Beklenen oldu.
Merkez Bankası faizlere dokunmadı.
Politika faizi niteliğindeki bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 24’te sabit tutuldu.
Hatta “gerekirse faiz artırabilirim” tarzı ifadenin MB’nin açıklamalarında tekrarlanması da dikkat çekti.
Ancak, sıkı parasal duruşa devam mesajına rağmen piyasalardaki tansiyon yine yüksek seyretti!
Peki neden?
Dün yapılan Para Politikası Kurulu toplantısı geleceğe dönük mesajları açısından yakın takip altındaydı.
Çünkü bir yanda iç piyasada yüksek kredi maliyetlerinin yarattığı daraltıcı etkiye karşı bir faiz indirimi beklentisi oluşmaya başladı.
Nitekim enflasyonun yüzde 25’ten gerileyerek yüzde 20’nin altında inmesi de indirim için bir fırsat penceresi yaratmış görünüyor!
Ancak diğer yanda enflasyon kalıcı bir düşüş eğilimine girmeden gelebilecek bir faiz indirim kararının dövizi ateşleme riski de bulunuyor.
Kurların zamansız tırmanışının enflasyonu yeniden azdırma potansiyeli korkulan temel senaryo konumunda.
Dolayısıyla faiz indirimi zamanlaması ekonomi adına hayati önem taşıyor!
İşte bu nedenle MB’nin dünkü açıklama metni noktası ve virgülüne kadar ince elenip sık dokunarak incelendi.
Peki Merkez’in açıklamalarında neler öne çıktı?
Öncelikle MB Başkanı Murat Çetinkaya ve ekibi ekonomideki yavaşlamanın gündemdeki yerini koruduğu görüşünde.
Cari dengede iyileşeme beklentisi sürerken ihracat tarafında bazı risklerin belirdiğine işaret eden bir yorumsa dikkat çekiyor.
“Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme eğiliminin belirginleştiğini göstermektedir. Dış talep nispeten gücünü korurken finansal koşullardaki sıkılığın da etkisiyle iktisadi faaliyet yavaş bir seyir izlemektedir. Cari dengedeki iyileşme eğiliminin sürmesi beklenmektedir.”.
MB yönetimi fiyat istikrarına yönelik risklerinse devam ettiği kanaatinde.
“İthal girdi maliyetleri ve iç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon göstergelerinde bir miktar iyileşme gözlenmektedir.
Bununla birlikte, fiyat istikrarına yönelik riskler devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar sıkı parasal duruşun korunmasına karar vermiştir”.
Piyasaların tam da istediği “sıkı parasal duruşu” içeren ifade bu satırlara yansımış durumda!
Negatif ayrışma
Üstelik veri akışı ve gelişimlere bağlı olarak ilave sıkılaştırma opsiyonuna vurgu yapmayı da yine ihmal etmemiş Merkez.
“Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.”.
Kısacası faiz indirimi için nisanı işaret eden bir ize rastlanmadı MB’nin açıklama metninde.
Güçlenmiş bir enflasyon düşüş trendinin kendini hissettireceği hazirana dair faiz indirim beklentisi böylece öne çıkmış durumda!
Piyasalardaki tepki ise ilginçti.
Kısa süreliğine dövizi gerileten faiz kararı sonrasında doları 5,44 TL’de görüverdik.
Satın alınan gelişmenin gerçekleşmesi bir tablonun bir nedeniydi.
Ama bir süredir Türkiye’nin yaşamaya başladığı negatif ayrışmanın başka nedenleri olduğu da ortaya çıkmış oldu.
Özellikle ABD’nin gümrük muafiyetlerini kaldırıp S-400 kaynaklı yaptırım tehditlerini gündeme taşıması dövizde yeni trendleri de karşımıza çıkarmış durumda.

Flipboard