Hedef var ile yok arasında ise bu tür maçları konsantre olmak zordur. Ağızlarda tat bırakan Trabzonspor, Başakşehir maçlarından sonra hep o iştahlı oyunu bekliyor insan. Şunu Rizespor karşısında bir kez daha gördük Bursaspor ritmini bulduğunda çok daha etkili oluyor. Dün saman alevi gibi yanıp sönen bir takım vardı. Maçın belli bölümlerinde taraftarlarının da itmesi ile Rize kalesine yüklenebildi.
Deniz’in attığı şık golden sonra maç daha kolay geçer diye düşünürken, hiçte düşündüğümüz gibi olmadı. Karadeniz ekibi önde yaptığı baskı ile Bursaspor’u rahat oynatmadı. Bunun yanısıra mümkün olduğunca fazla topa sahip olarak yeşil beyazlıların oyun planını bozdu.
Aziz ve Erdem turboları çalıştırırken, Deniz ve Batalla bu ikiliye zaman zaman eşlik etti.
Çevre kontrolünü iyi yapamayan Necid, nadir yakalanan pozisyonları cömertçe harcarken, son haftalardaki sessizliği gol yollarında Bursaspor’u ciddi anlamda sıkıntıya sokuyor.
Dzsudzsak’a artık fazla yorum yapmaya gerek duymuyorum. Ne bir fazla, ne bir eksik, geldiğinden bu yana maşallah istikrarını bozmadı…
Alınan 3 puanda Harun’un kurtarışlarının, Serdar ve joker Şamil’in can siparene oyunlarının etkisi de büyüktü. Şamil’in penaltı pozisyonuna için söyleyeceğim şu; Özkalfa bu pozisyonda ‘devam’ dedi. Bana göre pozisyonun gelişimine göre doğru bir karardı. Ama penaltı noktasını gösterse de ‘neden penaltı?’ demezdim.
Bursaspor Fenerbahçe, Eskişehir ve Rizespor karşılaşmalarında hanesine 7 puan yazdırmayı bildi. Önemli olan da tabela. Ama bu 3 karşılaşmada ortaya konulan futbol ile ilk 5’i yakalayibilir mi? Bana göre zor. Tabii futbol bu. Bazen strateji ile bazen de oynayarak kazanıyorsunuz. Dikkat edin 3 haftadır Bursaspor kalesinde gol görmüyor ama zor gol atıyor.
Hamza Hoca takımın en iyi tahlil eden kişi. Aksaklıkları görerek gereken müdahaleleri yapacaktır.
Ekonomik olarak her puanın altın değerinde olduğu şu dönemde alınan galibiyetlere bir de o taraftan bakmakta da fayda var.