Fatih Acar
Fatih Acar

Matrah ve vergi artırımında önemli noktalar

Köşe Yazısını Dinle

Bilindiği üzere vatandaşların kamuya olan borç yükünün hafifletilmesi amacıyla geniş kapsamlı  7326 Sayılı Yapılandırma Kanunu çıkarılmış ve borçların  peşin ödeme avantajı yanında taksitler halinde ödenerek ortadan kaldırılmasına imkân sağlanmıştı. Konu 6 Haziran 2021 tarihli yazımızda ayrıntılı olarak değerlendirilmiş ve uygulama esaslarına ilişkin açıklamalar detaylarıyla birlikte yapılmıştı.

Yapılan son düzenleme ile 7326 sayılı yapılandırma kanunu kapsamında olan yapılandırma başvuruları, 30 Eylül 2021 tarihinde sona eriyor.

Bu yazımızda kanundan yararlanmak için başvuru süresi bitimine sayılı günler kala özellikle Matrah Artırımı ile ilgili getirilen düzenlemelerde bilinmesi gereken önemli gördüğümüz birkaç hususa değineceğiz.

2016-2020 YILLARINA İLİŞKİN BEYANNAME VERİLMESİ GEREKTİĞİ HALDE HİÇ BEYANDA BULUNULMAYAN KAZANÇLAR

Matrah Ve Vergi Artırımına İlişkin yapılan yasal düzenleme ve konuya ilişkin yayımlanan tebliğ hükümleri çerçevesinde bu konu aşağıda açıklandığı üzere iki şekilde değerlendirilebilir.

1.Yıllık Gelir Veya Kurumlar Vergisi Beyannamesinde Matrah Beyan Etmiş Olan Mükelleflerin Matrah Artırımı

2.Mükellefiyet Kayıtları Olup da Yıllık  Beyannamelerinde Zarar Beyan Etmiş veya Hiç Beyanname Vermemiş Olan Mükellefler ile Faaliyette Bulunduğu veya Gelir Elde Ettiği Halde Mükellefiyet Tesis Ettirmemiş Olanların Matrah Artırımı

Birinci bölümde; daha önceki yıllarda faaliyetleri nedeniyle beyanname vermiş ancak verdikleri beyanlarını değişik gerekçelerle yeterli görmeyen ve ileri tarihlerde inceleme riski nedeniyle cezalı tarhiyatla karşılaşmak istemeyen mükelleflerin ilave matrah artırımında bulunarak bunu telafi edebileceklerine ilişkin düzenleme yapılmıştır.

Bu yazımızda bu kapsamdaki mükellefler dışında 2016-2020  yıllarında değişik faaliyetleri nedeniyle Gelir Vergisi Beyannamesi vermek zorunda olan ancak gelirleri nedeniyle hiç beyanname vermeyen mükelleflerin bu yasadan yararlanmalarının son derece önemli olduğu hususuna değinilecektir.

Uygulamada binlerce vatandaşın  özellikle çok sayıda gayrimenkul veya menkul mal (Satışa konu olan taşıtlar dahil)satışı gerçekleştirdiği ve bunları beyan dışı bıraktıkları gerçeğiyle karşı karşıyayız. Gelir Vergisi Kanunu 37. madde hükmü çerçevesinde bazen ticari kazanç aynı kanunun 80. Madde hükmü çerçevesinde bazen de Değer Artışı Kazancı olarak değerlendirilen ve beyan dışı bırakılan bu kazanç unsurları nedeniyle ilgili yıllarda çok ciddi cezai işlem riskiyle karşılaşılması mümkündür. Bu risklerden tamamen kurtulmanın yolu bu kanunla getirilen matrah artırımı imkanından yararlanmaktır.   

