Bu maç için söylenecek tek “Söz ne umduk ne bulduk” olsa gerek. Tribünlere bakıyorum tıklım tıklım dolu, sahaya bakıyorum o alıştığımız Bursaspor’dan eser yok. Açıkçası yeşil beyazlılar Fenerbahçe’nin tuzağına düştü. Yüksek motivasyon bazen ters tepebiliyor, sakin olan taraf istediğini alıyor. İlk 45 dakikada İsmail Kartal’ın öğrencileri hocalarının istediklerinden fazlasını yaptılar. Ayağa paslarla oyunun kontrolünü ellerinde tutarken, Emenike ile buluşturdukları toplarla da sonuca gitmek istediler. İlk 10 dakikada taraftarın çoşkusuyla rakip kalede görünen Bursaspor, ilerleyen bölümlerde kontrolü tamamen Fenerbahçe’ye kaptırdı. Yeşil beyazlılar’da hiçbir oyuncu ekstra bir sorumluluk almazken reaksiyon gösteren de olmadı. Takımı ateşleyen bir isim çıkmayınca Fenerbahçe sazı çaldıkça çaldı. Aslında Emenike’nin golüne Belluschi ile cevap verdikten sonra bir kıvılcım yanar gibi olsa da Alves’in golü Bursaspor’un gardını tamamen düşürdü. Harun iyi niyetli, karakterli bir kardeşimiz ama pozisyonlarda yaşadığı tereddüt ciddi anlamda sıkıntılara neden olabiliyor. İkinci devrede skor avantajını korumak isteyen Fenerbahçe oyunu kendi sahasına kabul etti, Bursaspor yüklendi… Şenol Hoca çok akıllı bir hamle ile Volkan’ı kenara alarak Emre’yi sahaya sürünce 60. dakikadan sonra sol kanat çalışmaya başladı. Sağ kanat ise maç boyunca Kadlec duvarını bir türlü geçemedi. Baskı sonuç da getirebirildi ama Bakambu, Emre, Enes, Şener ve Fernandao’nun kaçırdıkları pozisyonlar saç baş yolduran cinstendi. Lafı fazla uzatmaya gerek yok bu sezon ilk kez dolan tribünler önünde oynanan futbol ve alınan skor Bursaspor’a yakışmadı. Rövanşta mucize gerçekleşir mi? Adı üstünde mucize…
ilk yorumu sen yap