Avatar
Cevdet Altınel

Son düzlük!

Bursaspor enterasan bir kulüp haline geldi. Kimse kimseden memnun değil. Herkes kızgın herkes küskün. Şunu kabul edelim… Yönetiminden, taraftara, oyuncusundan, basınına kadar her kesimin bir suçu var. Kavga çok olunca, istikrar ve barış da olmuyor.

İsmail, Merter, Bilal, Deniz ve en son Bursa’nın çocuğu Ertuğrul da tribünlerin öfkesinden nasibini aldı. Sevdiğim bir kardeşim yazmış; “Gazoz kapağına mı oynuyorlar” diye.  Tabii ki oynamıyorlar ama “oh oh tepkiler ne güzel, bizi nasıl da maça motive ediyor” da demiyor. S..gitsinler diyeceksiniz… Onların da diyecekleri/dedikleri şu: “Kapı gibi sözleşmem var, oynasam da oynamasam da paramı çatır çatır alır, zamanı geldiğinde de ceketimi alır giderim.” O zaman iş karıncanın hikayesine geliyor. Ya da İneğin…

Yaşananlar, takımın bu sezon ortaya koyduğu futbol insanların heyecanlarını aldı götürdü. Bu heyecan olmaz ise o zaman Bursaspor olmaz. Başkan Ali Ay’a burada büyük görev düşüyor. Artık kredi ile mi yoksa farklı kaynakla mı olur onu bilmem. Bildiğim tek şey camianın gelecek sezon heyecan veren bir takım istediği. Yoksa bu ölü toprağı kalkmaz.

İyi, kaliteli takım isteniyor. İste gülüm iste… Para? Para yoook. “Para yoksa bu yönetim gitsin yenisi gelsin.” Tamam, gelsin… Piyasaların durumu ortada, kulüpte, tribünlerde yaşananlar ortada, tüm bunlar reel gerçeklerken nasıl bir başkan adayı ve nasıl bir yönetim ortaya çıkar sizce? Koca Bursa, Sanayi’nin kalbinin attığı yer… Milyarlarca liralık ihracatın yapıldığı yer, bir kişi ya da bir kurum çıkıp da stadın isim hakkına talip oldu mu? Olmadı. En son Başkan  Ali Ay, Cumhurbaşkanımızdan bu konuda taktikler aldı… Bakalım bu taktikler ile sonuca gidebilecek mi? Yani sizin anlayacağınız o geçmişteki bolluk bitti. Kulübü iyi yönetemezseniz, yanlış transfer yaparsanız, borçlandırırsanız,  en önemlisi birlik beraberliği  sağlayamasanız geçmişteki güzel günler ile avunur dururuz.  Bu nedenle ‘evet’ iyi takım iyi oyuncular isteyelim ama isterken de sanayicisi ile esnafı ile taraftarı ile kulübe ellimizden geldiğince sahip çıkmaya çalışalım. Bir kişinin kaldırabileceği bir yük değil bu yük. Kulüpte yöneticilik yapmış isimler bunu çok iyi bilir.

Bir de sorunların arasına stat eklendi. Ne hayaller ile yapımını takip ettik. Ama mimari olarak işi ehline vermeyince ortaya bu görüntü çıktı. Stadın kafası hala monte edilmiş değil. Maçlar dışında yanından geçen yok. Yani işlevsel hale getirilemedi, eksiklikler bir türlü giderilemiyor. Isıtma sistemi yok. Kışın maşallah buzhaneden bir farkı yok. Zemin sorunu halâ devam ediyor. Çevre düzenlemesi yok. Bu sıkıntılar çözülmeden Timsah Arena’ya o beklenen ruh gelmez…

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X