Ara ara yazıyorum. Tarihimizdeki en büyük değerlerin başında gelir Mevlana Celaleddin-i Rumi. Öğüt alınabilecek çok sayıda sözleri günümüzde bile etkinliğini sürdürmektedir. ‘‘Eden kendine eder, yapan bulur ve çeker. Unutma; kazanmak koca bir ömür ister, kaybetmeye ise bir anlık gaflet yeter’’ cümlesini alın, sizin ve çevrenizdekilerin yaşamlarının bir kesitine oturtup sonra düşünün. Bu kadar doğru bir tanımlama olur mu?
1928 yılında ABD’de West Virginia Senatörü olan Matthew Neely kongrede bir bilgi ve uyarı konuşması yapıyor. Diyor ki: Giyotinden, savaşa giden ordudan, insan ırkını tehdit etmiş herhangi bir musibetten daha ürkütücü bir canavar ile karşı karşıyayız. Bu canavar nedeni ile ağlayan kadınların gözyaşlarından okyanus, iniltilerinden ise elle tutulabilse dağlar oluşurdu. Bu canavarın adı kanserdir… Sağlık için 1980’lerde milli gelirinin % 8.8’ini sağlığa harcayan ABD, 2013 yılında tüm önlemlere rağmen milli gelirin % 20’sini sağlık giderleri için harcamaktadır. Fransa’da son 40 yılda sağlık giderleri 7 kat artmıştır. Ülkemizde de sıkı uygulamalara rağmen sağlık giderleri giderek artmaktadır.
100 yıla yakın bir zamandır kanser denilen bu canavar daha da büyüdü. Daha çok canlar almaya başladı ve tam hızla devam ediyor. Bizlere emanet edilen dünyamızı ve bedenlerimizi kirlettikçe daha da canlar almaya devam edecek. Böyle giderse Mevlana’nın dediği gibi eden kendine edecek, karşılığını da bir şekilde görecektir.
KİLO VEREMEDİĞİNİZ ZAMAN
Elinizden geleni yapıyorsunuz ancak kilo veremiyorsunuz. Moraliniz bozuluyor, vazgeçip daha da fazla kilo almaya başlıyorsunuz. Bazı antidepresan ilaçlar, sakinleştiriciler, doğum kontrolü, menopoz sonrası veya jinekolojik yakınmalar nedeni ile kullanılan hormonal ilaçlar, tiroid hormon eksiklikleri (eskiye göre daha yaygın olarak karşılaştığımız hipotiroidi denilen durum), kortizol kullanımı veya vücutta fazla kortizol salgılanmasına neden olan hastalıklar, grip nedeni ile kullandığımız bazı ilaçlar, yüksek tansiyon nedeni ile kullanılan bazı ilaçlar, sara hastalığı nedeni ile kullanılan bazı ilaçlar, büyüme hormon eksiklikleri, insülin salan bazı tümörler, beyindeki iştah merkezini etkileyen bazı enfeksiyon veya tümör kaynaklı hastalıklar, bağırsaklardaki mantar hâkimiyeti, androjen dediğimiz erkeklik hormonunun azlığı kilo verememenin bazı nedenleri arasında yer alır.
Kıymetli okurlarım, obezite deyip geçmeyin. Buradan anlaşılacağı gibi bir beslenme listesi ile altından kalkamayacağınız pek çok durum ile karşı karşıya kalabiliyoruz. Her zaman savundum ve mesleğimi yapabildiğim sürece de savunacağım. Bugün hastalıkların % 80’den fazlasını beslenme ve uygun çevre koşulları yaratmak ile engelleyebileceğinizi artık pek çok yerli ve yabancı kaynaklardan öğrenebilirsiniz.
Araba sürmeyi öğrendiğiniz ilk günlerinizi hatırlayın. Yanınızda mutlaka güvendiğiniz biri olsun isterdiniz. Şoförlüğün inceliklerini tam olarak öğrendikten sonra ise en yoğun trafikte bile tek başınıza yol alabilirsiniz değil mi? Hayatta da olay böyle. Herkese hayat yolunda kazasız belasız seyirler diliyorum.