Biz hep işin kolayına kaçarız.  Hastalıklarla ilgili şikâyetlerimiz başladığında, dayanmaya çalışırız. Dayanılmaz hale geldiğinde ya doktora ya da eczaneye gider ilaç almaya çalışırız.  Eğer şikâyetlerimize veya rahatsızlığımıza neden olan hastalığın nedenini ortadan kaldırsak ya hiç ilaç kullanmayız veya az kullanma ihtiyacı duyarız. Sık görülen şikâyetlerimize ve bu şikâyetlere neden olan hastalıklara bakalım:

*Baş ağrısı: Baş ağrısı en sık görülen şikâyetlerimizden bir tanesidir. Birçok nedeni vardır. En sık olanı strese bağlı gerilim baş ağrısıdır. Bu şikâyetimiz için ilaç kullanacağımıza, o stresli ortamdan ve şartlardan mümkünse uzaklaşıp bol su içip ve spor yaparsak baş ağrımız hafifler veya geçer. İlaç da kullanmamış oluruz.

*Hipertansiyon: Sık görülen hastalıklardan bir tanesidir. Yaş ilerledikçe sıklığı artar. Dünyada her on erişkin kişiden üçünde vardır. Sıklıkla tuz ve fazla yemek alımı sonucu obeziteye (fazla kilo) bağlıdır. Çoğu hastalar ilaç kullanırlar. Aslında ilaç yerine diyete dikkat etsek, az tuz tüketsek ve kilo versek, ya ilaç kullanımını bırakır ya da az veya düşük dozda kullanırız. Avrupa’da,  tansiyon ilacı kullanan hastalar üzerinde yapılan geniş kapsamlı çalışmada, tuz azaltılmış ve spor ağırlıklı kilo vermiş hastaların %50’si yani iki kişide biri ilaçsız tansiyonu düzene girmiş. Bu da önemli.

*Diyabet: Diğer sık görülen hastalıklardan bir tanesidir. Ülkemizde ve dünyada sık görülmekte olup giderek artmaktadır. Avrupa ülkeleri içinde ülkemiz, bu hastalığın başını çekmektedir. Hastalık kilo ve diyetle tamamen ilişkilidir. Diyetimize (tatlı-tuzlu, hamur gibi), kilomuza dikkat edip, sporumuzu yaparsak ya hiç ilaç kullanmayız ya da az ilaç kullanırız. Kendimizi daha sağlıklı daha zinde hissederiz.

*Eklem ağrıları: Daha çok zorlamaya bağlı bel, diz ve ayak ağrıları şeklinde kendini gösterir. Bayanlar ön sırada bulunur. Çoğu kiloludurlar. Kilonun yapmış olduğu yük-basınç, eklemlerin tahribatına neden olur. Kişi diyetine ve eksersizlerine dikkat edip kilo vereceğine, işin kolayına kaçıp ilaç kullanır. Tahribat ilerler ve öyle bir hale gelirler ki hareketsiz kalırlar ve ağrı kesiciler bile fayda vermez. Hayat çekilmez hale gelir.

*Depresyon: Bu hastalık da dünyada ve toplumumuzda sık görülen bir diğer hastalıktır. Bu hastalık için çok fazla ilaç kullanılmaktadır. Diğer ilaçlarda olduğu gibi depresyon ilaçlarının çok fazla yan etkileri vardır. Depresyon ilaçları kullanım yerine (psikiyatrist ve psikologlar daha iyi bilirler) düzenli yürüyüş, hayata güzel bakmak, işimizi sevmek (zor da olsa) ve ne kötü şartlarda olursak olalım güvenimizi kaybetmeden sevgi ile sorunlarla mücadele edersek yüksek ihtimalle depresyondan çıkarız. Tam çıkmasak bile bu önlemlerin yanı sıra bir psikiyatri veya psikolog desteği ile  ilaç  gereksinimiz olmayabilir ve ilaçlardan kurtulabiliriz.

*Sonuç: Şikâyetlerimiz olduğu zaman  işin kolayını seçip ilaç kullanmamaya  gayret edelim. Bunun yerine şikâyetimize neden olan  nedeni ortadan kaldırmaya çalışalım. Unutmayalım ki her ilaç,  vücudumuza yabancı olup yan etkileri vardır. Kendimize dikkat etmesek sadece ilaçlarla sağlığımızı koruyamayız. Unutmayalım ki ilaçlar  zarar da verebilir.