Şüphe yok ki, Bursa’nın siyaset tarihinde Faruk Çelik ismi kolay silinebilecek bir isim değildir.

Her ne kadar, iki dönem başka bir kentten milletvekili olsa da, Bursa orijinli olarak 10 yıllık bakanlık yapabilmiş ender siyasetçilerdendir.

Şanlıurfa Milletvekili eski Bakan Faruk Çelik’in dün Bursa yerel medyası ile Yeşil’deki Hünkar’daki buluşmasına davetliydik.

Çelik’in söyleyecekleri önemliydi.

Bunu daha evvel de yapmıştı.

Habercilerin sorunlarını zaman zaman topluca yanıtlardı.

Dün de öyle yaptı.

Önce Türkiye’nin iç ve dış gündemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi, siyasi partiler kanununda yapılmak istenen değişiklik, siyasi ittifaklar, Afrin operasyonu ve Türkiye’nin 2002’den bu yana geçirdiği ekonomik değişime dikkat çekti.

Çelik, ittifakları değerlendirirken, Türkiye’nin 2 merkezli yapıya doğru yönelmesinin garipsenmemesi gerektiğini söyledi.

Çelik, siyasi ittifaklarla siyasi ihtilafların çözüleceği döneme girildiğini de vurguladı. Buna örnek olarak da MHP ve AK Parti’nin gündeme getirdiği Cumhur ittifakını gösterdi.

Çelik, Afrin’de emperyalistlerin asıl hedefinin bereketli coğrafyada su, petrol, enerji ve enerji koridoru olduğunu ileri sürdü.

Bu kapsamda artık NATO ve BM gibi örgütlerin de bir anlamının kalmadığını ifade etti.

2002’de bütçe, gelir ve kamu borcu ile bugünkü verileri karşılaştıran Çelik, Türkiye’nin son 15 yılda artık sürdürülebilir bir ekonomik yapıya kavuştuğunun altını çizdi.

Çelik’in Bursa ilgili söyleyeceklerini doğrusu biz de merak etmiyor değildik.

Çünkü, adını 2019 için Bursa Büyükşehir belediye başkan adaylığı ile yan yana getirenler vardı. 

Son 6,5 yıldır Bursa’dan uzak olduğunu, buna rağmen ‘acayip şekilde Faruk Çelik isminin tartışıldığını’ dile getiren Çelik, kendi ismi üzerinden yap-satçılık yapan ağabeyine yüklenilmesine de sert tepki verdi.

Kendisine ve ailesine iftira atanlarla bundan böyle uğraşacağını da söyledi.

Elinde belge ve bilgisi olanlara da bunları açıklamaya çağırdı.

Siyasetçinin, ayna, cam gibi olması gerektiğine dikkat çeken Çelik, “Biz kimi zengin etmiş, kimin ekmeğiyle oynamışız çıksınlar, ispatlasınlar. Çok şükür, caddelerde rahatça dolaşabiliyoruz” dedi.

Kamu ve belediyelerle bir işinin olmadığına değinen Bakan Çelik, 6 yıldır partisi zarar görmemesi için sustuğunu ama bundan sonra susmayacağını ifade etti.

Bakan Çelik deneyimli bir isim.

Meslektaşlarımızın soruları üzerine kendisine bakanlık ya da Büyükşehir Belediye başkanlığı adaylığı teklif gelmesi halinde de elini taşın altına sokmaya hazır olduğunu ancak, böyle bir beklenti ve hevesi olmadığını, buna Genel Merkez yönetiminin karar verdiğini kaydetti.

Çelik, Bursa’da katıldığı etkinliklerin yüzde 95’nin STK’lar ve vatandaşların kendilerinin organize ettiğini, bundan da partisinin bilgisi olduğunu dile getirdi.

Herkesi Bursa’nın sorunlarına endekslenmeye çağıran Çelik, kendisinin de Bursa’ya katabileceği çok şey olduğunu, her yere yükü taşıyabilecek isimlerin göreve getirilmesini ve şehrin sorunlarıyla ilgili 2019 öncesi bir yol haritası çıkarılması gerektiğini bildirdi.

Çelik’in Urfa Milletvekili olmasına rağmen Bursa’nın içinde bulunduğu sıkıntıları da yakından takip ettiğini görüyoruz.

Yerel seçime bir yıl kalan Bursa’nın buna hazırlıklı olması gerektiğini hatırlatan Çelik’in açıklamaları gösteriyor ki, bundan sonra kendisinin medya toplantıları devam edecek.

Çelik’i önümüzdeki günlerde kent gündeminde daha sık göreceğiz gibi. Çünkü; değişik STK’lar’dan bu yönde buluşma çağrıları geldiğini de gizlemiyor.

2019’da 3 seçim birden yaşayacak olan Türkiye’de siyaset kulislerinin de erken ısınacağı anlaşılıyor.

Bursa galiba biraz daha erken hareketlenecek.

Çünkü; siyasetin ağır ve tecrübeli ismi sahneye çıkmış durumda.