Memlekete gidip gelirken sık sık Selahattin Saygı Doğancı Barajı’nın üstünden geçiyoruz. Her geçişimizde içimiz cız ediyor. Barajdaki su seviyesi dip savağın da altına inmiş.

Nilüfer Barajı’nı görmüyoruz ama oradan gelen fotoğraflar da içler acısı. Orası neredeyse tümüyle boşalmış. Tablo ürkütüyor. Baraj havzasındaki suyumuz azalmayı bırakın dibe vurmuş, tükenmiş.

Ocak ayında bu denli bir kuraklık yaşam için büyük bir tehlike. Bursa’nın barajlarının hamisi Uludağ adeta beyaz örtüye hasret kaldı. yılbaşında konaklama tesisleri umduğunu bulamadı. Uludağ’da kar yağmayınca barajları besleyen havzaya da sular inmedi. Dolayısıyla, Bursa haritada da göründüğü gibi olağanüstü kuraklık yaşayan bölgeler arasında yer aldı. Şehir ve sakinleri bu tehlikeyi fark etmeli.

Evet yarın yağış beklentisi var ama bu demek değil ki, barajlarımız hemen dolacak. Bu nedenle bireysel tedbir olarak kış ortasında da tasarruf etmemiz şart. Suyumuzu tasarruflu kullanmazsak büyük bir sıkıntı ile karşı karşıya kalabiliriz.

İklim koşullarının azizliğine uğrayan şehrimiz herhalde tarihinde hiç bu kadar kış ortasında kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kalmamıştır. Ovadaki su kuyuları olmasaydı Bursa şimdi belki de susuzluktan kırılacaktı

Kentin gelecek yıllarının garantisi olan Çınarcık Barajı’na başka bir fonksiyon yüklenip, TEKNOSAB’a ve orada kurulacak fabrikalara tahsis edilmiş olması da düşündürücü.

Kentin su planlamacıları bu kararla umarız gelecek kuşakları susuz bir şehirde yaşamaya mahkum etmezler.

Zira, bir barajın planlanıp, yatırım programına alınması, bitirilmesi ve hizmete alınması için onlarca yıl gerek.

Umarız karar vericiler Çınarcık konusunda ilerde Bursa’ya zarar verici bir karara imza attıklarını fark ederler.

Bursa’nın 2050 yılları su ihtiyacına göre planlanmış yatırımlar bundan sonra farklı amaçlara tahsis edilmemeli.

Fotoğraftaki tablo bu kararı verenlere daha şimdiden bir uyarı da bulunmuş.

İş işten geçmeden buna bir çözüm bulunmalı.

Bursa Uludağ’ın dibinde susuz bir kent olmayı hak etmiyor.

Göç alan ve nüfusu sürekli artan bir şehrin geçmişteki su yatırımlar bile yetersiz gelirken yeni bir barajın amaç dışı kullanımı Bursa için doğru değildir.

DSİ bu kente kısa vadede yeni su havzaları ve barajları bulup yapamayacağına göre, elimizdeki tesisi toplum yararına değerlendirmek kaçınılmaz görünüyor.

Bursa 2022 yılını Türk Dünyası Kültür Başkenti olarak geçirdi. Öyle zengin içerikli programlar yapıldı ki, bir yıl boyunca Türk dünyasının dikkati Bursa’ya çekildi.

Büyükşehir Belediyesi yaptığı etkinliklerle organizasyonun en başarılı kenti oldu. Bu nedenle de Bursa’ya diğer kentlerin koordinatörülüğü görevi de verilmiş oldu.

Geçenlerde açıklandı.

Türk Dünyası Kültür Başkenti ünvânı Bursa’ya gelen yabancı konuk sayısını da artırdı. Bu oranın geçen yıllara göre yüzde yüzleri geçtiği bildirildi.

Demek ki, Bursa bu etkinlik için milyonlarca lira kaynak harcadı ama gelen yabancı konuklara zaten harcananların büyük kısmı şehre dönmüş oldu. Esnafın, çarşının, otellerimizin yüzü güldü.

Kaldı ki, Bursa Türk devletlerinde tanınan bir şehir haline geldi.

Organizasyonun çıtasını yükselterek bayrağı Şuşa gibi, yıllarca Ermeni işgali altında kalmış, tarih kokan, mazlum bir şehre teslim etti.

Bursa oraya da hamilik yapacaktır.

Büyükşehir Belediye Meclisi tarihi bir kararla organizasyona talip olurken Başkan Alinur Aktaş da başarılı bir ünvana sahip kent olmak için her türlü desteği sağladı.

TÜRKSOY nezdinde de Bursa’nın ayrı bir yeri oldu. Türk Devletleri Teşkilatı’nın gelişiminde bu etkinliklerle Bursa’mız da önemli roller üstlendi.

Emek ve karar verenleri tebrik ediyoruz.

Bursa bu organizasyonu üstlenmekle, bundan böyle diğer uluslarası programları sıkıntısız  gerçekleştirebilecek bir kent kapasitesini de ortaya koymuş oldu.

Suyumuz azaldı, yağış yok ama havalar da iyiden iyiye soğumaya başladı.

Kış lastiği uygulaması başladı. Fakat henüz araçlarına kış lastiği taktırmayanlar da var. Kışı sıkıntısız geçirmek için lastiklerini değiştirmek isteyenler haftasonu lastikçilere koştu.

Kar yok ama yağışlarla birlikte güvenli yol tutuşu   için kış lastiği şart.

Yollarda diğer sürücüleri de riske atmamak için alınmış karara uymak gerek. Uymayanlara zaten para cezası var.

Bundan da önemlisi, kendimizi, sevdiklerimizi ve içinde bulunduğumuz trafiğe çıkanları da düşünmek durumundayız.

Kurala uyarsak, bundan hepimiz kazançlı çıkarız.