Bursa’dan bir yıldız kaydı.
Haftasonu Bursa Büyükşehir Belediyesi Stadyumu’nda Bursaspor-Trabzonspor karşılaşmasını izledik.
Ligden düşme hattından geçtiğimiz haftalarda uzaklaşan Bursaspor rahat bir oyun sergilerken, güçlü rakibine 3-1 mağlup olmaktan kurtulamadı.
Ancak, Bursa’yı ve Bursasporluları bu maçın skorundan ziyade, daha çok takımın yıldızı Pablo Martin Batalla’yı son kez Bursa’daki stadyumda izleyecek olmaları ilgilendiriyordu.
Gerçekten biz de bu amaçla gittik stadyuma…
Elbette Bursaspor’un kazanmasını istiyorduk. Ama inanın yenilgiye üzülen de yoktu.
Zaten öteden beri Trabzon ve Bursa şehirleri arasında kurulan dostluk ilişkisi tribünlere de fazlasıyla yansımıştı. İki takım taraftarı uyum içinde tezahürat yaptı.
Öyle ki, bazen Teksas’ın tezahüratlarına aynen Trabzon taraftarı da karşılık verdi.
Örneğin;
Pablo Martin Batalla için Bursasporluların seslendirdiği nakaratı Trabzon tribünlerinden de duymak güzeldi. Yine şampiyon olan U19 takımına da rakip taraftar alkış tuttu.
Pazar gündüz saatlerde oynanan maça yine de 20 bin taraftar geldi.
Batalla için yönetimin ve taraftarın sürprizleri vardı. Yıldız golcü Bursa’ya yakışır bir veda yaptı. Tribünleri arkadaşlarıyla birlikte dolaştı, el sallayıp, yıllarıdır kendisini destekleyen taraftara o da teşekkür etti.
Bursaspor’un tarihinde ender göreceği futbolculardan biriydi Batalla.
Bu şehre çok sevinçler yaşattı, iz bıraktı, giderken unutulmayacak bir sevgiyle veda etti.
Bursaspor’a belki daha da hizmet edebilirdi ama artık oda yaşını aldı. Bundan sonrası için kapıyı da aralık bıraktı.
Belki bir gün, kim bilir teknik direktör olarak Bursaspor’a dönecektir.
Bunu da gizlemedi.
Zirveye oynayacak bir Bursaspor’un başında olmayı arzuladığını vurguladı.
Her futbolcu böylesi güzel vedayı arzu eder.
Ama bu hepsine kısmet olmaz. Kimileri doğup büyüdükleri ve yıldızlaştıkları kenti 3-5 kuruş daha fazla para alabilmek için terk ederken, Batalla gibiler de efsaneleşerek kent tarihindeki yerini alırlar.
Dün stadyumdaki 20 bin taraftar takımın maestrosunu gözleri nemli olarak memleketine uğurladı.
Ama biliyoruz ki, Bursa ve Bursaspor’da onun gönlünde ayrı bir yer edindi.
Güle güle büyük kaptan.
Kan ve vahşete devam
Her şeyi, büyük ağabeyin büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararı ateşledi.
Dünyanın karşı çıktığı, Birleşmiş Milletler’e üye ülkelerin neredeyse tamamının itiraz ettiği karar resmen uygulamaya girdi.
Müslümanların kırmızı çizgi kabul ettiği Kudüs artık bundan böyle daha da huzursuz.
İsrail, dün yine sınırda kararı protesto eden yüzlerce Filistinliye ateş açtı. Onlarca şehit var.
Dünya bu katliama seyirci.
Sadece dünya değil.
Müslüman ülkeler de öyle…
Filistin’de oluk oluk kan akarken, ne Birleşmiş Milletler kararları ne de temel insan haklarını tanıyan var.
Filistinliler ölmeye devam ediyor.
Filistin’in ebedi başkenti Kudüs’ü kendi başkentleri yapmaya kalkanlar, gözlerini kırpmadan Müslümanları katletmeyi sürdürüyor.
Masum, silahsız insanlar İsrail vahşetiyle toprağa düşüyor.
Kalan son toprak parçalarını kurtarabilmek için seve seve şehit düşen Filistinlilerin ceset fotoğraflarındaki gülümseme aslında çok şey ifade ediyor.
O gülümsemeyle, masum Filistin halkına gerçek mermi ile karşı koyan katil bir devletin asla amacına ulaşamayacağı ve başaramayacağı mesajı veriliyor.
Müslümanlar için kutsal bir aya girilirken Kudüs’te yaşanan katliama seyirci kalan medeni dünya da en az bu vahşeti sergileyenler kadar suçludur.
Mahsun ve mazlum Filistin halkının Allah yardımcısı olsun.