Arslan, Türkiye’nin yat turizminde Akdeniz’in en uğrak merkezlerinden biri olması için önemli çalışmalar yaptıklarını belirterek, Akdeniz çanağında 1 milyonun üzerinde yat bulunduğunu söyledi.
Yat turizminde aslan payını 1940’tan bu yana Fransa, İspanya ve İtalya’nın aldığını anlatan Arslan, Türkiye’nin 2000’li yılların başına kadar yat limanlarına yönelik yatırımının çok sınırlı kalması sebebiyle yat turizminden aldığı payın çok düşük kaldığını kaydetti.
Yatların Türkiye’ye girişinde kolaylık sağlayacak yasal düzenlemelerle bürokrasiyi 1-1,5 günden dakikalar seviyesine çektiklerine işaret eden Bakan Arslan, son imzalanan Yatlara Yapılacak Sağlık İşlemlerinin Yürütülmesine İlişkin İşbirliği Protokolü ile yatların yurda girişlerinde sağlık işlemlerinde de kolaylık sağladıklarını dile getirdi.
Söz konusu protokolle Elektronik Seyir İzin Belgesi Sistemine, Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğünün de entegre hale getirildiğinin altını çizen Arslan, 10 Nisan’dan itibaren sistemin kullanılmaya başlandığını hatırlattı.
Ahmet Arslan, bu çerçevede yurt dışından Türkiye’ye giriş yapan net 50 tondan küçük yatların sağlık işlemleri onayının artık elektronik ortamda 5 dakikada alınabileceğine dikkati çekti.