Türkiye erken seçim gündemine kilitlendi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin önceki günkü erken seçim çıkışı Türkiye’nin gündemini alt üst etti.
Artık herkesin dilinde erken seçim var.
2019 seçimlerini önce çekme girişimi siyasetten ekonomiye, bürokrasiden sivil topluma kadar her kesimin konuştuğu bir gündem maddesi oldu.
Siyasi partilerin hemen hepsi erken seçim çıkışına olumlu yanıt verdi.
Aslında erken seçim belirtileri kendini çok önceden hissettirmişti.
Bu konuyu kısa bir süre önce Bursa’nın deneyimli siyasetçilerinden eski vekil Fethi Akkoç ile Olay TV’de değerlendirmiştik.
Yapım ve sunumunu üstlendiğimiz Olay’ın İçinden programına konuk ettiğimiz Akkoç, Türkiye’nin 1940’lardan bu yana yaşanan erken seçim serüvenini ve bugüne ilişkin de önemli işaretlere dikkat çekmişti.
Açıkçası, erken seçim sinyallerin deneyimini dayanarak çok önceden hisseden Akkoç, TSK’nın ÖSO ile birlikte yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı’nda elde edilen başarı, taşeron düzenlemesinin öne çekilmesi, çiftçiye dönük akaryakıt desteği, değişik kesimleri ilgilendiren torba yasalar, vergi barışları vb. gibi adımları bir erken seçim işareti olarak değerlendirmişti.
Nitekim Akkoç yanılmadı.
Çağrıyı MHP Lideri Bahçeli yaptı.
Hükümetin bunu yapmasının zaten mümkün olmadığını vurgulamıştı.
Dün Akkoç aradı.
Tekrar aynı konuları konuştuk.
Erken seçim söylentileri çıktığı andan itibaren bürokrasinin duracağını, risk almaktan çekineceğini, hatta bürokratların evrak toplamaya başlayacağını ileri sürmüştü.
Bunun işaretlerini alan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha kısa bir süre önce imza atmaktan çekinen bürokratların istifa etmelerini istemişti.
Akkoç, erken seçim çağrısını Bahçeli’nin yapmasının da doğal olduğunu, her fırsatta ‘seçim yok’ diyen ittifak ortağı AK Parti kurmaylarının bunu ekonomik dengeleri de göze alarak dillendiremeyeceklerini söyledi.
Açıkçası, görmüş, geçirmiş, darbeler yaşamış, hükümetlerin devrilmesine tanık olmuş, Parlamento’da Bursa’yı temsil etmiş eski bir siyasetçinin tahminleri çok kısa sürede gerçekleşmiş oldu.
Dün saat 15.30’u gösterdiğinde de artık erken seçim değil aslında bir baskın seçim gerçeği de bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanmış oldu.
Bahçeli’nin 26 Ağustos talebini 2 ay daha öne çeken Erdoğan, seçimlerin 24 Haziran 2018 de yapılması konusunda anlaştıklarını kamuoyuna deklare etti.
Peki, Türkiye bu kadar hızlı bir erken seçimi bekliyor muydu?
İçte ve dışta ağır saldırılara maruz kalan Türkiye’nin erken seçimle demokrasisinin daha güçlendireceğini düşünüyoruz.
15 Temmuz hain FETÖ darbe girişiminin ardından olağanüstü bir süreçten geçen ülkemizin dışta da düşmanlarının boş durmadığı biliniyordu.
Şimdi erken bir vakitte, yeniden halka giderek güvenoyu almak isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeni dönemde de seçilmesi halinde, arkasına güçlü halk desteğini almış yeni modelle ülkeyi yöneteceğini düşünüyoruz.
Muhalefet partilerinin de erken bir seçime hazır olduklarına dönük açıklamaları ortadayken bu işin geciktirilemeden halkın önüne sandığın konulmasından başka çaresi kalmamıştır.
Cok başlılığı tarihe gömecek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin yerel seçimlerden önce yapılıyor olması da yıpranan belediye başkanları ve partiler için fırsat olacaktır.
Şimdi muhalefet partilerinin de bir mazereti kalmamıştır.
İktidar olabilmek için önlerine yeniden, hem de erken bir vakitte sandık konma şansı doğmuştur.
Erken seçim ülkemize şimdiden hayırlı olsun.