Feridun Eyüpoğlu
Feridun Eyüpoğlu

Dolarda kısa vadeli beklentiler

Tüm dünyada gözler dolarda.

Doların gözüyse Amerikan Merkez Bankası’nda.

Küresel rezerv para olmasının ötesinde adeta bir silaha da dönüşebilen doların geleceğini ağırlıklı olarak Fed’in politikaları belirliyor.

Haliyle küresel piyasalar da Fed yönetiminin kararları ve mesajlarına fazlasıyla odaklanmak zorunda!

Yine öyle oldu.

Fed yönetiminin mart ayı toplantısı önce gerilim yarattı.

Ardındansa ferahlama geldi.

Çünkü Fed’in “şahin mi, güvercin mi” tutum takınacağına dair belirsizlik pozitif yönde aşılmış oldu.

2019’da faiz artışı yapmayıp 2020’de tek artışla yetineceğini duyuran Fed Başkanı Jerome Powell, ‘güvercin’ görünümüyle piyasaların yüreğine su serpti!

Powell, ABD ekonomisindeki güçlü görünümün korunacağını, ancak Avrupa ve Çin başta olmak üzere küresel ekonomide yavaşlamanın riskleri yükselttiğini bildirerek yumuşak tutumlarına açıklık getirdi.

Ayrıca Amerikan Merkez Bankası bilanço küçültme sürecinin de eylülde tamamlanacağını açıkladı.

Neticede parasal sıkılaştırma stratejisinin şimdilik rafa kalkma sürecine girmesiyle hem Amerikan tahvilleri hem de dolar inişe geçti.

Ancak, gevşeme yeterince güçlü olmadığı gibi TL bir süredir yaşadığı negatif ayrışmanın olumsuz etkisini yine ensesinde hissetti!

Fed’in kararları aslında gelişen ülke piyasalarını destekler nitelikteydi.

Dolar endeksi de 95,77’ye kadar gerilemişti.

Ama ilk tepkinin ardından endeksi 96 seviyesinin üzerine çıktı.

Ve doların lira karşısındaki gerileme süreci de sınırlı kaldı.

Fed kararının ardından 5,40 TL’ye doğru gerileyen dolar yeniden yükselişe geçerek 5,47’yi aştı!

Bu sürecin sadece doların küresel çaptaki hareketleriyle ilgisi olmadığının altını çizelim.

Çünkü TL bir süredir diğer gelişen ülke para birimlerine oranla daha olumsuz bir tablo sergiliyor.

S-400 füze sistemi alımı nedeniyle Amerika ile Rusya arasına sıkışan Türkiye, lira üzerinden baskı altına girmeye başladı.

Bu belirsizlik süreci az da olsa fiyatlanmış durumda.

Ve sonbahara kadar S-400 belirsizliğinin gündemde kalması ihtimali de bulunuyor. 

Kısa vadede ise yaklaşmakta olan yerel seçimler, fiyatlamaya yeni yeni dahil olmaya başladı!

Ayrıca nisan itibarıyla olası bir faiz indiriminin kurlar üzerindeki etkisi de bir başka belirsizlik faktörü olarak durmakta.

 

Negatif ayrışma sürüyor

 

Dolayısıyla liradaki negatif ayrışmanın kaçınılmaz olarak bir müddet daha gündemde kalması kuvvetle muhtemel görünüyor.

Yani yılbaşından bu yana diğer gelişen ülke paralarından adım adım negatif ayrışan TL, Fed’in sunduğu son fırsat penceresinden de yeterince yararlanamıyor.

Dün dolar karşısında en çok değer kaybeden para birimi olması en net kanıt niteliğinde.

Üstelik dün döviz mevduatlarına uygulanan stopajın artırılarak döviz talebinin düşürülmesi gibi bir manevra da yapılmışken!

Bu arada Moody’s tarafından da dikkat çekilen dış risklerin yansıra yerli yatırımcının da dolar toplamaya devam etmesi kur üzerinde baskı yaratan bir başka unsur niteliğinde.

Dolayısıyla seçime kadar doların 5,40 – 5,50 TL bandında hareketi beklentiler arasında öne çıkıyor.

Kur 5,42 seviyesinin üzerinde kaldığı sürece 5,47-5,50 bandı da gündemde kalacaktır!

Bu bandın kırılması halinde ise 5,58 TL’ye kadar giden bir kur hareketi kısa vadede görülebilir.

Geri çekilmelerdeyse 5,36 seviyesine doğru bir alım kanalı oluşabilir.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X