Paul Le Guen maç sonu ne olduğunu anlayamadı. Gerilim bir anda tavan yaptı. Koridorlarda yumruklar konuştu. Bursaspor aynı sonucu farklı bir takım karşısında alsa ve elense bu boyutta herhangi bir sıkıntı yaşanması mümkün değildi. Rakip Gençlerbirliği olunca geçen seneden kalma hesap masaya geldi… O hesap kapatılamadığı ve kupaya erken vedanın getirdiği sinir boşalmasıydı yaşananlar. Geçen sene kırmızı siyahlı oyuncuların ve Ümit Özat’ın hiç bir iddiaları olmamasına rağmen can siparane şekilde oynamaları ve gollerde şampiyon olmuşçasına yaşadıkları sevinçti. Bursaspor ise 2-1’lik mağlubiyetle az daha uçurumdan yuvarlanıp gidecekti.

Tabii ki, her takım sahaya 3 puan almak için çıkar. Tamam yeşil beyazlı oyuncuların ve kulübenin

elleri ayaklarına dolaştı ama o maçta rakibin motivasyonu bir başkaydı.

Onun için yeşil beyazlı camia kızgın ve öfkeli. Taraftar artık bu tür rakiplerin iyi oyun ve sağ sonuçları ile ezilip geçilmesini istiyor. Bu ezme; yumrukla, tekme ile değil, 3 atarak, 5 atarak, rakiplerini kupadan eleyerek, şampiyon olarak olmalı…

Bazen duygular bu tür durumlarda çok doğal olarak aklın önüne geçiyor… 5. şampiyonsan ve tribün gücün kıskanılacak bir güçse, lami cimi yok, özellikle Bursa’da tuttuğunu koparacaksın. Teknik adamın da oyuncundan bunu Bursaspor Anayasasının ilk maddesi olarak bilecek. Hakikatten

insan bazı takım ve hocalara kaybetmeyi hiç hazmedemiyor… Ama “intikam soğuk yenen bir yemektir” çok aceleye gerek yok. Yeşil beyazlıların bu sezon Süper Lig’de son maçı Gençlerbirliği ile. Puan tabelası 34 haftaya girerken ne gösterecek onu bilmiyoruz. Sap keser meselesi…

Bakan Bak haklı!

Geçtiğimiz hafta TSYD’nin Antalya’da gerçekleştirdiği seminerine katıldım. Meslektaşlarımla birlikte çok keyifli ve faydalı bir seyahat oldu. Özellikle Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak’ın bir soru üzerine verdiği yanıt duygularımıza tercüman oldu. Hakikatten son yıllarda tesisleşme anlamında ülkemiz çok ileri noktaya gitti. Genç nüfusumuz çok olmasına rağmen spor yapacakları alanlar bir o kadar kısıtlıydı. Boş arsalar hızlı şehirleşme ile birlikte yok olunca top oynayacak alan bile kalmadı. Spor tesisi konusunda neredeyse her ilimize ciddi yatırımlar yapıldı. Statları saymıyorum. Ama bu kez farklı bir problem çıktı karşımıza. Tesis var, sporcu var ama iyi antrenörler yeterince yok. Bu soru soruldu sayın Bak’a o da çok doğru bir şekilde, “Artık top antrenörlerimizde, kendilerine yatırım yapsınlar, kendi branşları ile ilgili gelişmeleri takip etsinler, onlar ne kadar iyi duruma gelirse o kadar daha fazla başarılı sporcular çıkar” dedi. Bunun için iyi bir politika geliştirilirse o çok özlediğimiz dünya, olimpiyat şampiyonlarını kürsüde görmek için çok beklemeyiz . Osman Aşkın Bak’ın üzerinde durduğu bir diğer konuysa gençleri kötü alışkanlıklardan uzak tutmak için spor’un ne kadar hayati öneme sahip olduğuna yaptığı vurguydu.