Fatih Acar
Fatih Acar

Gelir Vergisi beyanında dikkat edilmesi gerekenler (2); Beyana tabi gelir unsurları

Köşe Yazısını Dinle

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu (GVK)’nun 1’inci maddesine göre, gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabidir.

Gelir, bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır.

Gelire giren kazanç ve iratlar GVK’nın 2’nci maddesine göre şu unsurlardan oluşur:

  • Ticari kazançlar,

  • Zirai kazançlar,

  • Ücretler,

  • Serbest meslek kazançları,

  • Gayrimenkul sermaye iratları,

  • Menkul sermaye iratları,

  • Diğer kazanç ve iratlar.

Bu kazanç ve iratların elde edilmesi, hesaplanması, diğer gelir unsurlarıyla birlikte değerlendirilmesi ve neticede gelir vergisi beyannamesinin hazırlanması ile ilgili ayrıntılı açıklamalar bu yazı dizimizde yapılacaktır.

Bu açıklamalara geçmeden önce 2023 yılında gelir vergisi beyanlarını etkileyen değişiklik ve uygulamalar, sonra gelir unsurları itibariyle beyan esasları açıklanacaktır.

GELİR UNSURLARI İTİBARİYLE VERGİLENDİRME VE BEYAN ESASLARI

TİCARÎ KAZANÇLAR:

GVK’nda ticarî kazanç, esnaf muaflığından yararlanan ticari kazançlar (Md:9), basit usulde vergiye tâbi ticarî kazançlar (Md:47), arızî ticarî kazançlar (Md:82) ve yıllık beyan esasında vergiye tâbi ticarî kazançlar (Md:37) olmak üzere dört gruba ayrılmıştır.

    • Esnaf Muaflığından Yararlanan Kazançlar:

GVK’nın 9’uncu maddesinde yer alan esnaf gelir vergisinden muaftır. Esnaf muaflığına ilişkin genel ve özel şartlar bu maddede düzenlenmiştir. Esnaf muaflığı aslında istisnaî bazı ticarî kazançlara ilişkin stopaj yolu ile vergileme usulünden başka bir şey değildir.

Vergiden muaf esnafa yapılan ödemelere ilişkin stopaj oranı, el emeğine dayalı emtia bedelleri ve bunların imali karşılığında ödenen hizmet bedelleri ile hurda mal alımlarında % 2, diğer mal alımlarında % 5 ve diğer hizmet alımları ile bedeli birbirinden ayrılamayan mal ve hizmet alımlarında %10’dur (Md:94/13)

Ayrı bir işyeri açmaksızın ve sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine ve alet kullanmaksızın oturdukları evlerde imal ettikleri malları, münhasıran internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satanlar aşasıdaki şartlarla esnaf muaflığından faydalanabilirler:

  1. İkametgâhlarının bulunduğu yerdeki tarha yetkili vergi dairesine başvurarak Esnaf Vergi Muafiyeti Belgesi alınması,

  1. Türkiye’de kurulu bankalarda internetten yapılan satış gelirlerinin tahsilini ve bu gelirleri üzerinden tevkifat yapılmasını teminen bir ticari hesap açılması ve tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi.

Bir takvim yılında elde edilen hasılatın belli bir tutarı (2023 yılı için

700.000 TL) aşması halinde, içinde bulunulan takvim yılında esnaf muaflığından faydalanılabilecek, izleyen takvim yılının başından itibaren ise esnaf muaflığından faydalanılamayacaktır.

    • Basit Usulde Tespit Edilen Ticarî Kazançlar:

Genel Uygulama:

İş hacmi belli bir seviyenin altında olan ticarî kazanç sahiplerine uygulanan bu usulde, ticarî kazancın defter tutulmaksızın belgeye dayalı hâsılat ve giderlerin mukayesesi suretiyle kazanç tespiti söz konusudur. (Md:46)

GVK Mük. Md. 20/A uyarınca kazançları basit usulde tespit olunan mükelleflerin 46 ncı maddeye göre tespit edilen kazançları 2021 yılından itibaren gelir vergisinden müstesna tutulmuştur. Bu nedenle söz konusu kazançlar için beyanname verilmez, başka gelirler dolayısıyla beyanname verilmesi halinde bu gelirler söz konusu beyannameye dahil edilmez.

Kazançları basit usulde tespit edilenler, kazancın tespiti ve Vergi Usul Kanunu’nun defter tutma hükümleri hariç, bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler ve ceza hükümleri ile GVK ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabidirler.

