Mehmet Ali İNAN
Mehmet Ali İNAN
E-Posta: [email protected] YAZARIN TÜM YAZILARI

Çürüme

Köşe Yazısını Dinle

Toplum iyilik olmadan da yaşar.

Ama adalet olmadan yaşayamaz.”

Adam Smith

Sosyal medya platformu X’te yayınlanan bir fotoğraf gönderdi yakın dostlarımdan biri. Deniz Gezmiş’in mahkeme salonunda çekilmiş güzel bir fotoğrafı. Duruşma sırasında gülüyor Deniz. Hâkim de soruyor: “Neye gülüyorsun?” Deniz Gezmiş’in soruya yanıtı: “Duvarda adalet yazıyor, ona gülüyorum.”

Mahkemede 40 yıl hapis istemiyle yargılanıyorlardı ünlü fenomen “Polatlar” ailesi. Kara para aklama, yasa dışı bahis oynatma ve suç örgütü kurmaktan tutukluydular.

Geçen ay Dilan Polat tahliye edilmişti. Geçtiğimiz hafta de eşi Engin Polat ve diğer aile fertlerinin hepsi cezaevinden çıktılar. Tutuklu kimse kalmadı Polat familyasından.

Gülelim mi ağlayalım mı bilemedim!..

Roma’nın beş iyi imparatorundan sonuncusu ve en önemli stoacı filozoflardan biri kabul edilen Marcus Aurelius’un (120-180) adalet sistemi üzerine söylediği “Yasalar örümcek ağına benzer, küçük sinekler ağa takılır kalır, büyük sinekler ağı deler geçer” sözü, bugün yaşadıklarımızı anlatıyor.

Bu tahliye olayı karşısında toplumun her kesiminden ortak bir tepki yükseldi: “Bu kadarı da olur mu?” diye…

Bugüne kadar çok tekrarladığım bir cümleyi, bundan böyle hep birlikte daha sık tekrarlayacağız. “Türkiye’de artık hiçbir şey şaşırtmıyor bizi…”

Dilan Polat çok dua etmiş. Sonunda duaları kabul olmuş ki, “Allahım şükürler olsun, devletimiz sağ olsun” diye tahliye sevincini paylaşmış… Kadın biliyor nereyle konuşacağını…

40 yıl hapis istemiyle yargılanan birileri, 9 ay sonra nasıl tahliye oluyor? Önce mahkeme heyeti görevden alınıyor.

Sonra yenileri atanıyor…

Toplumun hemen her kesiminin vicdanını yaralayan, büyük bir tepkiyle karşılanan bu kararı bu yeni atanan heyet veriyor. Bu olaya en etkili tepkiyi Zafer Partisi Genel Başkan’ı Ümit Özdağ’la gazeteci, AKP’de siyaset yapan Şamil Tayyar verdi.

Özellikle Dilan Polat’ın insanı iğrendiren şımarık, arsız, sağa sola görgüsüzce para saçma görüntüleri yeterli delil sayılmamış. Yabancı paraların, lüks evlerin, pahalı arabaların kaynağı yasal yoldan mı yoksa başka yoldan mı elde edilmiş, biz kullar tarafından anlaşılamadı.

Ama Allah’ın sevgili kulu olmalı ki Dilan Polat, mahkemenin kararını Allah’a ve devlete bağlayarak kendini sağlama almış oldu.

Ama biz mağlup olduk. Aziz Nesin’in dediği gibi: “Biz mağlup olduk efendim, çirkinliğe, kabalığa, bayağılığa mağlup olduk.”

Ağır geldi bu “yapanın yanına kâr kalması” durumu. Yenildik. Çalışarak, basamakları bir bir çıkarak başarıya ulaşmak, hayat koşullarını iyileştirmek gibi bir süreç artık bu ülkede olmayacak.

İnsanımız böyle ağır bir travmayı yaşarken Türkiye’nin Güneydoğusu’ndan çok acı bir haber geldi.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde (köy) 20 gündür kayıp olan, 8 yaşındaki Narin Güran’ın cesedi bulundu…

Dereye atılmış bir çuval içinde bulunan küçük kızın cesedi çürümüştü…

Bu küçük kızın çürümüş bedeni aslında ülkenin çürümüşlüğünün de ifadesiydi.

Ahlak çürüdü. Durmadan öldürülen kadınlar, kaybolan çocuklar…

İnsan çürüdü…

Adalet ‘tuz’ gibi… O çürürse her şey çürür.

Adam Smith Milletlerin Zenginliği adlı başyapıtını 248 yıl önce yazmış. Çok şeyin eksik olması insanı öldürmüyor. Ancak adalet olmayınca yaşam da olmuyor.

Ölüyoruz!..

Her şey kokuyor ve çürüyor adaletsizlikten. Ahlak çürüyor. Bu yüzden öldürülüyor kadınlar. Sayısını bilmediğimiz kayıp çocuklar…

Hepimiz hep birlikte çürüyoruz…

1 adet yorum var

Bir adet yorum var

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X