Set : Kadıköy
Senarist: TFF
Senaryo: Biryantin’in alın teri ile dansı!
Yapımcı: Sete göre değişir
Başrol oyuncuları: Malum isimler…
Figuranlar: Düdük çalanlar ve bayrak tutanlar
Motor…38698 Sahne – 25.tekrar ..
Biz bu filmi izlemeye bıktık artık… Artık senaristi de, yönetmeni de, başrol oyuncularını da, görüntü yönetmenini de değiştirmenin zamanı geldi. Kurgulanmış, sonucu daha doğrusu ilk 3’ü belli olan yarışma izlemekten gına geldi. Senaryo hep aynı. Bırakın da artık başrol oyuncuları bir değişsin. Filme kim heyecan katarsa, kim izleyicileri ekran karşısında tutabilirse o sahnede kalsın…
Fenerbahçe-Bursaspor maçında yine aynı senaryo vardı..
Bırakın hak eden kazansın. Ama neredeee… Bursaspor çıktı yine çatır çatır futbolunu oynadı.
Pozisyona girdi atamadı, hata yaptı golü yedi. Teknik adamlar doğru ya da yanlış oyuna müdahale etti. Taraftarlar arasında karşılıklı tezahürat oldu. Bunlar hepsi futbolun içinde var.
Futbolun içinde olmayan oyun dışı müdahaleler… Önünüzde Cüneyt Çakır bir örnek var. Ama siz yine bildiğiniz okuyup, ayaklarınız titreyerek maç yönetiyorsunuz. Çık gördüğünü çal, maç bitiğinde de vicdanın rahat olarak evine git. Çok mu zor?
Hüseyin Göçek ve yardımcıları Bursaspor’u yine kıtır kıtır doğradı. Yazık değil mi dökülen alın terine, verilen emeklere.
Şimdi maçı tarafsız gözle izleyenler, (Beşiktaş, Galatasaray maçlarında olduğu gibi) yine “helal olsun Bursaspor’a” diyecekler…
Trabzon’da yapılan saldırı sonrası Başkan Recep Bölükbaşı, Fenerbahçe yönetimine geçmiş olsuna gidiyor, dün akşam şeref tribününde olanlar oluyor.
Bizim kültürümüzde misafir her zaman el üstünde tutulur. Daha bir hafta önce fair-play’den, dostluktan bahsedenler, şeref tribününde Bursaspor başkanına yönetim kurulu üyelerine ana avrat küfür ediyor. Bu nasıl misafirperverliktir?
Kupada 2 randevu ve ardından Bursa’da oynanacak final maçı var… Bu kadar gerginlikten sonra tansiyonu kim nasıl düşürecek?