İyi bayramlar.

Turizm ve ticareti bereketlendiren Ramazan Bayramı başladı.

Bayram öncesi yarım gün işlem yapılan piyasalar da sakin bir seyirle tatile girdi.

Dün gelen verilerin pozitif manzara çizmesi de piyasalardaki sakin havayı destekleyen unsurlar arasında yer aldı.

Merakla beklenen mayıs enflasyonu tahminlerin altında kaldı!

TÜFE mayısta aylık bazda yüzde 0,95 artış gösterdi.

Ve neticede yıllık enflasyon yüzde 19,50’den yüzde 18,71’e düştü.

Piyasalardaki ortalama beklenti ise aylık yüzde 1,30 artış yönündeydi.

Peki bu sapma nereden kaynaklandı?

Aylık bazda ev eşyası grubu yüzde 1,58 ile en fazla ucuzlayan grup oldu.

Ancak endeksi ağırlık olarak en fazla etkileyen gıda grubundaki yüzde 1,18’lük düşüş

mayıs aynı kurtaran ana etken konumundaydı.

Buna karşın giyim ve ayakkabıda yüzde 4,09, ulaştırmada yüzde 2,18, eğlence ve kültürde yüzde 1,86, lokanta ve otellerde ise yüzde 1,61’lik fiyat artışı gerçekleşti.

Mevsimsel avantajın başladığı gıda grubunun nihayet az da olsa imdada yetiştiğini görüyoruz bu tabloda!

Peki bu düşüş kalıcı mı?

Çekirdek göstergelere bakarak yanıt arayalım.

Konjonkürel olarak sıkça değişkenlik gösterebilen işlenmemiş gıda, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altını hariç tuttuğumuzda mayısta aylık enflasyon yüzde 1,57 seviyesinde gerçekleşmekte.

Gıdanın pozitif yansımasını burada görmek mümkün!

Dolayısıyla gıda destek verdiği sürece enflasyonda düşüş trendi gündemde kalmaya devam edecektir.

Ayrıca enerji cephesinde de fiyatların yine kontrol altında bulunması gerekiyor.

Ancak burada döviz kurlarına olan duyarlılık kendini gösterme durumunda.

Çünkü mayısta yükselen ortalama kur henüz akaryakıt fiyatlarına yansımadı!

Ve bütçe tarafından da yapılan sübvansyonların ömrü belli değil.

Diğer taraftan çekirdek enflasyon kura duyarlı sektörlerde manşetten hayli yukarıda gerçekleşti.

Dolayısıyla riskler hala net biçimde kendini göstermekte.

Keza yurt içi üretici fiyat endeksinin aylık yüzde 2,67 artması yanında yıllık bazda yüzde 28,71’lik seviyenin gerçekleşmesi, tüketici fiyatları üzerindeki baskıyı gözler önüne seriyor!

Kısacası pozitif baz etkisinin sağlamaya başlayacağı avantaj, döviz kurları nedeniyle kısmen törpülenmiş durumda.

Enflasyondaki inişin kalıcı olup dişe dokunur seviyelere gelmesi için hem zaman hem de hava şartlarının desteğine ihtiyaç var.

 

Dış açık moral verdi

 

Türkiye’nin ana döviz kaynağı olan ihracatta ise moraller yerinde.

Mayıs verieri tarihi zirveyi gösterdi çünkü!

Yüzde 11,46 artan mayıs ayı ihracatı 16 milyar 813 milyon dolara yükseldi.

Buna karşın ithalat ise mayısta yüzde 19,85 azalarak 18 milyar 588 milyon dolara geriledi.

Böylece Türkiye’nin dış ticaret açığı yüzde 78,11 azalarak 1 milyar 774 milyon dolara düştü.

Yılın ilk 5 ayında dış ticaret açığındaki daralma 25,5 milyar dolar seviyesine ulaşmış durumda!

Geçen yıl mayıs ayında yüzde 65 olarak gerçekleşen ihracatın ithalatı karşılama oranı da bu yıl mayısta yüzde 90,5 düzeyine yükseldi.

Dış ticarette yüz güldüren bir tablo söz konusu.

Bardağın boş tarafında ise düşen dış ticaret hacmi ve yavaşlayan bir ekonomi var.