İki kulvarda da hedefe ulaşmaya bir tık kaldı. Bursaspor, Atatürk Stadı’na kupayı kaldırarak veda etmeye hazırlanırken, 3 Haziran’dan önce Lig’de ulaşılacak ilk 5 hedefi için de
1 adım kaldı. Akhisar Belediye maçı bu hedef için önemliydi.
Kepenklerini indiren Ege temsilcisi karşısında yeşil beyazlılar klasını ve kalitesini konuşturdu. Aldı verdi… Güneş’in öğrencileri, pas alış verişinin nasıl yapılacağını farklı pozisyon ve alanlarda detaylı olarak ders verircesine gösterdi… Derste eksik olan tek nokta final paslarıydı. O da olsa maçın skoru 1-0 değil çok farklı olabilirdi. O kadar rahattılar ki, yeşil beyazlı oyuncular, skor 0-0 iken bile fanteziye girmekten hiç kaçınmadılar. Özgüven böyle bir şey…
Kaçan pozisyonlara kızamadık… Gol, futbolun tuzu biberi ama, oyunun güzelliği golü de çokta aratmadı. Zaten öyle böyle golün bir şekilde geleceği belliydi de. Josue penaltı golü ile
bu eksikliği giderdi. Gol usta işiydi ama burada en büyük alkışı Fernandao hak etti. Gol krallığına giderken penaltı atışını Portekizliye bırakması çok anlamlıydı…
Sonuçta 1 golle alınan 3 puan son hafta öncesi çok iyi oldu. Bursaspor 2.yarıda deplasmanda oynadığı lig maçlarında galip gelememişti, Manisa’da bu karşılaşma ile birlikte şeytanın bacağını da kırmış oldu.
Üzülüyorum… Bu keyif bitiyor. Bu sezon başka bir sezondu. Bursaspor futbola fazlasıyla doyurdu bizi. Bu takımı oluşturan Recep Bölükbaşı ve yönetim kuruluna, duruşu ve karakteri ile Bursaspor’a ve Bursa’ya değer katan Şenol Güneş’e, yaşanan sıkıntılara rağmen sahada varını yoğunu ortaya koyan futbolculara, kulübün perde arkasında kalan isimsiz kahramanlara, hepsine ellerine, ayaklarına yüreklerine sağlık diyorum.
2014-2015 sezonunu unutmayacağız/unuturmayacağız…