Taraftarın hakkını teslim ederek başlayalım. Tek kelime ile muhteşemdiler. Dosta düşmana Bursaspor’un gücünü bir kez daha gösterdiler, yüreklerine sağlık. Bir ara açıkçası onlara bakmaktan saha içini izleyemedim.
Lig TV yönetmeni Ender Balaban‘ın da hakkını verelim. O da bu şova kayıtsız kalmadı ve mümkün olduğunca yeşil beyaz sevdalılarını ekrana yansıttı.
Sahadaki futbola dönecek olursak. Taraftarı olduğu gibi bizi de fazlasıyla doyurdu. Akhisar ve Kayseri maçlarından sonra bu karşılaşma çöldeki vaha gibiydi. Yüksek tempoda oynanan her iki tarafın da atıp yiyebileceği bir karşılaşmaydı.
Bursaspor Galatasaray’ı dengesiz yakaladığı bölümlerde kanat akınlarıyla oldukça zorladı. Takımın el freni şüphesiz Tomas Necid‘di. Stoch ve Batalla’nın iştahlı tutkulu oyunlarına diğer arkadaşları da ayak uydurunca Bursaspor gerçek kimliğini gösterdi. Pozisyon olarak gel-gitlerin oldukça fazla yaşandığı 90 dakikada yakalanan net fırsatlarda Batalla, Deniz, Jem Paul ve Mert biraz daha dikkatli olsalardı galip gelmek içten bile değildi ama mağlubiyette bir o kadar da yakındı.
Gençlere bir parantez açalım. Hamza Hoca daha önce farklı nedenlerden dolayı şans vermediği/veremediği oyuncularına, “Evet sahne sizin” dedi. Kubilay, Furkan ve Mert şans buldukları dakikaları en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştı. Onlar da, “Yeter ki bize güvenin. Biz bu formanın hakkını teslim ederiz” mesajını da bize verdiler.
Bu maçla birlikte gördük ki önümüzdeki sezonun planlaması yapılırken, gençler de hesaba mutlaka katılmalı, katılmalı ki bu sezon gördüğümüz transfer enkazını bir kez daha görmeyelim…