Sındırgı Belediyesinin 2004 yılında hazırladığı stratejik planların yanı sıra ilçede turizm ve tarımda yakalanan başarı meyvelerini vermeye başladı.

Yıllardır hep göç veren Sındırgı, bu yıl 288 kişi göç alarak nüfusunu artırdı. 

Planlar doğrultusunda tamamlanan göletlerin kırsal mahallelerde sulu tarımı artırması ve konutta jeotermal ısınma süreciyle ilçede yeni bir dönem başladı.

Sındırgı Belediye Başkanı Ekrem Yavaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçenin “Doğal Şehir” sloganıyla adını duyurduğunu söyledi. 

Hisaralan bölgesindeki sıcak su kaynağını ilçe merkezine getirerek 3 bin konutun ısınmasını sağladıklarını belirten Yavaş, “İnsanlardaki düşünce bununla birlikte değişti, ‘bu şehirde yaşanılır, arsa alınır’ dendi. Doğası güzel, ulaşım imkanları da iyileşti. Kırsal mahallelerin imkanlarını, fırsatlarını arttırmaya çalıştık. Göletler yaparak sulu tarımı teşvik etmeye başladık. DSİ, Büyükşehir ve Sındırgı Belediyesi buralarda üretimi teşvik etti. İnsanlar tarlayı ektikçe para kazandı.” diye konuştu. 

İlçe nüfusunun 2019’a kadar 52 binden 34 bine düştüğünü anlatan Yavaş, şunları kaydetti: 

“Sulu tarım ve jeotermale bağlı yaptığımız işlerle beraber stratejik planla vatandaş artık bu şehre ‘yaşanılır’ demeye başladı. Şu anda nüfusumuz 34 bine dayandı. Sındırgı’nın nüfusu 288 kişi arttı. Biz bu artışın çok hızlı olmasını da istemiyoruz. Doğamızı bozmasınlar. Birden hormonlu şeyler de olsun istemiyoruz. Kentin doğal yapısını bozmadan, sanat ve kültür yönüne ağırlık vererek büyümemizi sürdüreceğiz.”  

– “Vakit geçirmek için seçeneklerimiz var”

Sındırgı’ya geri dönen Şani Kaygısız da daha önce yaşadığı İstanbul’un trafiği ve kent yoğunluğunun çok fazla olduğunu dile getirdi.

Kaygısız, Sındırgı’nın çok güzel ve sakin bir yer olduğuna işaret ederek, “Beni buraya çeken şey termal su oldu. Yaklaşık bir senedir buradayım ve memnunum. Burada günlerimiz iyi geçiyor. Baraj var, piknik alanları var. Vakit geçirmek için seçeneklerimiz var.” ifadelerini kullandı.

Yağcı Bedir Kültür ve Sanat Festivali için Ankara’dan gelen ve ilçeyi beğenip yerleşen Hülya Sargıcı ise Sındırgı’yı çok beğendiğini aktardı.

Sındırgı’da yaşamaktan çok keyif aldığını vurgulayan Sargıcı, “Festivali bir kenara bırakıp Sındırgı’nın içine karışmaya çalıştım. Festivalden 15 gün sonra tekrar ilçeye geldim. Şu an Sındırgı’da yaşıyorum, nasip olursa ömrümün sonuna kadar burada yaşamayı düşünüyorum.” dedi.