Basit usule tâbi olmanın genel ve özel şartları ile bu usulden yararlanamayacak olanlar GVK’nın sırası ile 47, 48 ve 51’inci maddelerinde düzenlenmiştir.

      • Şehir İçi Yolcu Taşımacılığı Yapan Mükellefler İçin Hasılat Esaslı Kazanç Tespiti Uygulaması:

7186 sayılı Kanun’la Gelir Vergisi Kanunu’nun 113’üncü maddesinde yapılan düzenlemeye göre; şehir içi yolcu taşımacılığı faaliyeti yapanların bu faaliyetlerinden kaynaklanan hasılatlarının tamamını elektronik ücret toplama sistemleri aracılığıyla elde etmeleri ve talep etmeleri hâlinde, söz konusu faaliyetlerinden elde ettikleri gayrisafi hasılatlarının %10’u bu faaliyetlerine ilişkin vergiye tabi kazanç olarak esas alınır.

Hasılat esaslı kazanç tespiti uygulamasından yararlanan mükelleflerin:

Bu faaliyetlerine ilişkin gider veya maliyetleri, vergiye tabi diğer kazanç veya iratlarının tespitinde dikkate alınmaz.

  • Bu kazançları dışındaki beyana tabi diğer kazanç veya iratları hakkında bu madde hükümleri uygulanmaz.

  • Bu kazancına herhangi bir indirim veya istisna uygulanmaz.

  • İki yıl geçmedikçe bu usulden çıkmaları mümkün değildir.

    • Arızî Ticarî Kazançlar:

Ticarî muamelelerin arızî olarak yapılmasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar, ziraî ve meslekî nitelikteki diğer arızî kazançlarla birlikte “Arızî Kazançlar” ismini taşıyan ayrı bir gelir unsuru teşkil etmektedir. (Md:82).

Bu sebepledir ki bunlar hakkında arızî kazançlara ilişkin bölümde bilgi verilecektir.

    • Yıllık Beyan Esasında Vergiye Tâbi Ticarî Kazançlar:

Ticarî ve sınaî faaliyetlerden elde edilen ticarî kazançlardan, yukarıda açıklananlar dışında kalanlar, tutulan defterlere dayanılarak bilânço veya işletme esasına göre tespit edilir ve yıllık beyan esasında vergiye tâbi tutulur (Md:38 ve 39).

Safî kazancın tespiti sırasında hâsılattan indirilmesi kabul edilen ve edilmeyen giderler 40 ve 41’inci maddelerde yer almaktadır.

Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerine ait özel esaslar Kanunun 42 ilâ 44’üncü maddelerinde, ulaştırma işlerine ait kazançların ne şekilde tespit edileceği ise 45’inci maddede düzenlenmiştir.

    • Ticari Kazancın Tespitinde İndirilebilecek Ve İndirilemeyecek Giderler:

GVK’nın 40 ve 41’inci maddesinde, safi kazancın tespit edilmesi için, indirimi mümkün olan ve olmayan giderler ayrıntılı olarak yer almıştır. Bu konuyla ilgili olarak bu giderler tadadi olarak sayılmayacak özellik arz eden konulara değinilecektir.

        • Finansman gider kısıtlaması:

6322 sayılı Kanunun 6’ncı maddesiyle GVK’nın 41/9 uncu maddesi, 1/1/2013 tarihinde yürürlüğe girmek üzere yeniden düzenlenmek suretiyle, kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenenler hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10’unu aşmamak üzere Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan kısmının vergi matrahından indirilmeyeceği, belirlenecek oranı sektörler itibarıyla farklılaştırmaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.

Cumhurbaşkanı bu yetkisini 3490 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla 1/1/2021 tarihinden sonra başlayan vergilendirme dönemleri için geçerli olmak üzere kullanarak, kısıtlama oranını %10 olarak belirlediğinden, finansman gider kısıtlaması 2021 yılı kazançlarından itibaren uygulamaya girmiştir.

Bu nedenle kazançları bilanço usulünde tespit edilen gelir vergisi mükelleflerinin 2023 yılı kazançları finansman gider kısıtlaması uygulanarak tespit edilecektir.

        • Kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri

7194 sayılı kanunla yapılan düzenleme ile 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere 7.12.2019 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olup; yapılan değişiklikler özetle aşağıdaki gibidir.

