Bursaspor’un morale ve özgüvene ihtiyacı her zamankinden çok daha fazla. Lige verilen ara hem takım hem de kolları yeni sıvayan Mutlu Topçu için iyi oldu.
Artık eskiyi çok irdelemeye, tartışmaya, yapılan yanlışları konuşmaya gerek yok. Bu takımın eksileri artıları ortada. Daha önce de yazdım, yeni teknik direktörden şapkadan tavşan çıkarmasını kimse beklemesin diye.
Mutlu Topçu’nun takıma nasıl dokunuşlar yapacağını hep birlikte göreceğiz. İmza töreninde taraftarların istediği takım profilini çizdi. Mesele bunun nasıl olacağı? Son zamanlarda yaşanan protestolar nedeniyle oyuncular sorumluluk almaktan korkar hale geldi. Bir kere o özgüvenin tekrar kazandırılması birinci öncelik olmalı. Oyuncular oynadıkları futboldan keyif almalı ki keyif versinler/verebilsinler.
Hamza Hoca döneminde yaşanan bir kimlik sorunu vardı. Yeşil beyazlılarda takımdaşlık olgusu ve yardımlaşma vardı ama onun dışında defansif ya da ofansif olarak öne çıkan bir tarafı yoktu. Hamzaoğlu yönetiminde bireysel katkı ile yoluna devam eden bir kimliğe büründü Bursaspor. Mutlu Hoca takıma nasıl bir kimlik kazandıracak? Soru bu… Genel soruyu biraz daha açalım.
– Belli oyuncular üzerindeki yük takımın geneline yayılacak mı?
-Özellikle hücumda daha hızlı düşünen ve hareket eden bir oyun anlayışı olacak mı?
-Rakibin oyununa göre değil kendi oyun yapısını rakibe kabul etiren bir kimlik oluşturulacak mı?
Mevcut oyuncu profilinde cevabı zor sorular. Mutlu Topçu’nun önünde fazla bir zamanı yok. Kendisine sezon sonuna kadar bir kredi tanınmış durumda. Ama o krediyi uzatmakta onun elinde…
Dokunuşları doğru olur ve oyuncuları ile mevcut görüntüyü tersine çevirebilirse kariyeri açısından da altın vuruş yapmış olur. Bursa camiasının büyüklüğü kadar ne denli zor bir camia olduğunu kendisi gayet iyi biliyor. Bu kez 2. Adam değil 1. Adam olarak görev aldı. Artık saz onun elinde. Bakalım ortaya nasıl bir eser çıkaracak.