Naim Süleymanoğlu dünya spor tarihinde büyük izler bırakarak ebediyete intikal etti. Allah gani gani rahmet eylesin. Vefatından bu yana bekliyorum. Ama beklediğim haber henüz gelmedi.

O zaman bir hatırlatma yapalım.

23 Ocak 1967’de Bulgaristan’da dünyaya geldi ve 1977 yılında haltere başladı. 16 yaşındayken rekora imza atarak tekrardan altın madalya sahibi oldu ve halter tarihinde en genç dünya rekortmeni ünvanını aldı. 1983-1986 arasında gençlerde 13, büyüklerde 50 olmak üzere tam altmış üç rekor kırarken, yine bu dönemde Dünya ve Avrupa şampiyonalarında 52, 56, 60 kilolarda şampiyonluklar yaşadı.

1986’da Sydney’de düzenlenen Dünya Halter Şampiyonası’nda Türkiye büyükelçiliğine sığınarak Türkiye’ye iltica etti.Toplam 46 kere dünya rekoru kıran Naim Süleymanoğlu, kazandığı başarılarla Halter dünyasının efsaneleri arasına adını yazdırdı.

Buyrun bir “cep herkülünün” başarılarını bir kez daha hatırlayalım.

-İlk dünya rekorunu kırdığında sadece 15 yaşındaydı.
-1984, 1985 ve 1986 yıllarında dünyada ‘yılın haltercisi’ seçildi.
-1988 Seul, 1992 Barcelona ve 1996 Atlanta Olimpiyatları olmak üzere üç kez olimpiyat şampiyonu oldu.
-8 kez dünya şampiyonu oldu, 46 dünya rekoru kırdı.
-Kendi kilosunun üç katından fazla kaldırarak, ‘efsane’ oldu.
-Spor otoritelerine göre ‘tüm zamanların en iyi haltercisi.’
-1988 yılında Time dergisine kapak oldu.
-60 kg’de koparmada 200 kg kaldırarak dünya rekoru kırdı.
-1988 yılında Seul olimpiyatlarında 9 dünya 6 Olimpiyat rekoru kırarak büyük bir zafer kazandı.
-Türkiye’ye Olimpiyatlarda güreş dışında ilk altın madalyasını kazandıran sporcudur.
-1992 yılında Uluslararası Halter Basın Komisyonu tarafından “Dünyanın En İyi Sporcusu” seçildi.

Böyle bir başarıyı bir Türk sporcusundan artık ne zaman görürüz Allah bilir.  Ama şu net. Tüm Türkiye’de Naim Süleymanoğlu  isminin yaşatılması gerekiyor ama özellikle de göçmen kenti Bursa’da... Ben de bir göçmen çocuğu olarak beklentiyi dillendirmek istedim. Büyüklerimiz muhakkak düşünmüşlerdir diye düşünüyorum. Böyle bir değerin ismi mutlaka güzel bir spor tesisine verilmeli. Bugüne kadar sağlığında niye böyle bir adım atılmadı? O da tartışmaya açık bir konu. Kentin güzel bir noktasına heykeli de dikilmeli. Bu konuda da BAL-GÖÇ’ün de gerekli girişimleri yapacağını umuyorum. Velhasıl, Naim Süleymanoğlu ismini yaşatmak Bursa’nın boynun borcu…