Seçim gündemi yoğunlaşmadan iki günlüğüne gittiğimiz Umman’da çölün ortasında zengin, gelişmiş, müreffeh bir ülke ile karşılaştık. Umman, Arap Yarımadası’nın güneydoğusunda, Hürmüz Boğazı’nda 5 milyon nüfuslu zengin bir Arap ülkesi.

Bursa’da havalar soğukken, Umman’ın başkenti Maskat’ta 33 derece sıcaklıkta insanlar şort ve tişörtle dolaşıyorlardı. Ülkenin etrafında Umman Denizi ve Umman Körfezi de yer alıyor.

Birleşik Arap Emirlikleri, Yemen ve Suudi Arabistan’a sınırı olan Umman, para birimi açısından da dünyanın en değerli üç ülkesinden biri. Bir Umman Dinarı 50 Türk lirasına eşit. Ülkede nüfusun neredeyse yüzde 70’inin kamuda çalıştığı söyleniyor. Hizmet sektöründe çalışanları ise komşu ülkelerden gelenler oluşturuyor.

Ülke monarşi ile yönetiliyor. Umman Sultanlığı olarak bilinen beyaz coğrafya aynı zamanda masal kahramanı denizci Sinbad’ın ülkesi olarak da geçiyor.

Ülkeye girişte sizi, 12 milyon yolcu kapasiteli 2018 yılında hizmete giren ve ABD’li bir firma ile Türk Enka şirketinin ortak inşaa ettiği modern havalimanı karşılıyor.

Maskat Havaminı’nda 32 bin ton çelik kullanılmış. Üstelik, bu çelikler Bursa’dan, Gemlik’teki Çimtaş fabrikasında imal edilip, gönderilmiş. İhale edildiği tarihte Umman’ın en büyük kamu yatırımı olan Maskat Havalimanı’nda 10 bin kişi çalışmış. Ağırlıklı Hintli ve Afrika ülkelerinden çalışanlarla inşaa edilen Maskat Havalimanı kısmen Türk TAV tarafından da işletilmiş.

1,8 milyar dolarlık bu dev yatırımda Türkiye’nin ve Türklerin imzası var. Sadece orada değil 80 kilometrelik Maskat-Dubai sahil otoyolunu da Türkler inşaa etmiş.

Tarihi başkent korunmuş

1,2 milyon nüfuslu Maskat eski ve yeni Maskat olarak ikiye ayrılıyor. Eski Maskat limanı ve tarihi yapılarıyla korunmuş ve daha uzakta yeni bir başkent kurulmuş. Burdaki liman etrafında devlet konukevi, Portekizlilerden kalma eski bir cezaevi ile kale bulunuyor.

Eski şehirde, tarih çarşı ve liman etrafında turistlerin vakit geçirebilecekleri, alışveriş yapabilecekleri mekânlar da yer alıyor.

Yeni başkent ise modern, az katlı ve tamamı beyaz yapılarıyla göz kamaştırıyor. Çölün ortasındaki bu petrol ülkesinde binaların dış cephesini beyaza boyamak zorunlu. Yere çöp atmanın bedeli ise 150 dolar. Gezdiğimiz, konakladığımız yerlerde Avrupalı turistlerin sayısı bir hayli fazlaydı.

Ülke son dönem Avrupa ülkelerinden turist çekmeye başlamış. Balıkçılık ve ticaret öne çıkmış. Fakat Türkiye’ye göre her şey çok pahalı.

Örneğin; 0,5’lik bir plastik şişe suyun fiyatı 35 lira. Keza, soda, sigara vb. gibi ürünlerin de yanına yaklaşılmıyor.

Ülkenin 16. yüzyılda kısa süreliğine Osmanlı hakimiyetine geçtiği de biliniyor. Sokak ve caddeleri pırıl pırıl. Herkes birbirine saygılı. Burada az sayıda da olsa Türk de yaşıyor.

Gerek havalimanı inşaatı gerekse otoban inşaatlarını Türk firmaları üstlenmişler. Çalışmak için buraya gelip kendi işini kuran Türklere de rastladık.

Türkiye’ye büyük sevgi ve saygı var

Ülke sıcak bir iklime sahip: Kış ayında bile 30 derecenin üstüne hava sıcaklığı bulunan Umman’da insanların büyük bölümünün yaz aylarını dışarıda geçirdiği belirtiliyor. 2 yıldır hiç yağış almayan ülkede, ziyaret ettiğimiz tarihlerde yağmur yağmasına ve fırtına çıkmasına sevinenler de vardı.

Bu amaçla Ummanlıların büyük bölümünün başta Türkiye olmak üzere yabancı ülkelerden konut satın alıp, aşırı sıcakları ülke dışında geçirdiklerini de öğrendik.

Umman halkı Türkiye’ye ve Türk insanına son derece sıcak yaklaşıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı bilmeyen yok. Hatta, onun ülkeye gelişlerinde olağanüstü hal ilan edip tüm uçuşların iptal edildiği bile söyleniyor. Ülkenin milli havayolu Oman Air 2018’den bu yana İstanbul’a uçuyor. Bizim Türk Hava Yolları’nın da Maskat’ta satış ofisi bulunuyor.

11 ilimizi etkileyen son depremde ülkemizin yaşadığı ağır ve acı tablodan onlar da haberdar. Konuştuğumuz Ummanlılar  depremde kaybettiklerimize üzüldüklerini ve hepsini Allah’ın cennetine koyması için dua ettiklerini söylüyorlar.

Umman monarşi ile yönetiliyor olsa da dışa açılmayı bilmiş bir ülke. Ticaretin bu denli gelişmesi, refah payının yüksekliği, halkın mutluluğu bu ülkede işlerin yolunda gittiğinin göstergesi. Lüks AVM’ler, konutlar, otellerin yaygın olduğu Maskat’ta hemen herkes Arapça ile birlikte İngilizce konuşabiliyor. Maskat’ta yeni kurulan bir semt var ki, buradaki konutların büyük bölümü yabancılara satılmış. Kentleşme anlamında da modern bir planlama göze çarpıyor.

Geçmişte Umman İmparatorluğu’na başkentlik yapan Maskat ile Osmanlı İmparatorluğu’nun kurucu başkenti Bursa arasında da tarihi benzerlikler var.

Umman bu hızla gelişimini sürdürürse, Arap Yarımadası’nda arasında yıldızı parlayan bir ülke olarak dikkatleri üzerine çekmeye devam eder.