Kıymetli okurlarım. 21 Mayıs 2016 tarihinde İngiltere’nin hatırı sayılır gazetelerinden Daily Mail’de ilginç ve o derece de düşündüren bir tıbbi makale yayımlandı.
Makalenin ana konusu anne ve babanın beslenirken sadece kendilerini değil, oluşturacakları çocuklarının da kaderlerini değiştirebilecekleri idi. Örneğin tatlandırıcılı içecekler, kızartılmış yiyecekleri seven anne ve babanın çocuklarının doğumda kilosu normal olsa da ilerleyen günlerde obez olacağı belirtiliyor bu yazıda. Annenin sadece gebelikte değil, öncesinde de gıdalarına dikkat etmesi öneriliyor. Fasülye, berry gurubu meyveler, elma gibi antioksidan içeriği yüksek olan gıdaların alınmasının önemi vurgulanıyor. Sonuçta hep denir ya, ne yiyorsak oyuz diye. Artık öyle değil, annemiz ne yiyorsa biz oyuz deniliyor.
Daha önceki yazılarımda da yazdım. Hücrelerimizin içinde çekirdek denilen bir yapı var. Çekirdeğin içerisinde de bizim insan ırkı olmamızı belirleyen kromozom denilen ve genetik yapımızı taşıyan maddecikler var. Kromozomlar ve içerdiği kimyasal maddelerin dizilimi canlı cinsine göre farklılıklar gösterir. Örneğin soğanda ayrı, insanda ayrı, buğdayda ayrı, maymunda ayrıdır. Yakın zamanda bilim insanları kromozomlarımızın uçlarında telomer denilen bölgelerin olduğunu buldular.Telomerler her hücre bölünmesinde kısalırlar. Hücrelerin uzun ömürlü olması bu kısalmanın gecikmesi ile doğru orantılıdır.
Farelerde yapılan çalışmalarda antioksidanları almayan veya az alan anne farelerin yavrularında daha anne karnında iken telomerlerinin boylarında kısalmaların olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle çalışmayı yapan hekim grubu şunu ısrarla vurguluyor: Birçok insan için sürpriz olabilir ama yaşlanma saatimizin tik takları daha anne karnında iken yani doğmadan başlıyor.
DOĞRU DOĞRUDUR
Halen pek çok obez insan kilo verme sürecinde gıda alırken düşük kalori tercihi ile bunu başarma peşinde. Oysa karnınızı doyurmadan, temel ihtiyaçlarınıza yetecek kadar gıda almadan, hele hele spor yapmadan zayıflamaya kalktığınızda sadece yağlarınızı değil, en az harcadığınız yağ yüzdeniz kadar kaslarınızı da kaybediyorsunuz.
Hiç düşündünüz mü? Mide küçültücü ameliyatı yapan hekimler ameliyat sonrasında neden hastalarına gerekirse bir ömür boyu spor yapmayı şart koşuyorlar. Eğer kaslarınızı kaybederseniz metabolizma hızınız düşer. Metabolizmanızdaki düşüklük ise sonradan daha az gıda alsanız bile sizi şişmanlatır.
Sonuç olarak hangi yolla yağlarınızı eritmek isterseniz isteyin, yolun sonunda sizi asıl hedefe götürecek olan bulvarın spor yapmak olduğunu göreceksiniz. İster direkt bulvara çıkıp hedefe gidin, ister dolambaçlı yollarda yolunuzu kaybettikten sonra. Doğru olan budur ve doğruların eninde sonunda ortaya çıkma gibi bir özelliği vardır.