Küçükbaş hayvancılığın önemli merkezlerinden Şanlıurfa’da, ilkbahar ve yaz aylarında neredeyse günün tamamını merada sürülerin başında geçiren çobanlara, 5 bin liraya kadar maaş ödeniyor.
Şanlıurfa’da birçok besici, yüksek ücret vermesine rağmen çoban bulmakta sıkıntısı yaşıyor. Geçmişte çobanlık yapacak kişilerden referans istendiğini ifade eden besiciler, o dönemlerde bu işi yapmak isteyenlerin aracı bulduğunu ancak şimdi yüksek ücrete rağmen hayvanlarına bakacak kimse bulamadıklarını belirtiyor. Çobanlık, yaklaşık 5 bin lirayı bulan aylık ücretle bölgedeki birçok mesleği de geride bırakıyor. Bölgede havaların ısınmasıyla sürülerini meraya çıkaran ve gece gündüz sürekli dışarıda bulunmak durumunda kalan çobanlar, yemeklerini ise eşek sırtındaki heybelerde taşıyor. Hayvanlarını doyurduktan sonra uygun yerlerde dinlenmeye geçen sürü yöneticileri, burada yaktıkları ateşte çay demleyip yemeklerini yiyor.
DAHA YÜKSEK ÜCRET İSTİYORLAR
Hayvanların tüm sorumluluğunu alan ve bundan dolayı ailelerini kimi zaman aylarca göremeyen çobanlar, bu nedenle ücretlerinin daha da yüksek olması gerektiğini düşünüyor. Besici 72 yaşındaki Ali Arak, ata mesleği olan hayvancılığı yıllardır sürdürdüğünü ve artık çeşitli nedenlerden dolayı çoban bulmakta sıkıntı yaşadıklarını ifade etti. Zaman zaman sürünün başına kendisinin geçtiğini anlatan Arak, ”İlkbaharla hayvanlar sürekli merada oluyor. Bunun için çobanların da iş yükü artıyor. Benim şu an 3 çobanım var, çobanların her birine aylık 5 bin lira civarında ücret ödüyoruz. Diğer giyim, yemek, cep telefonuna kontör yükleme gibi ihtiyaçlarını da biz karşılıyoruz. Buna rağmen herkes bu işi yapmak istemiyor. Çoğu zaman çoban bulamıyoruz. Tabii çobanlık zor, onlar da haklılar çünkü gece gündüz dışarıda kalmak zorundalar. Bunun yanı sıra yem girdileri çok pahalı böyle olunca yeterince kar edemiyoruz” diye konuştu.
GECE GÜNDÜZ SÜREKLİ DIŞARIDAYIZ
Çoban Medet Karabacak da 38 yaşında olduğunu ve çocukluğundan itibaren çobanlık yaptığını belirterek, bu işin kendisi için zor olmadığını anlattı. İlkbahar ve yaz dönemlerinde çoban aylıklarının iş yoğunluğuna bağlı olarak arttığına dikkati çeken Karabacak, kendisinin de bu dönemde çobanlık yapmayı tercih ettiğini söyledi.
Karabacak, havaların ısınmasıyla koyunları sürekli merada otlattıklarını vurgulayarak şöyle devam etti:
”Gece gündüz sürekli dışarıdayız. Yemek ve suyumuzu da eşek sırtında taşıyoruz. Dinlenmeye geçtiğimizde yemeklerimizi yiyebiliyoruz. Onun dışında sürekli hayvanlarla ilgileniyoruz. Geceleri yağmur yağdığında çok zorlanıyoruz. Bazen 2-3 ay ailemizi göremiyoruz. Kışın işler daha az olduğundan ücretler 2 bin liraya düşüyor ama şimdi sürekli merada olduğumuz için aylığımız 5 bin lira civarında. Ücretlerden memnunuz ama bizim emeğimizin karşılığı daha çok olabilir. Tabii hayvan sahiplerini de düşünmemiz gerekiyor.”
YÜZLERCE HAYVAN ONLARA EMANET
Çoban Seyfettin Yıldırım, ilkbahar ve yaz aylarında aylıklarının 4-5 bin lira arasında değiştiğini ifade ederek, başka bir işle uğraşmadığı için bu mesleği tercih ettiğini dile getirdi.
Karacadağ Göçerler Derneği Başkanı Hamza Ağan da, göçerlerin küçükbaş hayvancılık yaparak geçimlerini sağladığını, bundan dolayı çobanlığın onlar açısından önemli olduğunu söyledi.
Çobanlığın zor bir meslek olduğunu aktaran Ağan şunları kaydetti:
”Kimi çevrelerce basit gibi görünse de herkes çoban olamaz. Bir besici de önüne geleni çoban olarak almaz. Çünkü yüzlerce hayvanlık sürü ona emanet ediliyor. Bu nedenle üreticilerimiz buna dikkat ediyor. Bölgede ilkbahar ve yaz mevsiminde çobanların ücretleri 4 ile 6 bin lira arasında değişiyor. Bu rakamlar üreticiyi zorlasa da hayvanların bakımı için bunu vermek durumunda kalıyor. Hatta bu rakamlara bile çoban bulmakta sıkıntı yaşıyoruz.”