Flipboard
Ligde şu ana kadar oynadığı 4 maçta da Bursaspor`un sahaya yansıttığı futboldan ben keyif aldım. Kaybettiği veya kazandığı maçlarda oyunu hiç çirkinleştirmeden oynadılar. Maç başlar başlamaz hücumu ve golü düşünüyor olmaları galip durumdayken, skoru tutmaya çalıştığı anlarda bile göze hoş gelen, heyecan veren futbol oynamaları, mücadeleleri karşısında başta Şenol Güneş olmak üzere tüm futbolcular saygıyı ve alkışı hak ediyorlar. Bu hafta Rizespor karşısında yine keyif veren futbol ile hak ettikleri 3 puanı aldılar.
Eldeki yeteneklere ve değerlere baktığımızda bu maçta sahaya çıkan 11, Bursaspor`un ideal kadrosu. Beşiktaş maçında olduğu gibi ilk yarı müthiş top oynadılar. Ancak ikinci yarının başlarında ve özellikle 56. dakikada RizesporLualua ve Ümit`i oyuna aldıktan sonra zorlandılar. Özellikle savunmada Civelli ve Serdar Aziz`e çok iş düştü. Rakibin ataklarını durdurmak adına Şenol Hoca sarısı olan ve her an ikinci sarıdan ihraç olabileceğini düşünmüş olmalı ki Volkan Şen`i çıkarıp yerine Ferhat`ı ve mücadele gücünü kaybetmeye başladığını gördüğümüz Ozan İpek`i çıkarıp yerine Holmen`i alarak ilk doğru hamlesini yaptı. Yorulan ve ayağına kramp giren Fernandao`nun yerine Enes Ünal`ı alsa daha iyi olurdu diye düşündüm ama o tercihini skoru tutmak adına Traore`den yana kullandı. Eğer takımınızda Ozan Tufan gibi çok yönlü, mücadele gücü yüksek ve enerjik bir oyuncunuz varsa teknik adam olarak çok şanslısınız demektir. Bu maçtaki oyununu da gördükten sonra inancım o ki Josue bir-iki haftaya kalmaz Bursaspor`un yeni Batalla`sı olur.
Rizespor`un kadrosunda yetenekli oyuncular var ama bir türlü beklenileni veremiyorlar. Eğer değişime gitmezler ise bu kadro ve bu oyunla seneye burada olmaları mümkün değil.
MHK ve Jaap Uilenberg bu hafta içinde İstanbul`da hakemlere sinir ve fırça katsayısı oldukça yüksek seminer yaptı. Seminerde belli ki “Risk almayın, tempo yaptırıp oyunu kızıştırmayın, faul kokan her temasa basın düdüğü“ demişler. Yazıyı kalem alana kadar seyrettiğim Galatasaray-Sivasspor maçında 36 faul, Trabzonspor-Kasımpaşa maçında 40 faul, Beşiktaş-Eskişehir maçında 47 faul ve bu maçta da 42 faul düdüğü çalındı. Bu düdükler çok fazla. Ülkemizdeki hakemlerin bir çoğu futbolu bilmiyorlar ve kendilerine güvenleri olmadığı için futbol oynanmasına izin vermiyorlar. FIFA hakemi Bülent Yıldırım bu kadar deneyimine, futbolun temaslı bir oyun olduğunu bilmesine rağmen basit temaslara bile anlamsız fauller çaldı. Bazen de olan faulleri vermeyerek beni şaşırttı. Mesela 2.yarının hemen başında Volkan ceza alanına girecek Viera tarafından düşürülüyor net faul ve sarı olmalı ama hakem “devam“ diyor, 90+3 de Rizespor hücumunda Kweuke-Serdar Aziz mücadelesinde faul yok ama hakem faul yaratıyor! Maçın 68.dakikasında orta alanda bomboş ortamda Engin Bekdemir havadaki topu eliyle önüne indiriyor ama ne yazık ki hakemler olayı göremiyor! Hakemin 21.dakikada kaleci Serkan-Belluschi ve 83.dakikada Kweuke-Civelli pozisyonlarında penaltı yok devam kararları ise doğru. Serdar Aziz`e 90+3 de çıkan sarı kart hariç diğer 5 sarı kartta hakem haklıydı.
