2019’un en ateşli seanslarına geçen hafta şahit olduk.

“Piyasalar nereye gidiyor?” sorusunu zihinlere çakan gelişmelerin hızı, yatırımcının dengesini bozmuş vaziyette!

Üst üste binen olumsuzlukların aşırı fiyatlama ve spekülasyona olanak tanıyan ruh hali beklentilerin ötesinde piyasa manzaralarıına yol açtı çünkü.

Aslında geçen haftaya ılıman bir başlangınç yapmıştı piyasalarımız.

Hatta Amerikan Merkez Bankası Fed, beklenenden daha güvercin bir duşuş sergileyerek küresel piyasaları rahatlatmıştı çarşamba akşamı.

Neticede dolar lira karşısında 5,40 seviyesine kadar geriledi.

Ancak bu trend kısa ömürlü oldu.

Çünkü Fed sonrası kurda yaşanan gevşemenin ardından önce iç piyasada güçlü bir dolar talebi ile karşılaştık!

Hem firmalar hem de vatandaş doların ucuzlamasını fırsat bilince kur kendini yeniden 5,48 – 5,50 bandına atıverdi.

Teknik analizde kısa vade için öngörüğümüz 5,58 direnci hala uzak görünmesine karşın, üst üste gelen sürprizler, tüm öngörüleri altüst etti!

Öncelikle ABD Başkanı Donald Trump yine şovunu yaptı.

Tüm dünya kamuoyunu karşısına almayı önemsemeden Ortadoğu’yı germeyi başardı.

Aklınca Golan tepelerini İsrail’in malı yapmayı hedeflerin sözleri küresel çapta bir olumsuzlukk rüzgarı estirdi.

Türkiye de karşı duruşunu net bir dille ifade edince olan piyasalarımıza oldu.

S-400 füze sistemi alımı nedeniyle gerilim dozu yükselme potansiyeli taşıyan Türk-Amerikan ilişkileri bu kez Golan üzerinden darbe aldı!

Netice ise aşırı fiyatlamayla dolarda dirençler ardı ardına kırıldı.

Ancak sadece jeopolitik bir fiyatlama piyasalardaki kaosun tüm nedeni değildi.

Küresel çaptaki olumsuz fiyatlama özellikle cuma akşam saatlerinde kendini öne çıkardı.

Bunun nedeni ise dünya ekonomisine dönük büyüme endişelerini hortlatan veri kışıydı.

Hem Avrupa hem Çin ekonomisine dair kaygılar giderek yükseliyor.

Özellikle Almanya’dan sanayi üretimine dair gelen öncü veriler Avrupa’nın lokomotifinden iyi sinyaller gelmediğini gösterdi.

Neticede özellikle gelişmekte olan ülke piyasaları haftanın son işlem gününde fazlasıyla hırpalandı!

Türkiye ise çok daha negatif ayrıştı.

Çünkü ABD ile ilişkilerdeki olası gerilim gereğinden fazla fiyatlanırken en büyük pazarı olan Avrupa’dan gelen olumsuz sinyaller durumu Türk para piyasaları adına daha da kötüleştirdi.

Üstelik de artık kapıya dayanan bir seçim fiyatlaması varken hem spekülasyona hem de manipülasyona müsait bir döneme girmiş durumdayız.

Yani yatırım kararlarına çok dikkatli olmak şart bugünlerde.

 

Teknik beklentiler

 

Seçim haftasının teknik beklentileri bu atmosferde geniş bantlara yayılmış görünüyor.

BİST 100 Endeksi’nde ilk önemli destek 97 bin 500 puan seviyesinde.

İşler kötüleşirse 95 binde olacak gözler.

Toparlanma sürecinde ise 101 bin 700 puanda ilk dirençle karşılaşılması söz konusu!

Daha yukarısı içinse iyimser gelişmelere ihtiyacımız var.

Dolar tarafında kısa vadede tansiyonun düşmesi zor görünüyor.

Panik atak anlarında 6 liranın test edilmesi zor değil.

Sonrasında ise 6,11 – 6,15 bandı ilk hedef niteliği taşımakta!

Geri çekilmelerde ise önce 5,70’in kırılması gerekiyor.

Pozitif haber akışında ise 5,50 – 5,58 TL’lik aralık zor da olsa teknik analizde mümkün görünüyor.

Euro/TL’de 6,24 – 6,92 bandı takip altında.

Gram altında 244 TL ilk direnç konumunda. Ardından 248, sonrasında ise 255 seviyesine kadar yolu var.

Geri çekilmelerde 238 ve 233 TL’lik destekler önem taşıyor.