNI
Katma değer vergisi esas itibariyle nihai tüketicinin üzerinde kalması gereken bir vergidir. Ancak bazı durumlarda indirimli oran, istisna uygulamaları ve diğer nedenlerle mükelleflerin üzerinde ciddi miktarda devreden KDV yükü kalmaktadır. Torba yasa teklifinde, devreden KDV beş yıl indirim yoluyla telafi edilemiyorsa indirimlerden çıkarılıp özel bir hesaba alınacak. 3 yıl içinde mükellef isterse inceleme talep edecek ve inceleme sonucuna göre bu tutarı gider yazabilecek.
Burada, indirilecek KDV hakkı, mükellefe daha düşük avantaj sağlasa da uzun süre indirim yoluyla giderilemeyen hakkın gider yazma yoluyla telafi edilmeye çalışılmış.
VIII-VERGİ TEVKİFATI KAPSAMI GENİŞLETİLİYOR.
Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarında yapılan düzenlemelerle ; Elektronik ticaret pazar yerlerinde elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarının mal veya hizmetlerinin teminine yönelik sözleşme yapılmasına veya sipariş verilmesine imkan sağlayan aracı hizmet sağlayıcılarının ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılarının, ilgili hükümlere göre faaliyette bulunan hizmet sağlayıcılarına ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına faaliyetleri dolayısıyla yaptıkları ödemeler vergi kesintisi kapsamına alınıyor.
Olay Gazetesi Yazarı Fatih Acar’ın yazısının tamamı için tıklayın…