7326 sayılı Kanun kapsamında matrah artırımında bulunacak gelir vergisi mükelleflerinin 1 Seri No.lu Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7326 Sayılı Kanun Genel Tebliği ekinde yer alan (EK:5) bildirim formunu doldurmaları gerekiyor. Ek 5’de matrah artırımına konu gelirler/mükellefiyet durumları aşağıdaki gibi sınıflanmış bulunuyor:

 Ticari veya Zirai Kazancı Bilanço Esasına Göre Tespit Edilen Gelir Vergisi Mükellefiyim. (Beyana tabi diğer gelir unsurları bulunanlar dahil)

Ticari veya Zirai Kazancı İşletme Hesabı Esasına Göre Tespit Edilen Gelir Vergisi Mükellefiyim. (Beyana tabi diğer gelir unsurları bulunanlar dahil)

Serbest Meslek Erbabıyım. (Beyana tabi diğer gelir unsurları bulunanlar dahil)

Geliri Sadece Basit Usulde Tespit Edilen Ticari Kazançtan İbaret Olan Gelir Vergisi Mükellefiyim.

Geliri Sadece GMSİ’den Oluşan Gelir Vergisi Mükellefiyim.

Diğer Gelir Unsurlarının Biri veya Birkaçı Nedeniyle Beyanname Veren Gelir Vergisi Mükellefiyim. (Diğer Gelir Unsurları İle Birlikte Basit Usulde Ticari Kazanç veya GMSİ Elde Eden Mükellefler Dahil)

Bu kategorilerden 1 veya 2’yi işaretlemiş olan ticari veya zirai kazancı bilanço esasına veya işletme hesabı esasına göre tespit edilen gelir vergisi mükellefleri ile serbest meslek erbabı, bu gelir unsurlarına ilişkin asgari tutarlardan az olmamak üzere verdikleri beyannamelerde yer alan matrahlara göre hesaplanan tutarlar üzerinden artırımda bulunacaklar. Bu mükellefler söz konusu gelir unsurlarına ilaveten bunların dışında kalan diğer tüm gelir unsurları nedeniyle de vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmayacaklar.

Yukarıda bahsi geçen özellikle gayrimenkul alım satım konusu ile ilgili olarak; iktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız iktisap edilenler hariç)gayrimenkullerin iktisap tarihinden başlayarak 5 yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar GVK.80.madde hükümleri çerçevesinde Değer Artışı Kazancı olarak vergiye tabi tutulması gerekmektedir. Ancak uygulamada bu kazançların çok büyük bir kısmının beyan dışı bırakıldığı görülmektedir.

Gayrimenkullerin elden çıkarılması sonucu elde edilen kazançlarla ilgili Maliye bazı durumlarda bunları ticari kazanç olarak ta değerlendirmektedir .Maliyenin olaya yaklaşımı ile Yargının olaya yaklaşımı farklı olabilmekte maliyenin ticari kazanç olarak değerlendirdiğini yargı değer artışı kazancı olarak değerlendirebilmektedir. Her iki durumda da  beyan edilmesi gerektiği halde bazen vergi kanunlarına yeterince nüfuz edememekten bazen de maliye tarafından bu kazançların takibi yapılmadığı düşüncesiyle bu tür kazançlar genelde beyan dışı bırakılmaktadır.

Maliyenin son dönemlerde teknolojik altyapısını güçlendirmesi bilgi ve veriye hızlı bir şekilde ulaşma imkânlarına kavuşmuş olması bu kazaçları beyan etmeyenler açısından önemli bir cezai riskide bünyesinde barındırmaktadır. Bu nedenle bu yasayla getirilmiş matrah artışı imkanlarından yararlanılarak bu risklerin tamamen ortadan kaldırılması önemli hale gelmektedir. Konuyu bir iki örnekle açıklamak faydalı olacaktır.

Örnek

İktisap tarihi Mayıs 2017 300.000 TL, Eylül 2018 450.000 TL olan  2 adet gayrimenkul Temmuz 2020 yılında 3.000.000 TL Bedelle satılmış ve beyana tabi olmadığı düşüncesiyle 2021 yılında beyan edilmemiştir.

