Dile kolay. Bursa olarak deprem bölgesinde sadece Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin binden fazla personeli çalışıyor.

Bu şu demek.

Büyükşehir Belediyesi, neredeyse mevcut personelinin onda birini afet illerine görevlendirmiş. Araç gereç, iş makinesi hariç.Buna 17 ilçe belediyemizin gönderdiği personel de dahil değil.

Gece gündüz buradaki acıların dindirilmesi, altyapının yenilenmesi, enkazların kaldırılması, çöplerin toplanması, haşere ve kemirgenlere karşı yerleşimlerin ilaçlanması, yardım TIR’larının sevk ve idaresi, aşevlerinin hazırlanıp depremzedeler için yemek çıkarması, çadır ve konteyner kentlerin kurulması.

Hasılı, akla gelebilecek her türlü destek, 10 ilimizdeki deprem mağdurları için seferber edilmiş durumda.

Bursa’da artık kimse belediyelerimize projeleri, yarım kalan işleri sormuyor.

Çünkü şu an için tüm önceliğimiz; afet bölgesini kısa sürede yeniden ayağa kaldırmak. Depremden kurtarılan, kendi çabalarıyla kurtulan yurttaşların yeniden hayatta kaldıkları yerden devam etmeleri için işlerini kolaylaştırmak.

Bu amaçla devlet AFAD öncülüğünde muazzam bir çaba sergileniyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri kara, deniz ve hava araçlarıyla, tüm personeliyle kırsaldan kent merkezlerine kadar afet bölgesinin ihtiyaçlarını taşıyor. Yaralılar, uçaklarla başka kentlere naklediliyor. Bölgeden ayrılmak isteyen depremzede aileler gitmek istedikleri bölgelere naklediliyor.

Bursa bütün bunların her yerinde var.

Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş İçişleri Bakanlığı ve partisinin görevlendirmesiyle günlerdir deprem bölgesindeki illerde koordinasyon görevi yürütüyor. Keza, Valimiz Yakup Canbolat da tecrübeli kamu idarecisi olarak afet illerinde mesai yapıyor.

İlçe belediyelerimiz ve başkanlarımız bölgeden acil ve öncelikli ne talep ediliyorsa hemen hazırlayıp gönderiyor. Gidip ekipleriyle birlikte çalışmalar yapan ilçe belediye başkanlarımız da var. Sahada çalışan vekillerimiz de bulunuyor.

BTSO’nun gönderdiği yardım TIR’ı sayısı 500’ü aştı. STK’larımız kendi TIR’ları ve aşevleriyle faaliyet gösteriyor. Bursa’daki kimi meslek liselerimiz, soğuk havada bölgede en çok ihtiyaç duyulan soba üretimine başladı. Hemşerilerimiz halen, akın akın toplama depolarına yardım ulaştırıyor. Büyükşehir Belediyesi, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde şehrimize yerleşen depremzedeler için yeni elbise, ayakkabı, hijyen maddesi, çocuk maması vb. gibi ürünlereden oluşan bir sevgi mağazası açtı.

Dün orayı dolaştık.

Gerçekten hemşerilerimiz dara düşenin imdadına koşmak için dayanışmanın en güzel örneğini sergiliyorlar.

Sözün özü;

Bursa tarifi mümkün olmayan bir acıya gark olmuş bölge insanının elinden tutmak için çaba gösteriyor. Binaları, araç gereci ve personeli depremde hasar alan bölge belediyelerini yeniden ayağa kaldırmak için seferber oldu.

Başka bir ifadeyle Bursamız, deprem kentleri için sahada bütün cömertliğini gösteriyor.   

 

Onlara kentiçi ulaşım da ücretsiz

Hep vurguluyoruz. Türk halkı, Kahramanmaraş depremleri sonrası gerçekten müthiş bir dayanışma örneği sergiliyor. Şehirlerimiz, depremzedelerin acılarının hafifletilmesi anlamında akla hayale gelmeyecek uygulamalar başlatıyor.

Belediyelerimiz bu konuda adeta birbirleriyle yarışıyor.

Bunlardan biri Bursa Büyükşehir Belediyesi iştiraki BURULAŞ’ın kentimize yerleşen depremzedelere tahsis etmeye başladığı ‘Kardeşkart’ uygulaması.

Kartı Bursaray’ın Şehreküstü İstasyonu’nda teslim alacak konuklarımız kentiçi toplu taşımadan ücretsiz faydalanacak. Bunun için ikametgah, fotoğraf ve kimlik yeterli olacak. Uygulamayı ilk hayata geçiren kent olarak Büyükşehir Belediyesi’ni ve BURULUŞ’ın yöneticilerini kutluyoruz.

 

Halk Eğitim Müdürlükleri de deprem bölgeleri için mesaide

Depremlerde hemen her kurumumuz kendi görev ve sorumluluk bilinciyle durumdan vazife çıkarıyor. Halk Eğitim Merkezlerimiz de böyle yaptı. Bursa’daki 17 ilçede faaliyet gösteren Halk Eğitim Merkezi müdürlükleri deprem bölgesindeki mağdurlar için polar battaniye, bere, kaşkol atkı, su geçirmez uyku tulumu, yorgan dikimine başladılar. Osmangazi Halk Eğitim Merkezi günde 60 dolayında su geçirmez uyku tulumu imalatını gerçekleştiriyor. Müdür Mehmet Köse, 10 ilimizde 15 milyona yakın insanı etkileyen depremin açtığı yaraları sarmak için kendilerinin de harekete geçtiklerini söyledi.

Köse, “Yeterli malzeme temin edilirse, öğretmen, usta öğretici ve kursiyelerimizle birlikte günde 100 adet uyku tulumu dikebileceğiz” dedi. Müdür Köse, bu konuda hayırseverlerden de üretim için malzeme desteği beklediklerini sözlerine ekledi.

Bunlar hepimize umut veren hareketler. Herkes afetzedelere bir şeyler gönderebilme derdinde.

Türk milleti olarak biz buyuz işte.