  1. Kiralama yoluyla edinilen binek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin (2023 yılı için) 17.000 Türk lirasına kadarlık kısmı ile binek otomobillerinin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplamının en fazla (2023 yılı için) 440.000 Türk lirasına kadarlık kısmı ticari kazancın ve serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir. (40/1)

  2. Ticari kazancın ve serbest meslek kazancının tespitinde binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilecektir. (40/5)

  1. Ticari kazancın ve serbest meslek kazancının tespitinde özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli (2023 yılı için) 500.000 Türk lirasını, söz konusu vergilerin maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâllerde, amortismana tabi tutarı (2023 yılı için) 950.000 Türk lirasını aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gider olarak dikkate alınabilecektir. Bu hükmün uygulanmasında binek otomobilin iktisap edildiği tarihte yürürlükte olan tutar dikkate alınacaktır. (40/7)

Ticari kazanç ve serbest meslek kazancı elde eden gelir vergisi mükellefleri ile kurumlar vergisi mükellefleri 2023 yılı kazançlarının tespitinde yukarıdaki bu tutarları dikkate alacaklardır.

          • Binek otomobillere ilişkin kiralama ve iktisap giderleri

Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, kiralama yoluyla edinilen bi nek otomobillerinin her birine ilişkin aylık kira bedelinin 2023 yılı için 17.000 Türk lirasına kadarlık kısmı, 193 sayılı Kanunun 40. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi ve 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı bendi kapsamında gider olarak dikkate alınabilecektir.

Gider olarak dikkate alınabilecek tutar olan aylık kira bedelinin 2023 yılı için 17.000 Türk lirasına kadarlık kısmı 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununa göre hesaplanan katma değer vergisi hariç bedeldir.

Örnek 5: Lokanta işletmeciliği faaliyeti nedeniyle ticari kazanç yönünden gelir vergisi mü- kellefi olan (M), otomobili olan (DEF) AŞ’den 1/9/2023 tarihinde vergisiz satış fiyatı 350.000 TL olan bir adet binek otomobil satın almıştır. Söz konusu otomobile ilişkin hesaplanan özel tüketim vergisi 350.000 TL (350.000 x %100), hesaplanan katma değer vergisi ise 140.000 TL (700.000 x 0,20)’dir.

Buna göre (M) tarafından binek otomobil için yüklenilen özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi tutarı toplamı 490.000 TL (350.000 + 140.000) olup, iktisaba ilişkin yüklenilen özel tüketim vergisi ve katma değer vergilerinin işletme kayıtlarında mükellef tarafından tercihen gider olarak gösterilmesi halinde, ticari kazanç üzerinden gider olarak indirimi kabul edilecek azami tutar 440.000 TL olacak, 50.000 TL (490.000 440.000) ise kanunen kabul edilmeyen gider olarak mükellefin ilgili dönem ticari kazancına dâhil edilecektir.

          • Binek otomobillere ilişkin tamir, bakım, yakıt ve benzeri cari giderler

Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.

          • Binek otomobillere ilişkin amortisman giderleri

Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç ilk iktisap bedeli 2023 yılı için 500.000 TL, söz konusu vergilerin tercihen maliyet bedeline eklendiği veya binek otomobilin ikinci el olarak iktisap edildiği hâller- de, amortismana tabi tutarı 2023 yılı için 950.000 TL’yi aşan binek otomobillerinin her birine ilişkin ayrılan amortismanın en fazla bu tutarlara isabet eden kısmı gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.

213 sayılı Kanun hükümlerine göre, aktife girdiği hesap dönemi için ay kesri tam ay sayılmak suretiyle kalan ay süresi kadar amortisman ayrılan ve amortisman ayrılmayan süreye isabet eden bakiye değerleri, itfa süresinin son yılında tamamen yok edilebilen binek otomobiller için aktife alınan yılda gider konusu yapılamayan amortisman bedellerinin tamamı, itfa süresinin son yılında amortismana esas bedel uygulamasından bağımsız olarak safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınabilecektir.

        • Bankalar Tarafından Yapılan Promosyon Ödemeleri

Bankalar tarafından yapılan promosyon ödemeleri Gelir Vergisi Kanunu açısından değerlendirildiğinde;

  • Maaş promosyonlarının bankalar tarafından doğrudan çalışanlara puan veya nakit olarak ödenmesi durumunda, banka ile çalışanlar arasında işçi-işveren ilişkisi olmadığından,

  • Bankalar tarafından, vergi mükellefi olsun veya olmasın promosyon anlaşması yapılan kuruma ödeme yapılması ve bu ödemelerin gelir olarak kaydedilmeden çalışanlara aynen aktarılması halinde, ödeme yapan kurum aracı durumunda olacağından, çalışanlara yapılan bu türden ödemeler ücret olarak değerlendirilmemektedir.