Örneğimizde GVK 80.madde hükümleri çerçevesinde elde

edilen kazanç 2020 yılına ilişkin elde edilen Değer Artışı Kazancıdır. (3.000.000 TL 989.727 Yİ-ÜFE artışı sonrası bulunan

tutar.) = 2.010.273 (Vergi Matrahı)

Hesaplanan Vergi (2021 Yılı): 759.979.TL

2020 Yılına İlişkin Maliye görüşü ile Yargı kararlarındaki farklılıklar da dikkate alınarak Matrah artırımına ilişkin GV açısından Ek.5 Dilekçe

Ticari Kazanç (Beyana Tabi Diğer Gelir Unsurları Dahil)

12.740 TL, KDV Açısından Ek.16 Dilekçe 11.466 TL

toplam 24.206 TL vergi beyan edilerek 759.979 TL ve buna ilişkin hesaplanacak gecikme faizi yükünden kurtulmuş olunacaktır.

MATRAH/VERGİ ARTIRIMI İÇİN HESAPLANAN VERGİLERİ SÜRESİNDE ÖDEMEYENLER KANUNDAN YARARLANDIRILMIYOR

Matrah/vergi artırımından yararlanmak için başvuran mükellefler, hesaplanan vergileri yapılandırma kanununda öngörülen süre ve şekilde (yani peşin veya 6 eşit taksitte) ödemek zorundalar.  Eğer bu ödemeler yapılmazsa, artırım hükümlerinden yararlanma hakkı kaybediliyor. Bunun anlamı, artırımın sağladığı vergi incelemesi ve tarhiyata muhatap olmama avantajının (yani korumanın) ortadan kalkması.

Üstelik ödeme şartının ihlali nedeniyle korumadan yararlanılamadığı halde artırım nedeniyle tahakkuk ettirilen vergilerin gecikme zammıyla birlikte takip ve tahsiline devam ediliyor. Ödenmeyen vergilere ilk taksit ödeme süresinin son günü (1 Kasım 2021) vade kabul edilerek gecikme zammı hesaplanıyor.

Ödeme yapmayan mükellefleri hem kanundan yararlandırmayıp hem de vergileri gecikme zammıyla birlikte tahsil etmeye çalışmak doğru bir yaklaşım değildir. Bu durumun önümüzdeki süreçte yargı yoluyla çözüme kavuşturulacağı açıktır.

PEŞİN ÖDEME AVANTAJLI GÖRÜNÜYOR!

Ödemeleri unutma vs. gibi nedenlerle aksatma olasılığına karşı peşin ödemenin tercih edilmesi daha sağlıklı bir yol olarak görülüyor. Üstelik bu yapılandırma kanunu öncekilerin aksine peşin ödeme yapanlara indirim sağlıyor.

Matrah veya vergi artırımı nedeniyle tahakkuk eden vergilerin tamamının, ilk taksit ödeme süresi içerisinde (1 Kasım 2021 tarihine kadar) peşin olarak ödenmesi hâlinde yüzde 10 indirim yapılıyor ve taksitle ödeme yapılmadığı için katsayı uygulanmıyor.  Hem ödeme riskini ortadan kaldırmak hem de indirim kazanmak için peşin ödeme avantajlı görünüyor.

BAŞVURU SÜRESİNİN SONUNA KADAR BEYANLAR DÜZELTİLEBİLİR.

Kanunun matrah ve vergi artırımına  ilişkin hükümlerinden yararlanmak üzere beyanda  bulunanlar, başvuru süresinin sonuna kadar bu beyanlarını düzeltebilir (dolayısıyla iptal edebilir) ve ödeme seçeneklerini değiştirebilirler. Eski beyanlarını artırmak isteyenler ilk beyanlarını iptal edip, yeni beyanda bulunmak suretiyle bunu sağlayabilirler.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X