Örnek bir hasta,
52 yaşında kadın hasta, 30 yaşına kadar hiçbir şikâyeti yokmuş. Zayıf bir bedene sahip. Evlendikten sonra hamile kalmış ve kilo almaya başlamış. Doğumdan sonra da kilo almaya devam etmiş.
40 yaşında, belirgin derecede kilolu bir halde kendini bulmuş.
Annesinin de kilosu, hipertansiyonu ve diyabeti varmış.
Bundan sonra ne yapmalı?
Bu şekliyle devam ederken hangi hastalıklara yatkın hale gelir?
Bu kadın bu süreden sonra diyet ve spor yaparak kilo vereceğine, işin kolayına kaçıp yemeye ve hareketsizliğe devam etmiş.
Kilolu bir hasta haline gelmiş. Ardında diyabet ve tansiyon hastası olmuş. Ancak hasta kilosundan dolayı bel ve diz ağrıları da başlamış.
Doktora gitmiş. Şeker hastalığı için 2 ilaç, tansiyon için 2 ilaç, 2-3 tane ağrı kesici, bir kan sulandırıcı vermiş. Yani bir poşet ilaç almış. Doktor, hastanın diyet ve spor yapmasını önermiş. Ancak hastanın kilodan bel ve diz ağrıları nedeniyle spor yapma şansı ve imkânı yokmuş..
Bundan sonra hastanın durumu ne olacak?
Kilo nedeniyle,
-Kan şekeri düzensizleşecek
-Tansiyonu düzene koymak zorlaşacak
-Bel ve kemik ağrıları giderek artacak
-Kalp hastalığı gelişecek
-Hasta bu durumda depresyona girecek
Kısaca hayatı kâbusa dönecek.
Sonuç:
Hasta 40 yaşında iken diyet ve sporla kilo verseydi, bu hastalıkların birçoğu çıkmazdı veya çıksa da hafif seyir ederdi. Hasta bunlarla başaçıkardı. Ama hasta zoru tercih etti, hayatı zorlaştı.
Kısacası iş işten geçti. Bu da üzücü bir tablo.