Altının kafası hayli karışık.

Nasıl yani!

Türkiye’de rekora ramak kalan bir fiyatlama varken altının kafası nasıl karşık olur?

İç piyasadaki yüksek fiyatların tek bir nedeni var.

O da doların lira karşısında prim yapması.

Dolayısıyla ithalata bağımlı olan altın da değere binmekte.

Oysa dış piyasalarda altın son haftalarda tam bir sürünme pozisyonunda!

Öyle ki; altının ons fiyatı dört haftadır aralıksız düşüyor.

Yani ağustos ayından bu yana en uzun düşüş serisini ile karşı karşıyayız.

Ons başına bin 269 dolara kadar inen altın fiyatları 2019’un da dip seviyesine gerilemiş durumda.

Peki bu düşüş havası niye?

Öncelikle güvenli liman hali zayıflamış vaziyette!

ABD’nin başlattığı küresel ticaret savaşları liman arayışlarını güçlendirmişti aslında.

Ancak martla beraber barış rüzgarlarının estirilmeye çalışılması altının tadını kaçırdı.

Özellikle ABD ile Çin’in ticaret anlaşmasına yakın olduğuna ilişkin haberler bu manzaranın oluşmasını sağlayan ana etken durumunda!

Mayıs ayı başına kadar bir anlaşmaya varabilmek için gayretler olduğu ifade edilmekte.

Üstelik ABD Başkanı Donald Trump’la Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in anlaşma imzalayabilmesi için daha fazla yüz yüze görüşme yapmayı planladığına yönelik haberler altın piyasasında gevşemeye yol açtı.

Ayrıca Amerikan ekonomisine dönük olumlu veri akışı yanında Çin’den gelen beklentilerin üstündeki büyüme ve üretim verileri güvenli liman arayışlarını sekteye uğratıyor!

Çünkü doların prim yapmasını sağlayan bu süreç altın fiyatlarını da geriletmekte.

Neticede 98 seviyesine dayanan dolar endeksi altını ucuzlatan faktörler arasında bulunuyor.

Bu güçlü trendi olası yeni gerginlik unsurları da sadece kısa bir süre engelleyebildi.

Amerikan yönetiminin İran’a yönelik ambargolarında 8 ülkeye tanıdığı petrol alım istisnasını 2 Mayıs’ta sonlandırmaya hazırlanması altının petrolle birlikte hafifçe yukarı itti!

Ama jeopolitik risk faktörü ve azalan risk iştahı da altına fazlaca alım getirmedi.

 

Ons beklentileri

 

Neticede bin 280 dolardaki desteğin altında kalınması bin 271 dolarlık bir sonraki kademenin de kırılmasına yolaçtı.

Artık yeni desteğimiz bin 262 dolar olarak görünmekte.

Doların güçlenmesi ve risk iştahının artması halinde ons fiyat bin 250 dolara doğru baskılanabilir.

Ancak, son geri dönüşün kısa vedeli bir düzeltme hareketi olma ihtimali de mevcut!

Dolayısıyla olası yükselişlerde bin 280 direnci kırılırsa bin 288 – bin 300 dolar aralığı gündemem gelebilir.

Ama bu bölge de satış için fırsat sunduğundan olası çıkış trendinin kalıcılığı yeni gündem maddelerine bağlı.

 

Gram fiyat ne olur?

 

Onstaki bu belirsiz manzaraya baktıktan sonra içteki gidişatı öngörebilmek için doların lira karşısındaki seyrine de bakmalı.

Dolar/TL’nin gidişatı ise net değil!

Kısmi seçim belirsizliği, S-400, İran muafiyeti gibi siyasi ve jeopolitik meselelerin gidişatı kurun da yönünü belirleyecek.

Yani her iki yönde de hareket olasılığı mevcut.

Kısa vadedeki olası bant aralığı ise 5,68 – 6,02 TL olarak öngörülmekte.

Ons fiyat beklentileri ve dolar kurunu aynı potada erittiğimizde halihazırda 238 lira civarında seyreden gram fiyatın kısa vadede 227 – 252 lira aralığındaki bir dalgalanma opsiyonu ortaya çıkmakta.     

Yönü kestirebilmek içinse gelişmeleri yakından takip etmekte fayda var.