Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk dün 87. ölüm yıldönümünde, kentimizde, yurt genelinde ve ülkemizin dış temsilciliklerinde törenle anıldı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin modern, bağımsız, güçlü bir ülke olarak milletler topluluğunda yer alması için çabalayan, bu uğurda cepheden cepheye koşan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e halkının sevgisi de tam 87 yıldır bitmiyor.
Dün bir kez daha görüldü ki, yurt genelinde saatler 09.05’i gösterdiğinde adeta hayat durdu, trafik akmadı, araçlarındaki yurttaşlarımız inerek saygı duruşuna geçti. Herkes Ata’sına olan özlemini, ona duyduğu minneti bir dakikalık saygı duruşuyla gösterdi.
Bursa’da da bu yıl CHP’li belediyelerin Atatürk için farklı anma programına tanık olduk.
Örneğin; bir gün önceden Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, tüm yöneticileriyle birlikte Ankara’da, Anıtkabir’de Ata’nın huzuruna çıktı. Siyah giysilerle Ankara’ya giden Büyükşehir Belediyesi yöneticileri Atatürk’ün mozolesinin önünde saygı duruşunda bulundular.
Atatürk Caddesi üzerindeki Büyükşehir Belediyesi binası önündeki açık galeri bölümünde de Atatürk fotoğrafları sergilendi.
Keza, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın da yardımcılarıyla birlikte 10 Kasım Atatürk’ü Anma törenleri için komşu Yunanistan’a gitti. Selanik’te Gazi’nin doğduğu evde heyetiyle birlikte anma törenlerine katılan Aydın’ın oradan verdiği mesaj da anlamlıydı.
Bu yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yeniden restore edilerek ziyaret açılan müze evi gezen Başkan Aydın ve yardımcıları da Ata’yı doğduğu topraklarda minnetle yad ettiler.
Türk milletinin kalbinde her ölüm yıl dönümünde daha da büyüyen ve tükenmez bir sevgi ve saygı duyulan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü biz de rahmetle yad ediyoruz.
Bıraktığı bu büyük ülke, onun işaret ettiği idealler doğrultusunda muhakkak hedefine ulaşacaktır.
Türkiye’nin bir gün dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer aldığı günleri de göreceğiz.
Sındırgı sarsıntıları neyin habercisi?
Sındırgı, komşumuz Balıkesir’in bir ilçesi. Fakat burada aylardır ardı arkasına, fırtına gibi devam eden depremleri en fazla hisseden şehirlerden biri Bursa. Dile kolay, Sındırgı’da meydana gelen deprem sayısı 15 bini aşmış.
Sındırgı’daki depremler Bursalılar olarak hemen hepimizi ayağa fırlatıyor. Önceki gece iki kez daha depremleri korkuyla hissettik. Bursa’yı bu kadar etkileyen bir depremin Sındırgı’da neler yaşattığını düşünmek bile istemiyoruz.
Sıklıkla, arka arkaya meydana gelen Sındırgı depremlerinin bir şeylerin habercisi olup olmadığını merak ediyoruz. Bunun bilimsel bir izaha ihtiyacı yok mu?
5-6 büyüklüğünü geçen depremler, daha büyük sarsıntıların bir öncüsü olarak değerlendirilebilir mi?
Bölgedeki yaşayan insanlarımızın psikolojisini bozan sarsıntıların son aylarda sadece burada yoğunlaşması düşündürüyor. Yerbilimcilerimizin bu bölgede daha çok yoğunlaşması gerekmiyor mu?
Yıkıcı, hasar verici büyük bir deprem yaşanmadan, Sındırgı sakinlerinin ve civardaki yerleşimlerde yaşayanlar olarak bizlerin de rahatlatılmasında yarar var.
Depremlerle birlikte merak ettiğimiz bir şey daha var.
Son aylarda AFAD ve Kandilli Rasathanesi deprem büyüklüğü verileri arasında büyük bir fark dikkatimizi çekiyor.
İki ayrı ölçüm merkezinden yapılan açıklamalar niçin birbirini tutmuyor?
Kandilli’nin cihazları acaba eski mi dersiniz?
Her şeyin sonu değil
Bursaspor, hafta sonu Gebze deplasmanından ağır bir yenilgiyle döndü. Beklenmedik çok farklı bir mağlubiyet aldık. Zirveyi zorlarken, bir anda geriye düşüldü. Şimdi üçüncü sıralara kadar gerilendi. Elbette, sezonun sonu değil. Hiçbir şey bitmiş de değil. Yönetim ve teknik kadro gerekli önlemleri alacaktır. Nitekim, maç sonrası yapılan açıklamalara da temkinli ve ileriye dönük umut vaad edici.
Bu yenilgilerin devamı gelmemeli.
Düşüş sürerse, sezon sonu hedefleri de riske girer.
Bu amaçla, baştan beri takımımızı Süper Lig’e çıkarma yolunda çabalayan, borçları eritmek için büyük çaba sarf eden, kulübe kalıcı gelirler kazandırma konusunda uğraş veren Bursaspor yönetiminin desteklenmesi gerekiyor.
Bütün bunlar olurken, futbolla ilgili kısımda sanırız eksikler, hatalar yaşandı. Bunların kısa sürede giderileceğine inanıyoruz.
Bursaspor bu yerlerin takımı değil. Bir an evvel ait olduğu yere dönmesi için şehrimizin hem futbolcularımıza hem de yönetimimize desteğinin sürmesi gerekiyor.
Hata, kusur aramanın zamanı hiç değil. Hata ve eksiği olanlar kendilerini biliyorlardır.
Asla 4-1’lik Gebze mağlubiyetini hak eden bir kent değiliz. Şimdi önümüze bakma ve eksiklerimizi giderme zamanı.
Bursaspor öyle ya da böyle buralardan gitmek zorundadır.

Flipboard