        • Finansman Gider Kısıtlaması Uygulaması

25 Mayıs 2021 tarihli ve 31491 Sayılı Resmî Gazete’de 18 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği yayımlanmış; finansman gider kısıtlaması uygulamasına ilişkin açıklamalarda bulunulmuştur.6322 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle 1/1/2013 tarihinden itibaren yürürlüğe girmek üzere 5520 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasına eklenen (i) bendiyle; kredi kuruluşları, finansal kuruluşlar, finansal kiralama, faktoring ve finansman şirketleri dışında, kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenenler hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve mali yet unsurları toplamının %10’unu aşmamak üzere Cumhurbaşkanınca kararlaştırılan kısmı kanunen kabul edilmeyen gider (KKEG) olarak kabul edilmiştir.

Konuyla ilgili Cumhurbaşkanı tarafından bu yetki kullanılmış ve %10’luk oran kabul edilmiştir. Ayrıca, öz kaynak tutarını aşan yabancı kaynaklara ilişkin olarak faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurlarından, yatırımın maliyetine eklenmiş olan yabancı kaynaklardan doğan gider ve maliyet unsurları ise %10’luk bu kısıtlamaya tabi tutulmayacaktır.
Söz konusu gider kısıtlaması uygulamasında;

  • Finansman giderleri: Yabancı kaynağın kullanım süresine bağlı olarak doğan her türlü faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı, faktöring kuruluşlarına verilen iskonto be delleri ve benzeri adlar altında yapılmış olan gider ve maliyet unsurlarını,

  • Yabancı kaynaklar: Bilançonun kısa vadeli yabancı kaynaklar ve uzun vadeli yabancı kaynaklar toplamını, ifade etmektedir.

Hizmet erbabına yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerde istisna uygulaması

Hizmet erbabına nakit ödeme yapılmaksızın yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerde;

  1. İşverenlerce, hizmet erbabına işyerinde veya müştemilatında yemek verilmek suretiyle sağlanan menfaatler herhangi bir tutarla sınırlı olmaksızın,

  2. İşverenlerce, hazır yemek hizmeti veren mükelleflerden satın alınan yemeğin, işyerinde veya müştemilatında hizmet erbabına verilmesi durumunda sağlanan menfaatler herhangi bir tutarla sınırlı olmaksızın,

  3. İşverenlerce, işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyip yemek hizmeti veren iş letmelerde bu hizmetin sağlandığı durumlarda, bu işletmelere yapılan ödemelerin her bir çalışan için çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin 2023 yılı için 110 Türk lirasını aşmayan kısmı,

ç) İşverenlerce, işyerinde veya müştemilatında yemek verilmediği ve yemek hizmetinin, yemek kartı ve/veya yemek çeki hizmeti veren işletmelerin yemek kartlarına yükleme yapılmak veya yemek çeki satın alınmak suretiyle verildiği durumlarda, her bir çalışan için çalışılan günlere ait bir günlük yemek bedelinin 2023 yılı için 110 Türk lirasını aşmayan kısmı, gelir vergisinden istisna olup bu istisnaların uygulamasına yönelik açıklamalar 26/7/1995 tarihli ve 22355 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Gelir Vergisi Genel Tebliği (Seri No:186)’n- de yapılmıştır.

İşverenlerce hizmet erbabına nakit olarak verilen yemek bedelinde istisna

7420 sayılı Kanunla, 1/12/2022 tarihinden itibaren uygulanmak üzere, 193 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendinin parantez içi hükmünde yapılan değişiklikle, işverenler tarafından hizmet erbabına işyerinde veya müştemilatında yemek verilmeyen durumlarda, yemek bedelinin nakit olarak verilmesi suretiyle sağlanan menfaatler de istisna kapsamına alınmıştır.

Hizmet erbabına nakit olarak ödenen yemek bedelinin gelir vergisinden istisna edilebilmesi için;

  1. İşverenler tarafından işyerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi,

  1. Günlük yemek bedelinin 2023 yılı için 110 Türk lirasını aşmaması,

  1. Fiilen çalışılan günlere ilişkin olması, gerekmektedir.

ilk yorumu sen yap

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

BUGÜN EN ÇOK OKUNANLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz..
X